Yine İsveç yine provokasyon: Bu kez adres parlamentonun önü…
İsveç yönetimi bir yandan Kuran-ı Kerim yakma eylemlerinin ülkede güvenlik sorununa yol açmaya başladığını kabul ederken diğer yandan provokasyonların önünü almıyor. Daha önce benzer eylemler gerçekleştiren iki provokatör dün de İsveç parlamentosu önünde Kuran yaktı.
İsveç’te Kuran-I Kerim’e yönelik aylardır devam eden provokatif ve saygısız eylemlere dün bir yenisi daha eklendi. İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström’ün önceki gün yaptığı açıklamada eylemlerin ulusal güvenlik tehdidi oluşturduğunu ifade etmesine rağmen, daha önce de benzer eylemlerde bulunan Salwan Momika ve Salwan Najem isimli Iraklı mülteciler, İsveç polisi eşliğinde parlamento önünde Kuran yaktı.
HADSİZLİĞİN BÖYLESİ
Öğle saatlerinde İsveç parlamentosu önüne gelen Momika ve Najem, önce Kuran’ın sayfalarını yırttı, ardından ateşe verdi. Parlamento önünde toplanan 15 kadar karşı protestocu ikili aleyhine sloganlar attı. İsveç Expressen gazetesine açıklamada bulunan Najem, “Kuran İsveç’te yasaklanana kadar eylemleri sürdürmeye devam edeceğiz” diye konuştu. Salwan Momika daha önce de Stockholm’deki merkez cami ve Irak Büyükelçiliği önünde benzer provokasyonu gerçekleştirmiş, İsveç Göçmenlik Ofisi, Momika ile ilgili oturma ve çalışma izninin iptalinin değerlendirildiğini açıklamıştı.
İSLAM BİRLİĞİNE MEKTUP
Olay İsveç yönetimi ile Müslüman ülkelerin arasındaki gerilimin yüksek olduğu bir dönemde gerçekleşti. Önceki gün İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, ülkesinin İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en ciddi güvenlik sorunuyla karşı karşıya kaldığını söylemişti. İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström dün Danimarka ve İsveç’te yaşanan Kuran yakma eylemleri gündemiyle olağanüstü toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) dışişleri bakanlarına bir mektup göndererek, yasal süreçle ilgili değerlendirmelerin sürdüğünü belirtti. Toplantı sonrası konuşan İİT Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha ise İsveç ve Danimarka’nın saldırılara karşı hiçbir önlem almamasından hayal kırıklığı duyduğunu belirterek “İfade özgürlüğü iddiasında bulunan makamların, uluslararası hukuka aykırı bu eylemlere izin vermeye devam etmesi talihsizliktir” dedi.
