Yılmaz savunmasının devamında, "Bağcılar ve Beylikdüzü Medilife arasında fark, işletmeleri farklı, ekonomik bir bağlantımız olmadı. Bağcılar ayrı bir grupta isimleri aynı ama yönetim kurulları çok farklı. Danışmanlıkla görüşmeleri, doktor görüşmelerini genelde ben de yaparım zamanım oldukça. Yönetim kurulundan isteğim, yenidoğan için tecrübesi olan birinin hizmet vermesi gerektiğinde tecrübelerinden faydalanabileceğimiz danışman almak istedik bu durumu da yapmak çok zordur. Fırat Sarı, İlker Gönen'i tanırım. İlker Gönen ile hasta güvenliği hakkında konuşurduk. Benim için önemli olan hasta güvenliğidir. İlker Gönen'le bir konuşmamı hatırladığım kadarıyla yenidoğanın çok önemli olduğunu söylemişimdir" dedi.
"FIRAT SARI'NIN TELEFON NUMARASI BENDE YOK"
Tutuksuz sanık Ayşe Gizem Büyükgüneş savunmasında şu ifadeleri kullandı "İfadelerimde duyduğum şeyleri belirtmeme rağmen 'Görmüşüm' şeklinde yazılmış düzeltilmesini istiyorum. Birinci Hastanesi'nin yoğun bakımında hemşire olarak çalıştım. Hastaneden maaş alıyordum. Opara bebekle ilgili konuşmalarda, bebeğin büyük olduğu söyleniyordu. Ben günlük ne kadar ücret alındığını bilmiyorum. Bana sadece işime bakmam gerektiği söylendi. Doğukan, bebeği teslim aldı. Hastanın genel durumunun gayet iyi olduğu ifade edildi sadece entübe durumdaydı. Gece boyunca stabil bir durumdaydı. Sabah saat 6 civarında Tuğçe Toptemel hemşire arkadaşım geldi ve bebeğin bakımını birlikte yaptık. Herhangi bir sıkıntısı yoktu.
Daha sonra Tuğçe Toptemel'in bebeğin monitörünün ötmeye başladığını fark ettiğini gördüm. Sorumlu hemşire, Doğukan'ı aradı. Benim için bu ilk iş deneyimimdi. Doğukan'ın, doktora haber vereceğini düşündüm. Ancak bebek kötüleşti. Bir bilgilendirme yaptık. Benim görevim sadece bebeğin bakımını yapmaktı. Henüz 5 aylık bir hemşireyim. Ne benim ne de Tuğçe'nin ihmali yoktur. Fırat Sarı'nın telefon numarası bende yok. Doktor Şehmuz ise gece görevde değildi. Şehmuz Bey'in geldiğini, daha sonra bir arkadaşım söyledi. Ayrıca, ailenin 20 bin lirasını geri vermeleri gerektiğini ifade etmiş" dedi.
"GECE HİÇ ÇOCUK DOKTORU GÖRMEDİM"
Büyükgüneş, "Görevim, hastaların bakımını ve beslenmesini yapmaktır ki zaten 5 aylık bir hemşireyim. Bebeğin bakımlarını beslenmelerini yaptım ve Tuğçe Toptemel'e yardım ettim. Maaşım asgari ücrettir. Ben gece çalışıyordum ama gündüz olan olaylara da bazen şahit oluyordum. Epikriz yazılmasıyla ilgili, geçmiş dosyaların içinde hemşire gözlem bilgileri vardı. Epikrizin ne demek olduğunu nasıl yazıldığını bilmiyorum. Fırat Sarı'yı isim olarak duydum en fazla bir kere görmüşümdür konuşmam yoktur. Opara bebek için bir kere konuştum. Hakan Doğukan Taşcı'yı da tanıyorum alan sorumlumuzdu. Benim kimseyi arama gibi bir şeyim yok. Gece vardiya shiftime söylerim o Doğukan'ı arar. Hasan Basri Gök'ü bir kaç kez alana geldiğinde gördüm. Şehmuz Çelik'i tanıyorum gündüzleri hastaneye gelmezdi hastalarla ilgisi olduğunu düşünmüyorum. Gece hiç çocuk doktoru olduğunu görmedim. Doğukan varken doktor Şehmus Çelik az gelirdi. Sadece çocuk doktoru olarak Şeyhmus Çelik vardı" ifade etti.