ZEKERİYA BEYAZ'IN EVİNDEN 2 BİN BELGE ÇIKTI!
Zirve Yayınevi'nde 3 kişinin öldürülmesiyle ilgili soruşturma kapsamında Zekeriya Beyaz'ın evinde yapılan arama sona erdi.
Malatya'daki Zirve Yayınevi'nde 3 kişinin öldürülmesiyle ilgili soruşturma kapsamında Zekeriya Beyaz'ın evinde yapılan arama sona erdi. 14,5 saat süren arama sonrası Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekipler 2 bin belgeye el koyarak emniyete götürdü. Polisin olay yerinden ayrılmasının hemen ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Zekeriya Beyaz, evindeki aramanın sebebini 'misyonerlere karşı halkı kışkırtmak ve tahrik etmek' olarak açıkladı.
Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz'ün talimatıyla Zirve Yayınevi'ndeki katliam ile ilgili 6 ilde eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonun İstanbul'daki adresi ise Zekeriya Beyaz'ın Esenler Fevziçakmak Caddesi'ndeki evi ve ofisi oldu. Sabah saatlerinde Beyaz'ın evine gelen Terörle Mücadele polisleri burada yaptıkları aramanın ardından aynı binadaki ofiste aramalarını sürdürdü. Aramalar saat 22.30'a kadar sürdü. Arama sonrası herhangi bir gözaltı işlemi yapılmadı. Bütün bilgisayarları, kitapları ve belgeleri inceleyen polisler 2 bin belgeye el koydu. Polis ekipleri el koyduğu belgeleri bir çuvala koyarak Vatan Caddesi'ndeki emniyet müdürlüğüne götürdü.
Polislerin çıkmasıyla birlikte oturduğu apartmanın önüne çıkan Zekeriya Beyaz operasyonla ilgili soruları yanıtladı. Polislerin 14,5 saat arama yaptığını belirten Beyaz, "2 bin sayfa belgeye el koydular. Konu 'misyonerlere karşı halkı kışkırtmak ve tahrik etmek' şeklinde özetlenebilecek bir amaç. Ben böyle bir suç işlemişim ve bunun belgelerini arıyorlar. Ben misyonerlere karşı halkımızı sürekli uyardım. Ama son üç dört yıldır böyle bir fırsat olmadı. Türkiye'de çok sayıda ev kilisesi açıldı. Çocukların nicelerini Hıristiyan yaptılar. Bundan beş altı sene önceki o yoldaki mücadelemizi suç olarak sayıyorlar. Uzun bir arama oldu. Kısacası nezaketle karşılıklı saygıyla ayrıldılar. Tutuklama ve gözaltına alma gibi bir işlem yapmadılar. Yargıda ne olur ne olmaz onu bilemiyorum ama Türk çocuklarını ailelerini misyonerliğe karşı korumaya sonuna kadar devam edeceğim." şeklinde konuştu.