Belki de unutulmaz Hollywood klasiği Rüzgar Gibi Geçti'nin devamı niteliğindeki Scarlett projesi gerçekleşseydi Arbaş da kariyerindeki beklediğ içıkışı yakalayabilecekti. 1992'de Bir Scarlett Aranıyor yarışmasının seçmelerinde Türkiye birinciliğini kazandı. Bir kaç gün sonra ABD'ye döndü. Buradaki finallerde ilk üçe kaldı. Artık yapımda rol almayı garantilemişti. Ama Arbaş'ın hayalleri bir kez daha yıkıldı. Dev prodüksiyon iptal edildi ve sadece bir mini dizi olarak çekildi. Arbaş'a düşen ise başrol Scarlett'i oynamak değil, kendisine önerilen küçük bir rolle yetinmekti.
Aslında Türkiye'de daha kısa sürede istediği şöhreti elde edebilirdi ama, ABD'de Los Angeles'ta kalmakta ısrarlıydı Derya Arbaş. Beautiful Bartenders isimli bir firmada çalışıyor, sosyetenin özel partilerinde barmaidlik yapıyordu.
Arbaş bu arada Türkiye ile duygusal bağlarını da koparmıyordu. Medyanın da ilgisini çeken bazı ilişkiler yaşadı güzel yıldız. En medyatik aşkı gazeteci Metin Uca'ydı. Zaten annesi Zerrin Arbaş'ın kızının ölüm haberini aldığında ilk aradığı kişi de Metin Uca olmuştu.
Derya Arbaş'ın Türkiye'den tamamen kopmamasının bir sebebi de çok sevdiği dedesi ünlü ressam Avni Arbaş'tı.