Yeşilçam’ın dönüşü muhteşem olacak!
Kanallar dizilerin peşini bıraktı, Yeşilçam komedileriyle seyirci tavlamaya çalışır oldu. Murat Tolga Şen, Yeşilçam’ın televizyona dönüşünü yazıyor.
Küçük Ağa dizisi daha 3. bölümünde Salı akşamlarının vazgeçilmez
izlencesi oldu. Yeşilçam’ın kurtlarından Türker İnanoğlu’nun sahibi
olduğu Erler Film’e ait bu proje geçmişteki Yumurcak filmlerinin
duygusallığını doğulu ağa dizileri formatının içine yerleştirerek
ve en çok da başroldeki Emir Berke Zincidi’nin fırlama sevimliliği
sayesinde başarıya ulaştı.
Ama benim yazmak istediğim Küçük Ağa değil, Salı akşamı onun
karşısına çıkarılan yine eski Yeşilçam (biraz da Vizontele)
tadındaki Hükümet Kadın filmi…
ATV bir süredir Show TV’nin de Cuma akşamları yaptığı bir yola
başvurdu ve Küçük Ağa’nın karşısına bölüm başı maliyeti yüksek bir
yapım olan Kaçak yerine yayın haklarını çok daha ucuza aldığı bir
sinema filmini çıkardı ve sonuç: Hükümet Kadın, Salı akşamı, AB
grubunda Küçük Ağa’nın ardından 2. sırada reyting yarışını
sonlandırdı.
Bir önceki hafta Cuma gecesi ise Show TV’de yayınlanan Eyvah Eyvah
filmi 3. Sırada yer alırken, TV’de daha önce 7834 kez izlediğimiz
39 yıllık bir klasik olan Hababam Sınıfı 7. Sırada geceyi
tamamladı.
Bu ne demek?
Kanallar bir strateji değişikliğine gidiyor. Diziler devam edecek
ama tutmuş ve o gecenin seyircisini kapmış bir diziye başka bir
diziyle bordalamanın faydası yok. Kanallar artık 4-5 bölümde kalan
dizilere bölüm başına yüksek ücretler ödemek istemiyorlar. Tutmayan
dizinin yerine yeni dizi sürmekte fayda etmiyor çünkü onun da
başına aynı şey geliyor.
Oysa, Yeşilçam’ın en keyifli zamanlarından çıkıp gelen ya da o
formüllerle yakın gelecekte yapılmış olan ve yayın hakları dizilere
göre epey ucuza gelen sinema filmlerini yayınlamak kanalı hem
geleceği belirsiz bir külfetin altına sokmuyor hem de o gece,
çoğunlukla ilk 5 sırada yer alarak reklamveren deresi kurutulmamış
oluyor.
Dizinin karşısına “film” koyma eğiliminin giderek artacağını
düşünüyorum. Böylelikle hem TV’de tekrar sinemaya kavuşmuş hem de
şu gereksiz dizi enflasyonundan kurtulmuş olacağız.
Eğer bu maya tutarsa ilerleyen zamanda, küfürden, belaltı
esprilerden arınmış, TV gösterimine uygun, zengin hikayeli komedi
filmleri çekilecektir. Aslen salon gösterimi motivasyonuyla çekilen
ve maliyet olarak iyi prodüksiyonlu bir dizi ile neredeyse aynı
fiyata (belki de daha ucuza) çıkan sinema filmleri kanalların yeni
can simidi olacaktır. Ayrıca 90 dakikadan az olmaya süreleriyle
reklam gösterimi için çok daha uygun yapımlar bunlar.
Yeşilçam bir komedi krallığıydı, TV sayesinde yine öyle olacak.
MURAT TOLGA ŞEN / [email protected]