Zaman'ın patronu pişman oldu! Herkesten af diledi!
Kapatılan Zaman gazetesinin eski imtiyaz sahibi Alaeddin Kaya, “Tüm acılı insanlardan özür ve af diliyorum. Lütfen beni affetsinler" dedi.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki davaya, sanıklar ve avukatların,
cumhuriyet savcısının esas hakkındaki mütalaasına karşı
beyanlarının dinlenilmesiyle devam edildi.
Davaya müdahil olan Balyoz mağdurlarının avukatı Şule Nazlıoğlu
Erol, 7 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen
savcılık mütalaasına kısmen katıldıklarını söyledi. Geçmişte Balyoz
davası sanıklarının adil yargılanmadığını ancak kendilerinin adil
bir yargılama talep ettiğini belirten Erol, sanıklar arasında
suçsuz olduğunu değerlendirdikleri kişiler bulunduğunu, bunların
ayrılmasını istediklerini bildirdi.
Daha sonra söz alan sanıklardan Alaeddin Kaya, "Bazı acıları
paylaşmakta geciktiğim için özür dilerim. Ali Tatar'a kavuşan Satı
ana için başsağlığı diliyorum. İsmini bilemediklerim dahil tüm
acılı insanlardan özür ve af diliyorum. Lütfen beni affetsinler."
dedi.
"BENİ AYAK BAĞI OLARAK GÖRÜP UZAK TUTTULAR"
Fetullahçı Terör Örgütü'ne ilişkin bildiği bir konu olmadığını
savunan Kaya, şöyle devam etti:
"Senaryoyu uygulayanlar beni ayak bağı olarak görüp hep uzak
tuttular. Balyoz davasında öldürülecekler listesi arasına adımı
koyup dikkat dağıtmak istediler. Bu işin esas faillerinin hiçbiri
ortada yok. O miting yapar tarzda konuşmalar düzenleyen
arkadaşların hiçbiri yok. Nazlı Ilıcak'ı FETÖ'cülükten
yargılıyorsunuz. Böyle bir şey olmaz. O zaman siz gerçeklerin
ortaya çıkmasını istemiyorsunuz anlamına gelir. 50 bin adam aldınız
içeriye. 'Bu işi ben yaptım' diyen çıkmadı ortaya. Böyle bir sistem
kurulmuş. Başından beri öyle. Kimse yok ortalıkta. Bu davanın
kestirilip atılmasına gönlüm razı olmuyor. Fetullah Gülen olayı
Türkiye'nin kimyasını bozdu. Bu dava gerçeklerin ortaya çıkarılması
açısından önemli. Benim durumum, faaliyetlerim ortada. Hiçbirini
'yapmadım' demedim. Mesleki faaliyetlerimdi, buralara geldi."
"BYLOCK KULLANMADIM"
ByLock kullandığı iddiasını reddeden Kaya, bu programı
kullanmadığını, program üzerinden kimseyle görüşmediğini, kimseden
talimat almadığını, kimseye de talimat vermediğini öne sürdü.
Cezaevinde tek kişilik bir hücrede tutulduğunu söyleyen Kaya,
tedbir adı altında kendisine tecrit uygulandığını öne sürdü.
Televizyon izlemesinin de engellendiğini öne süren Kaya, böylece
gündemi takip, edip savunma hazırlamasının önüne geçildiğini iddia
etti.
"50 yıllık bir gazeteci ve 68 yaşında bir insan olarak kendimi
aşağılanmış ve hor görülmüş olarak görüyorum." diyen Kaya, korku
içinde yaşadığını, sağlık durumunun cezaevinde kalmaya müsait
olmadığını savundu. Tahliye ve beraat talebinde bulunan Alaeddin
Kaya, "Kaçmayı hiç düşünmedim. Ben aklanmak istiyorum. Burada
bulunuş sebebim bu. Yoksa hakkımdaki söylentiler torunlarıma kadar
gidecekti. Ben aklanmak için buradayım." ifadesini kullandı.
"YARGILAMA ACELEYE GETİRİLİYOR"
Sanıklardan avukat Abdülkadir Aksoy ise esas hakkındaki mütalaayı
inceleme imkanı bulamadığını, 75 sanığın yargılandığı davada 7
sanığın hakim karşısına çıkarıldığını, diğer sanıkların firarda
olduğunu söyledi. Gerçek bir yargılama için diğer sanıklarla
yüzleşip onlara soru sormak istediğini belirten Aksoy, bu
yapılmadan yargılamanın hukuki olmayacağını, örgütün mevcut
yapısının bu şekilde ortaya çıkarılamayacağını savundu.
Aksoy, savcının dosyaya yeni giren delilleri incelemeden esas
hakkında 217 sayfalık mütalaasını açıkladığını, yargılamanın
aceleye getirildiğini öne sürdü.
Mahkeme Başkanı Selfet Giray, bunun üzerine, dünkü duruşmada okunan
belgelerin birçoğunun dosyaya daha önce girdiğini, dolayısıyla
savcının mütalaasını hazırlamadan önce bu belgeleri inceleme
imkanına sahip olduğunu söyledi.
MASAK verileri, HTS analizleri ve yurt dışı giriş çıkış
bilgilerinin kolluktan talebini isteyen mahkemenin hakkındaki
müzekkeresine değinen Aksoy, hiçbir talep olmadan mahkemenin
aleyhinde delil toplamaya çalıştığını, bu durumun mahkemenin
tarafsızlığına gölge düşürdüğünü savundu. Aksoy, söz konusu
müzekkerenin geri çekilmesini, varsa müzekkere üzerine dosyaya
giren belgelerin dosyadan çıkarılmasını istedi. Abdülkadir Aksoy,
hakkında istenen müzekkerenin, dosyadaki mevcut delillerin yeterli
olmadığını, yeni delil arandığını da ortaya koyduğunu öne
sürdü.
"ÖZDİL VE AYTAÇ İLE AYNI OTELDE KALMADIK"
Sanıklardan Ali Çelik ise iddia edildiğinin aksine Osman Hilmi
Özdil ve Önder Aytaç ile aynı otelde kalmadığının dosyaya giren
belgelerle ortaya çıktığını söyledi. Kendisinin, eşi ve
çocuklarıyla iddianamede adı geçen otelde kaldığını dile getiren
Çelik, dosyaya giren yeni delillerin Özdil ve Aytaç ile aynı otelde
kalıp örgütsel toplantılar yaptığı iddiasını çürüttüğünü
savundu.
FETÖ kurucusu ve yöneticisi olduğu iddiasının gerçeği
yansıtmadığını öne süren Çelik, hakkındaki ByLock iddiasını da
kabul etmedi. ByLock indirdiği görülen tarihte halasının
cenazesinde bulunduğunu söyleyen Çelik, tahliye ve beraat
istedi.
Çelik'in savunması devam ederken sanıklardan Alaeddin Kaya
rahatsızlandı. Jandarma görevlilerince salondan çıkarılan sanığa,
adliyede görevli sağlık ekibi müdahalede bulundu.
Kaya'nın sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.
Duruşmaya verilen öğle arasının ardından sanık savunmalarının
dinlenmesine devam edilecek.