Yeşilçam'ın jönünden sahnede öpüşme teknikleri!
Ediz Hun, Bodrum'da ilçesinde katıldığı bir söyleşide fimlerdeki öpüşme sahneleriyle ilgili bir soruya uygulamalı olarak yanıt verdi.
Merkezi Antalya'da bulunan Otel Satın Alma Müdürleri ve Eğitim
Derneği (OSMED) tarafından Diamond Of Bodrum Otel'de 26-27 Aralık
tarihleri arasında '3'üncü Satın Alma, Gastronomi ve Teknik Sektör
Buluşması' düzenlendi. Etkinlik kapsamında son gün 'Doğa İçin Bir
İz Bırak -Küresel İklim Değişikliği ve Geleceğimiz' konulu söyleşi
düzenlendi. Söyleşiye konuk sanatçısı ise Yeşilçam'ın usta
oyuncularından Ediz Hun, katıldı.
Hun, söyleşide izleyicilerin sorularını da yanıtladı. Fimlerde
geçmiş ile günümüzde öpüşme sahnelerinin nasıl çekildiğini soran
bir izleyiciye Hun, uygulamalı olarak yanıt verdi. Sanatçı kuzeni
Birsen Gürsoy yanına çağıraran Hun'un "Gel, gel korkma" demesi ve
ardından da kuzenin eşine dönerek, "Kıskançlık arada iyidir.
Heyecan verir" demesi izleyicileri güldürdü. Hun, daha sonra
sinemacı kuzeniyle uygulamalı olarak çekimlerdeki öpüşme
sahnelerindeki hileleri anlattı.
"AŞK SAHNELERİNİ YAZANLAR AŞKI BİLMİYOR"
Öpüşme sahnelerinde kameranın çektiği açının tersinden bakıldığında
sanatçılar öpüşüyor gibi görünür diyen Hun, "Hafta sonu bana 'Oya'
isminde bir kızımız, 'Ediz Bey, aşk sahnelerini nasıl
buluyorsunuz?' sorusunu yöneltti. 'Çok yetenekli oyuncular var ama
aşk sahnesini yazanlarda aşkın nasıl olacağını bilmiyorlar' dedim.
Yani öpüşmek ile aşkı veremezsin, bu sahne sevgi ile olacak. Saçını
okşayacaksın, çekip alacaksın, bağrına basacaksın. Eğer bir yere
gidiyorsan ele ele tutuşacaksın. Bir yerde oturup, çay içiyorsan
gözlerine bakacaksın. Sevgi böyledir. Öpüşmede dozu kaçırmamak
gerekir. Şimdikiler öpüşmeyi bilmiyor. Dozu kaçırırsan sahneyi
berbat edersin" dedi. Sinemacı kuzeni Gürsoy da "Sanatı
seviyorsanız gereklerini yapmak gerekir. Sahnelerde, duygusallık
yok sadece profesyonellik var. İzleyiciye en iyiyi vermek için siz
de sahnede en iyi olmak durumundasınız" diyerek, Hun'a destek
verdi.
"ŞİMDİKİ FİLMLERDE AŞKIN DUYGUSALLIĞI YOK"
Türk sinemasında yaşadıklarından örneklerde veren Ediz Hun, şunları
anlattı:
"Örneğin Türkan (Türkan Şoray) ve Filiz (Filiz Akın) ile artık o
kadar fazla mesai geçiriyorduk ki bir müddet sonra kardeş gibi
oluyorduk. Geçen gün Türkan Hanım ile yine beraberdik, sinemadan
bol konuştuk. Bizlerin ciddi öpüşme sahneleri yoktur varsa da benim
şımarıklığımdan kaynaklanmış ve yanlış yapmışımdır. Sinema da
aşırılıkları sevmiyorum. Aşk filmlerini çok çektik. Bunların içinde
benim 130 filmim var. Ama hiçbir zaman aşırılığa kaçmadık.
Çoluğunuz çocuğunuz ile bu filmleri rahatlıkla izleyebilirdiniz.
Şimdi bazı dizileri ben seyretmiyorum fakat söylenen o ki aşkı çok
fazla canlandıramıyorlar. O sahneleri çekerken veya izlerken
baktığın zaman gözün buğulanacak, o sevgiyi gözleriniz de
göreceksiniz. O sevgiyi veremezsiniz olmaz."
"SON DÖNEM OYUNCULARINI BAŞARILI BULUYORUM"
Sinema ile ilgili projelerinin yaşadığı sürece devam edeceğini
belirten Hun, sağlıklı bir insan olarak her zaman çalışabileceğini,
ancak uygun bir rol olursa çalıştığını ifade ederken, "Yoksa
çalışmıyorum. Sevgili dostlarımızla görüşüp kucaklaşırız. Mutlaka
film çekmek şart değil. Sevgi evrensel boyutta paylaştıkça büyür.
'Gündemden düşmeyeyim' diye bir çaba içinde değilim. İyi rol olursa
çalışırım, olmazsa gönüller bir olsun. Son dönem oyuncularını çok
başarılı buluyorum. Bunu tüm samimiyetimle söylüyorum. Bu politik
bir cevap değil. Ama bu başarıyı senaristlerin de göstermesini
diliyorum" dedi. Söyleşi sonunda konuklar Ediz Hun'u alkış
yağmuruna tuttu.