04 Oca 2010 10:44 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 14:02

ZAMAN GAZETESİ LE MONDE'IN FETHULLAH GÜLEN HABERİNİ NASIL SANSÜRLEDİ?

Le Monde´un Istanbul´da mukim Türkiye muhabiri Guillaume Perrier, zahmet edip Istanbul´dan kalkıp Paris´in banliyösüne gidip, oradaki Fetullah Gülen cemaatinin okulu hakkında bir inceleme yapmış.

Paris´deki Gülen Okulu hakkında Le Monde´un Istanbul muhabiri bir yazı yazmış. Orijinal metin iyi bir gazetecilik çalışması sayılır. Zaman gazetesi ise, Le Monde´daki haberi aktarırken, orijinal metinde Gülen Cemaati hakkındaki tüm eleştirel, olumsuz ve sorgulayıcı bölüm, cümle ve deyimleri temizlemiş. Ne gerek var?

İnternet´de 29 Aralık tarihli Le Monde´da `Les eclaireurs de l´islam suscitent la controverse´ başlıklı bir yazı yayınlandı. (Bkz. http://www.lemonde.fr/societe/article/2009/12/29/les-eclaireurs-de-l-islam-suscitent-la-controverse_1285751_3224.html). Bu başlığın çevirisi `İslami Aydınlatmacılar tartışma yaratıyor´. Le Monde´un Istanbul´da mukim Türkiye muhabiri Guillaume Perrier, zahmet edip Istanbul´dan kalkıp Paris´in banliyösüne gidip, oradaki Fetullah Gülen cemaatinin okulu hakkında bir inceleme yapmış ve sonuçlarını `Enquete´ (Araştırma) üst başlığıyla yayınlamış. Belli ki, Perrier davetli olarak Paris´e gidip kendi çalışma alanının dışında bir röportaj yapmış. Le Monde´un Paris´te herhalde yeterli eğitim muhabiri vardır!
30 Aralık tarihli Zaman gazetesinde de Paris mahreçli, Emre Demir imzalı `Türkler, Fransa'da göçmenlerin eğitim sorununa çözüm sağlıyor´ başlıklı bir yazı yayınlandı. (Bkz. http://zaman.com.tr/haber.do?haberno=933864&title=turkler-fransada-gocmenlerin-egitim-sorununa-cozum-sagliyor&haberSayfa=1)
Bu yazı sözümona Le Monde´daki yazıyı aktarıyor. Atlaya zıplaya yapılmış bir çeviri. Le Monde´daki yazıda Fetullah Gülen cemaati hakkında ne kadar kuşku uyandıran cümle varsa ya olduğu gibi es geçilmiş ya da tahrifatlı bir şekilde çevrilmiş. Mesele, teknik bir çeviri hatası ya da çeviride özensizlik değil. Le Monde´da çıkan bir yazıyı tahrif etmek...Bunu yapanlar kendilerini çok uyanık sanıyorlar. Çünkü hiç kimse, özellikle Fransa´da yaşayan Türkiyeliler ya da Fransızca bilen Türkiyeliler, hem Zaman´ı hem de Le Monde´u okumayacaklar değil mi? Muhabir Perrier orijinal haberinin Zaman´daki Türkçe çevirisini okuyunca Gülen Cemaatine daha fazla güven duyacak değil mi?

Zaman´ın çeviri sansürüne tuttuğu birkaç bölümü aktarayım:

o Le Monde´daki orijinal yazıda, en az iki kez, okulun mali ve esin kaynağı konusunda yetkililerin `discret´ (kapalı, ağzı sıkı) davrandığı yazılı. Türkçe metinde bunlar hiç yok.
o Okuldaki disiplinden sözederken Fransızca metinde , öğrenciler için `Sigara içmek, tükürmek, küfür etmek, telefon etmek sözkonusu olduğunda cezalar yağıyor´ cümlesi Türkçe namevcut.
o Okuldaki Fransız öğretmenlerin Katolik okullardan geldiğini belirtmiş Le Monde. Zaman, bu bilgiyi nedense yazmamış.
o Fransa´daki Gülen okulunun yetkilileri yerel yöneticilerle temasa geçtiğini Zaman yazıyor da, Le Monde´un `Yerel yetkililer mesela komünist belediye okul yöneticilerine pek güven duymuyor´ cümlesi yok.
o Zaman, ek bilgi ya da reklam amacıyla herkül.org sitesinden bahsediyor,Le Monde ise sadece `Bir internet sitesi diyor´.
o Le Monde Gülen tarikatinden sözederken `Bu tartışmalı tarikat Türkiye´de toplumu İslamlaştırmakla itham ediliyor´ diyor. Zaman da bu cümle yok.
o Zaman, Le Monde´da yayınlanan okul yetkilisi Nihat Sarıer´in şu cümlesini de beğenmemiş olsa gerek ki Türkçe haberine koymamış:
`Bizim amacımız farklı. Biz iyi yurttaşlar yetiştirmek istiyoruz, İslamiyetin promosyonu yapmak istemiyoruz´.

o Le Monde´daki orijinal metinde yer alıp Türkçeye aktarılırken pas geçilen bazı cümle ve deyimler de şunlar:
- Okul, her türlü cemaatçi girişimi redediyor
- Okullar, Gülen Cemaatinin vitrini
- Muhafazakar Zaman gazetesi
- Örgüt (Cemaat) özellikle ABD´de kök salmış durumda, oradaki okulların Amerikan hıristiyan üniversiteleri ile yakın bağları var
- Amerikan Adliyesinin bir raporuna göre Cemaatin 25 milyar dolar...
- Cemaat, laik cumhuriyetin sürekliliğini tehdit ediyor...
- Cemaat mensupları, Türkiye´de bürokrasinin ve polisin içine sızıyor
- Mali kaynakları bir sır
- Cemaat, ABD dış politikasının Orta Asya ve Orta Doğu´da sıradan bir piyonu
- Işık Evleri...


Bu cümle ve deyimler çeşitli kaynaklara atfediliyor orijinal metinde. Zaman ise bu hassas(?) konulara hiç girmemeyi tercih etmiş.
Zaman´ın çaresizliği ortada: Paris´deki okulun tanıtımını yapmak için Istanbul´dan koca Le Monde´un muhabirini davet edeceksin, ağırlayacaksın. Onun yazdığı yazı tam istediğiniz gibi çıkmıyor. İçinde hatta başlıkta bir sürü `olumsuzluk´ var. Açıkça aleyhimize bilgi ve görüşler var ayrıca da Cemaatimiz hakkında kuşku yaratacak yargılar var. Ne yapalım? Koskoca Le Monde bizden sözediyor. Biz bu yazıdaki olumlu bölümleri alalım, olumsuzları görmezden geliriz.
Zaman´ın gazeteciliği işte bu!
Tabusu olan doğru dürüst gazetecilik yapamaz.
İşin içine Gülen, cemaat, Işık Evleri vs... girince Le Monde da tahrif edilir, New York Times da. Sonra da televizyon reklamlarında `Önyargısız olalım, etiket takmayalım´ muhabbetleri. `Sahtekar ve sansürcü Zaman´ desek şimdi, kültürlerarası diyaloga ihanet mi etmiş olacağız!

Ragıp Duran/Apoletli Medya