Yüksel Aytuğ'dan Bülent Ersoy'a "Banu Alkan tavsiyeli" cevap: Benim sıkletim sana ağır gelir!
Yüksel Aytuğ'un "Dünya Güzelleri" yazısıyla başlayan Bülent Ersoy'un "ağır cevabı" ile devam eden polemikte söz sırası Yüksel Aytuğ'da...
Sabah gazetesi yazarı Yüksel Aytuğ'un "Edep ya hu!" başlıklı
yazısıyla başlayan Bülent Ersoy-Yüksel
Aytuğ polemiği tam gaz sürüyor...
"Edep ya hu!" başlıklı yazısında "Rezil, ucube, avam, mahalle
paçozları, kanıma dokundu" gibi ifadelere yer veren Yüksel Aytuğ,
"Bu program izlendi mi? Bal gibi de izlendi. Peki bunun adı
televizyonculuk mudur? Gerçek işi porno yıldızlığı olan çıplak
kadınların yaptığı çamur güreşi ne kadar olimpik spor ise bu da o
kadar televizyon programıdır." demişti.
BÜLENT ERSOY'UN CEVABI NEYDİ?
Bülent Ersoy ise Yüksel Aytuğ'un yıllar önce yaptığı programa ik
konuk olarak katılmayı reddettiği için kinle böyle bir yazı
yazdığını iddia ederek, "Ama ben bu yazınızı nasıl bir kıskançlık
ve de kızgınlık haleti ruhiyesi ile yazdığınızı çok iyi biliyorum!
Çünkü tv programınızın ilk konuğu Olmamda ricacı olan size red
cevabı verişimin neticesidir bu yazınız!" dedi.
"Yazdıklarınız, size ayrılan o köşeyi haketmediğinizin bir
göstergesi ve o köşeye büyük hakaret!" diyen Bülent Ersoy, Yüksel
Aytuğ'a, "Çünkü sığ fikirlisiniz. Yaptığınız işin gereksinimlerini
bilmiyorsunuz" diye yüklenmişti.
AYTUĞ: BENİM SIKLETİM SANA AĞIR GELİR..
Bugün Bülent Ersoy'a köşesinden cevap veren Yüksel Aytuğ, "Aslında
söylediklerine gülüp geçmek isterdim. Ama ifadelerinin içinde
kamuoyunu yanıltmaya yönelik, şahsımı ve mesleki kariyerimi
lekeleme hedefli bir bölüm vardı ki yanıt vermesem olmazdı" dedi ve
yazısını da şöyle bitirdi:
"Bülent Ersoy'a naçizane tavsiyem, reytinglerini artırmak için Banu
Alkan'a saldırmaya devam etmesi. Zira benim sıkletim kendisine ağır
gelir..."
İşte Yüksel Aytuğ'un o yazısı:
BÜLENT ERSOY'A CEVABIMDIR...
Sayın Bülent Ersoy, 'Dünya Güzellerim' programıyla ilgili bu
sütunlarda kaleme aldığım eleştiri yazısına tepki göstermiş.
Aslında söylediklerine gülüp geçmek isterdim. Ama ifadelerinin
içinde kamuoyunu yanıltmaya yönelik, şahsımı ve mesleki kariyerimi
lekeleme hedefli bir bölüm vardı ki yanıt vermesem olmazdı.
Ersoy, yıllar önce onu programıma davet ettiğimi, gelmediği için
hınçla bu yazıyı kaleme aldığımı iddia etmiş. Bir kere Bülent
Ersoy'u programıma davet edip etmediğimi bile hatırlamıyorum. Çünkü
benim sunduğum 'Medyatik' programı bir ünlüler geçidiydi. Programın
konuk arşivi duruyor. Kimler gelmedi ki! Orhan Gencebay'dan Ajda
Pekkan'a, Türkan Şoray'dan Hülya Koçyiğit'e, Ata Demirer'den Şahan
Gökbakar'a, Ferdi Tayfur'dan Fatih Terim'e kadar, 'starlığı,
istisnasız herkes tarafından kabul görmüş' tüm ünlüler stüdyomuza
konuk olmuştu. Yani Bülent Ersoy, bu listenin içinde 'hıncı üç yıl
sonra alınacak' bir isim değildi. Ayrıca yazı hedeflerimi asla
'programıma gelenler, gelmeyenler' olarak kategorize etmem. Ama
demek ki sevgili Bülent Ersoy, televizyon programı yaptığı
sıralarda böyle bir ayrım gözetiyormuş! Ne demişler? Kişiyi nasıl
bilirsin, kendin gibi... Diyeceğim o ki, yazdıklarım sadece ve
sadece her zaman yaptığım gibi bir 'program eleştirisinden'
ibaretti. Ama Bülent Ersoy'un aşırı tepkisini ve derin öfkesini
anlayışla karşılıyorum. Benim de yurt dışında bir ay kalarak
çektiğim program, total reyting listesinde ilk 20'ye giremeseydi;
ben de üzülür, öfkemi birilerinden çıkarmak isterdim.
Bülent Ersoy'a naçizane tavsiyem, reytinglerini artırmak için Banu
Alkan'a saldırmaya devam etmesi. Zira benim sıkletim kendisine ağır
gelir...