Yeni Yüzyıl yazarlarının Diyanet atışması! Esra Elönü'den Erol Mütercimler'e balans ayarı!
Diyanet'in "sabotaj" olarak nitelediği, tepkiler üzerine silinen fetva Yeni Yüzyıl yazarları arasında tartışmaya neden oldu.
Diyanet'in fetva sitesinde yayınlanan "Öz kızını öperken şehvet
duymanın nikaha etkisi olur mu?” sorusu ve buna verilen cevap 8
Ocak'ta Birgün gazetesinin haberi üzerine büyük tepki çekmiş, soru
ve cevap silinmiş, ardından site kapatılmıştı.
Kurum soruyu "sabotaj" diye nitelemiş, “Din İşleri Yüksek
Kurulumuzun böyle bir fetvası kesinlikle olmamıştır, olmaz, olamaz"
savunmasını yapmıştı.
Diyanet'in yalanlamasına rağmen Yeni Yüzyıl yazarı Erol Mütercimler
Mehmet Görmez'i hedef alarak, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın
kapatılması gerektiğini yazdı.
Bu yazıya en sert eleştiri ise aynı gazetenin köşe yazarı olan Esra
Elönü'den geldi.
Elönü'nün Mütercimler'e tepkisi şöyle:
- Bu Mütercimler’in sessiz çalışanı yok mu?
Böyle kafaları görünce kendimi, kapatma düğmesini bulmak için
torunundan ciyak ciyak yardım isteyen nineler gibi hissettiğim
doğrudur. Erol Mütercim’ler. Bir dönemin konuşulan
isimlerinden biriydi. Şimdi sessiz çalışanından yok mu diye
soracağımız beyin gargarası yazısıyla gündem olmuş.
Yani adam içine gürültü yapan cılktan seçmeli klavye kullanmakta
mahir olsa gerek. Çift taraflı tıraş bıçağı gibi iki tarafı da ya
da iki mahalleyi de memnun etme serüveninin sonuna gelmiş demek ki.
Şaşırtıcı.
Bir yazısını okudum. Yazı diyanetin çok konuşulan, provoke amaçlı
sıvazlanan fetvasına matuf. Fetvanın içeriğini buraya yazmıyorum
kâğıda rutubet yapar o derece iğrenç.
İğrenç bir şekilde diyanetin kurumsal itibarının hedef alındığı
gerçeği cepte. Bir ıslıkla, medyanın salyalı pusucularına Çin malı
navigasyon hizmeti sunan amigo sürüsü de harekete geçmiş. Tamam,
onu da anladık. Lakin bu Mütercimler’e ne oluyor.
Yazısından döküntü bir parça aldık şöyle diyor: “DİB artık
kontrolden çıkmıştır, reformla da düzelmez, kapatılmalıdır. Camiler
cemaate devredilmelidir. İmamların maaşlarını vergi mükellefleri
değil, cami müdavimleri ödemelidir. Ensest ilişkiye ilgi gösteren
din âlimlerine ve görüneni görmezden gelenlere ihtiyacımız yo,
Cuma’ya da gideriz, bayramı, kandili de biz hakkıyla kutlarız.”
Yukarıdaki “ Görmez” den gelen diyerek ucuz kelime halayına gark
ettiği isim Diyanet işleri Başkanı Mehmet Görmez. Sonrasında
yazının makyajı akmaya başlıyor zaten.
Diyanet kurumu kapatılsın diyor, sonra eski laik atarlı kafayı
dikine çalıştıran apaçi heyecanıyla “ Bunlar var ya bunlar,
bunların böyle durduğuna bakma diyerek söze başlayan zihniyet
föncüleri gibi durumu seviyesizlikle düzleştiriyor.
Ensest ilişkiye ilgi gösteren Din alimi ne demek!!! Bu nasıl bir
suçlama. Nasıl bir iftira! Sizin gibilerin zihniyeti meydana
saçılsa sirke gitmeye para harcanmaz o derece komiksiniz.
Görmezden gelmekle suçladığınız insanın şu ana kadar yaptıklarına
hakikat gözlüğüyle bakabilseydiniz at gözlüklerinizle kafanız bu
kadar iyi kaynamazdı.
Siz de çok iyi biliyorsunuz ki kötü niyetli çirkin tuzakçıların bir
pususu bu. Ama önce bu laik kaportayla kafayı sıyırmışların kendi
vicdanlarına bir fetva vermesi gerek.
Bekleyin utanacaksınız… O kafaları havalandırın, dip köşe
girin...
Hatırlatma:
Diyanet İşleri Başkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler
Müşavirliği'nden gelen açıklama şöyle:
"Diyanet, bu gibi -kişiye özel- fetvaları yayınlamamakta, sadece
herkesi ilgilendirebilecek fetvaları yayınlamaktadır. Diyanet
İşleri Başkanlığı, herkesin görebileceği şekilde yayınlamadığı bu
fetvanın, linkinin nasıl olup da Birgün'ün (Gazetesinin) eline
geçtiği hususunda, soruşturma başlatmış bulunmakta ve bir kumpas
ihtimalinden şüphelenmektedir."
HENDEK ŞAKADEMİSYENLERİ…
Birkaç gün önce bir grup akademisyen bildiri yayınladılar. Bildiri
Barış için bu suça ortak olmayacağız diyenlerin bildirisi. Devletin
Kürt halkını katlettiğini söyleyen ve yine Kürt halkının sürgüne
zorlandığını yazan entel kasılmacalarla dolu nefret ‘bindirisi.’
Yorumsuz, tek yorum gariban Kürt halkına sorulacak bir soruda ve
alınacak cevapta gizli. Bu halk kimin zulmünden kaçıyor? Kandilin
eşkıyalarından çocuklarını eteklerinin altına saklayan annelere mi
soralım, yoksa basma eteği giyip taşı yazmasının altından atan
bıyıklı barışsevere mi?
Yine sırf Erdoğan nefreti yüzünden Hendek dalında şakıyan,
hızlandırılmış maval okuma birincileri bilsinler ki nefret
körlüğüne tek gözlük vicdandır. O da olmadığına göre müsamerelik
halleriniz, hakikat sahipleri tarafından ibretlik sınıflarda
ders...