Yeni Şafak yazarını şoke eden yazı! Bu kadarını tahmin etmiyordum!
Yeni Şafak yazarı Salih Tuna, Mardin Dargeçit'te bulunan Orhan Miroğlu'nun anlattıklarını okuyunca şoke olmuş.
AK Parti Mardin 1. sıra adayı ve Star gazetesi yazarı Orhan
Mirgoğlu'nun seçim bölgesi Mardin Dargeçit izlenimleri Yeni Şafak
yazarı Salih Tuna'yı şoke etmiş.
Salih Tuna, "Bu kadarını tahmin etmiyordum şok oldum!" başlıklı
köşesinde çözüm sürecini ve HDP'nin tavrını değerlendirdi.
HDP'nin Erdoğan'ı hedef alan kesimlerle kol kola girmesini
eleştiren yazar, konuyla ilgili dün Orhan Miroğlu'nun dünkü
yazısından bir bölümü köşesine taşıdı.
Peki Yeni Şafak yazarı Tuna'ya bugün "Star gazetesi yazarı Orhan
Miroğlu'nun dünkü yazısını okuyunca kelimenin tam anlamıyla şoke
oldum." dedirten yazısında neler vardı? İşte o yazıdan bir
bölüm:
HER GÜN EVLERE SES BOMBASI
"Mardin’in Dargeçit ilçesi bu güvenlik önlemlerinin alındığı
bölgenin sınırları içinde bulunuyor. 90’lı yıllarda girilemeyen
ilçelerden biriydi.. Dargeçit’e bir on yıl kadar, Kürt Partileri,
sivil toplum örgütleri ve gazeteciler giremediler. Şimdi giriliyor,
ama öylesine giriliyor işte..28 bin nüfuslu ilçede AK Parti 3000’e
yakın oy alıyor. Geçenlerde ilçe örgütümüzü ziyaret ettik.
Karşılayanların sayısı 20 kişi kadardı. Korku dağları bekler.. AK
Parti bu ilçeden alabileceği oyu alacak, ama hemen her gün evine
ses bombası atılan, kapısı penceresi kurşunlanan insanlar, oy verip
meclise gönderecekleri vekillerine gün aydınlığında bir merhaba
bile diyemeyecek kadar büyük bir baskı altındalar.
GÜNEY KORE KUZEY KORE ÖRNEĞİ
Arkadaşlarımı bilmem, ama bir an, kendimi Güney Kore’de sınırı
geçip Kuzey Kore’de seçim çalışması yapıyor gibi hissettim. Oysa
sayılamayacak kadar çok dostum var bu ilçede. İlçenin üstüne çöken
bu karabasan olmasa, bizi ilçenin girişinde karşılayacaklarından
hiç şüphem yoktu..
Helalleşmeyi, bağışlamayı, affetmeyi öne çıkaran bir konuşma yaptım
ilçe binamızda. Ama daha sonra bana anlatılanları dinleyince keşke
bu konuşmayı yapmasaydım dedim içimden. Yaptığım konuşmadan
pişmanlık duydum. 6-7 Ekim olaylarında yaşananlar, bıraktığı acı o
kadar taze ki, helalleşme derken, bin kez düşünmek gerekiyor
buralarda..
SON BİR HAFTADA 16-17 YAŞLARINDAKİ 15 KİŞİ DAĞLARA
KAÇIRILMIŞ
Bu yazıyı yazdığım gün, oğlunu 6-7 Ekim olaylarında kaybetmiş bir
Dargeçitli, öldürülen oğlunun diğer kardeşleri dağa kaçırılmasın
diye, nasıl da bin bir zorluk içinde, her birini uzak şehirlere
gönderdiğini anlattı. Son bir hafta içinde yaşı 16-17 civarında
olan çocuklardan on beşi dağlara kaçırılmış..
Acılı baba soruyordu haklı olarak, devletin istihbaratı, şusu busu
yok mu diye. Küçük bir ilçede çocuklar dağlara kaçırılıyor ve bunun
önüne geçilemiyordu.
OĞLUNU SON ANDA YAKALANMIŞ
Midyat’ta kalıyorum, kendi ilçemde yani. Seçim çalışmalarımı
buradan yürütüyorum. Bir kadın arkadaşımız, biz yokken Zerdeşt’e
baksın diye sabah gelip akşam gidiyor. Dün sabah işe gelmeyince
merak ettik. Arayıp görüştük. Meğer 17 yaşındaki oğlu dağa
kaçırılmak istenirken, son anda yakalanmış ve ailesine teslim
edilmiş.. Annesinin gündeliğe giderek kazandığı parayla yaşayan
çocukları dağlara götür, sonra da çözüm süreci bitti diye açıklama
yap!
16-17 yaşındaki çocuğun masumiyetini istismar eden, çözüm sürecini
hay hay istismar eder.