Yeni Şafak yazarından Sözcü'ye isyan: Silin Mustafa Kemal'i!
Yeni Şafak yazarı Salih Tuna bugünkü yazısında farklı cenahtan bir çok köşe yazarı ve gazeteci meslektaşını eleştiri yağmuruna tuttu, Sözcü'ye izlediği tutumla ilgili olarak 'logo'suyla vurdu.
Tuna, Sözcü gazetesinde 'Mustafa Kemal'in gözleri'nin bulunmasını
eleştirerek, 'İndirin oradan Mustafa Kemal'in gözlerini yerine
Merkel'in gözlerini koyun" dedi.
İşte Tuna'nın o yazısından çarpıcı satırlar:
...
Ulan arkadaş bir taneniz de stratejiden anlamayın, Ortadoğu'yu da
bilmeyiz deyin.
Ayıp değil günah değil.
Daha dün 'oralar bataklık sakın dönüp bakmayın' diyen ne kadar
insan evladı varsa hepsi birden başımıza Ortadoğu uzmanı
kesildi.
Bre nedir bu haliniz; ekonomik kriz çıkar cümbür cemaat 'ekonomist'
olursunuz, deprem olur alayınız 'jeolog.'
Sırf bu yüzden Sabah gazetesinin Ayşe Özyılmazel'ine veya Hürriyet
gazetesinin gurme yazarı Mehmet Yaşin'e çok saygı duyuyorum.
Memlekette gündem 'Urfa kebabı' olsun Mehmet Yaşin'e bile laf
bırakmazlar diyeyim de ötesini varın siz hesap edin.
...
Mesela, Yılmaz Özdil'i yolda çevirip '5 kilo pirinç ne kadar su
kaldırır' diye sorsalar yeridir.
Uzun lafın kısası, yazarçizer makulesi her bir şeyi bildiği için
her soruya müstahaktır.
Eyvahlar olsun ki, 'müstahak' olmayı da 'bilgilerinin sınırsız
olmaklığına' mündemiç sanıp gurur duyarlar.
"UTANMADAN LOGOLARININ YANINA GAZİ PAŞA HAZRETLERİNİN
GÖZLERİNİ KOYMUŞLAR"
Her gazetede bunlardan mebzul miktarda var, Sözcü gazetesi baştan
sona böyle.
Bir zamanların 'Sakallı bebek doğdu, kıyamet kopacak!' manşetleri
atan Tan gazetesinin 'siyasi' versiyonu gibi maşallah.
Zaten o gazetenin (ki çıplak kadın fotoğrafları eşliğinde attıkları
manşetlerden tek bir örnek vermeye bile utanırım) 'yaratıcısı'
Rahmi Turan da şimdi Sözcü'nün yazarları arasında.
Bir de utanmadan logolarının yanına 'Gazi Paşa Hazretlerinin'
gözlerini koymuşlar.
Etyen Mahçupyan'ın demesine bakacak olursak 'Yahudi cemaati Sözcü
okuyor!'
"SÖZCÜ, GEZİCİLERİN DE ÖNDE GİDENİYDİ"
Aklıma 1934 Trakya Olayları geldi şimdi.
Hani Edirne'de Yahudi esnaf yağmalanmış, 'Yahudilere ölüm!'
haykırışıyla şehri terk etmeleri istenmişti de Çanakkale
Musevilerinden Avram Palto adlı bir vatandaş Edirne'yi ziyaret eden
Atatürk'ün önüne atılıp, 'Paşam, bizi kovuyorlar; biz ne yapacağız'
demişti. Atatürk de 'Halk isterse beni de kovar' deyip yürüyüp
gitmişti.
Sözcü gazetesi malumunuz Gezicilerin de önde gideniydi.
...
"BİR VATAN EVLADI DA ÇIKIP SORMUYOR"
Der Spiegel'in sözcülüğünü yapıyorlar şimdi.
Mahut dergi, Türkiye Cumhuriyetini terör örgütü IŞİD'e destek verdi
tezviriyle dünya kamuoyunda mahkum ettirmeye çalışıyor, bunlar da
'Sözcü'lüğüne soyunuyorlar!
İçlerinden bir 'vatan evladı' çıkıp da sormuyor:
Halepçe'de, Almanya'nın Saddam'a verdiği kimyasal silahların
dosyasını Der Spiegel (veya Batı'da herhangi bir mevkute) neden
açmadı? Ki, o kahrolası silahlarla 16 Mart 1988'de, çoluk çocuk
kadın ihtiyar 5 bin Kürt kardeşimiz tüm dünyanın gözleri önünde
feci bir şekilde katledilmişti.
Logolarında Abramowitz'den Almanya şansölyesi Merkel'e kadar herkes
bakıyor bir tek 'Gazi Paşa' bakmıyor ama onun gözlerini
koymuşlar.
Silin kardeşim Mustafa Kemal'in gözlerini ordan, koyun Merkel'in
gözlerini.
Bu rezil hallerimize ancak o gözler yakışır.
Yazının tamamını okumak
için tıklayınız