"Köksal, içini Çolpan İlhan'a döktü. Önce Çolpan İlhan, sonra Ediz Hun ricacı oldular. İzzet Günay tedirgindi. Sevgili eşi İpek Hanım'a ne diyecekti? Zor günler yaşayan İzzet Günay'ın imdadına "Hadi kalk, hastaneye gidiyoruz" diyen eşi İpek Hanım yetişti. Neriman'ın yattığı Surp Agop Hastanesi'ndeki oda o gün kalabalıktı. Çolpan İlhan, herkesi dışarı çıkardı. Neriman, büyük aşkıyla baş başa kaldı. Hastanedeki bir daha yaşanılması ve çekilmesi imkansız bu dramatik buluşmanın fotoğrafını Neriman giderken yanında götürdü, İzzet Günay'ın ise o kısacık süre belleğinde çakılı kaldı."
"Rüçhan Adlı’nın Türkan Şoray’la yaşadığı aşkı ve beraberliği bilmeyen yoktur. Ben size Rüçhan Adlı’nın Türkan’dan önce yaşadığı aşkı anlatmak isterim."
" 19 yıllık büyük aşkı Türkan Şoray’a sevda dolu kartlar yollayan Adlı, ondan önce aynı aşk sözcüklerinin yer aldığı kartları Nebahat Çehre’ye de yolladı."
" Rüçhan Bey’in Çehre’ye yurtdışından postaladığı Hamburg damgalı ve 15 Ağustos 1962 tarihli kartta (üstte) şu satırlar yer alıyordu: “Çehrem, Laleler memleketinden, güzel çiçeğim Nebahat’e selamlar. Rüçhan.” Türk Sineması’nın en güzel kadınlarıydı yaşamına girenler. Hepsi solmayan birer laleydi. Rüçhan Adlı laleleri ne kadar seviyordu