"MESLEKİ JARGON"
Fırat Sarı’ya, “Sadece senin işletmeleri basmışlar” dediği konuşması sorulan sanık Gürül, “10 tane hastaneye aynı anda gittiklerini söylediler. Konuşmamız budur” dedi. “Tedbirli olmamız lazım, Whatsapp’tan yazıyorum” mesajı sorulan Gürül, “Mesleki jargondan dolayı bazı şeyler yanlış anlaşılıyor. Hemşirem telefonla arandığında ‘Üç taburcu yapıyorum, iki yatış yapıyorum’ dediğinde hemşire yatış yapıyor, doktor bir şey yapmıyor diye düşünülebilir” dedi.
"SEKTÖRLE İLGİLİ EĞİTİMİM YOK"
TRG Hospitalist Genel Müdürü olan sanık Murat Mantuş da savunmasında, “Sağlık sektörüyle ilgili eğitimim yok. Ben kimseye danışmadan karar almadım. Kimseyle yalnız görüşmedim” dedi. Danışmanlık için Fırat Sarı’nın kendisiyle konuştuğunu anlatan Mantuş, “Ben ona bu konunun yasal olup olmadığını sordum. O da ‘Bu konuda yasal olmayan hiçbir şey yok. İnsanların tedavi olacağı hastaneyi seçme hakları var’ dedi. Hukuk departmanına sorup deneyelim dedik” diye konuştu.
PARA İLİŞKİSİNE İLİŞKİN KONUŞTU
Fırat Sarı ile arasındaki para alışverişini de anlatan Mantuş, “Fırat Sarı bir gün beni arayıp faturaları önden kesip kendisine gönderip gönderemeyeceğimi sordu. Ben ömrüm boyunca kanun ve kuralları hiç esnetmedim ve hukuksuz bir işin içinde olmadım, olmayacağımı da söyledim. ‘Çok sıkıştım’ dedi. Ben de ‘O zaman cebimden vereyim’ dedim. 30 bin lira gönderdim. Sonra da bana iade etti. Aramızdaki para alışverişi budur” ifadelerini kullandı.
Mantuş, “Aldatılmış ve kandırılmışım. Tapeleri okuduktan sonra bunun nasıl olduğunu daha net anladım” dedi.