"DENİZ KORKMAZ'IN ŞİKAYETİ SİYASİ BİR EYLEM OLARAK YAPTIĞINI DÜŞÜNÜYORUM"
Araştırmalar neticesinde, ihbarı yapan kişinin hemşire (erkek) Deniz Korkmaz olduğunu öğrendik.
Evladım gibi yanımda taşırdım. Şikayeti yaptıktan sonra da Duygu Hastanesi'nde çalışmaya devam etti. Deniz Korkmaz, Deniz Gezmiş parkası giyerdi, hastane molalarında Mao okurdu.Deniz Kor
kmaz, "Aziz milletim" diyerek şikayetini yapmış. Ama Deniz böyle bir şey bilmez, o aşırı solcudur. Vatan Emniyet ile ilişkisi olduğunu düşünüyorum, Deniz vatan millet kaygısı taşımaz.
Hemşire Deniz Korkmaz'ın bunu siyasi bir eylem olarak yaptığını düşünüyorum. Başka türlü açıklayamıyorum. Biz bu çocuğu örgütten ayrı tutalım diye nasihat ederdik, dağa gidecek falan diye korkardık.
"OĞLUMU ARAYIP 'BABAN İYİ BİR DOKTOR' DEMİŞLER"
Bugün oğlumun mektubunu aldım, 15 yaşında. Mektubunda, 'Telefon geldi, korktum' diyor. Telefonda, "Baban iyi bir doktor" demişler.
Okula gitmekten korktuğunu anlatmış. "Biz kimseye bir şey diyemiyoruz, babam hep hastalarına giderdi, bizimle ilgilenmedi" diyemezdi.
Hayatta tek kurduğum ilişki sevgi ilişkisidir.
"GIYASETTİN BAĞIŞLASIN AMA GERÇEĞİ SÖYLEMEK ZORUNDAYIM..."
Mahkeme başkanı: Gıyasettin Mert Özdemir'in eşi?
Fırat Sarı: Sigortasını yaptık.
Mahkeme başkanı: O farklı anlatmıştı.
Fırat Sarı: Bağışlasın ama gerçeği söylemek zorundayım, sigortasını yaptım.
ANLAŞTIĞI HASTANELER
Mahkeme başkanı: Anlaştığın hastaneler hangileriydi?
Fırat Sarı: Doğa Hastanesi, tam işletme değildi ama bir dönem onlarla çalıştım. Önce Baypark Hastanesi, sonra Florya Hastanesi, sonra Avcılar Hospital, ardından Bağcılardaki Şafak Hastanesi, Güney Hastanesi ve Duygu Hastanesi ile çalıştım.
Mahkeme başkanı: İşletmeler için kimlerle görüştün?
Fırat Sarı: Sadece patronlarla görüştüm diyemem... Ama başhekimlerle de görüşmelerim oluyordu.