Yeni Şafak yazarından Fatih Altaylı'ya şok benzetme!
Yeni Şafak yazarı Tamer Korkmaz, Fatih Altaylı için; "Altaylı slalomları pek sever, aktörlüğü kuvvetlidir!" yorumunu yaptı.
Yeni Şafak yazarı Tamer Korkmaz, "Leon kalmadı,
'Dövüş Kulübü' verelim!" başlıklı köşe yazısında Fatih
Altaylı'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile girdiği polemik
sonrası izne çıkmasını yorumladığı yazısında "Altaylı
slalomları pek sever, aktörlüğü kuvvetlidir!" yorumunu yaptı ve
şöyle yazdı: "Sanki "Hükümetin baskısıyla izne çıkmış gibi" bir
algı oluşturmaya yönelik imalı laflarla gitti..."
Altaylı hakkındaki eski defterleri de açan Korkmaz, Altaylı'nın
Güneş gazetesinde muhabirlerin başlattığı grevi kırmak için patron
tarafından görevlendirildiğini ve silahı ile boy gösterip göz
korkuttuğunu anlattı.
İşte Tamer Korkmaz'ın Luc Besson'un bir tetikçi'nin hikayesini
anlatan filmi Leon'a gönderme yaparak Altaylı ile ilgili
yazdıklarından çarpıcı bir bölüm:
"Fatih Altaylı, 25 Mayıs 2010 tarihli Habertürk'te "Deniz Bey yat
satın aldı bir sahil kasabasına yerleşiyor, siyasetten tamamen
çekiliyor" diye yazmıştı!
Baykal'ın kaset operasyonunun ardından istifa ettiği,
Kılıçdaroğlu'nun CHP'nin başına paraşütle indirildiği günlerdeydi.
Fatih, "Kılıçdaroğlu, Yeni Ecevit'tir" lakırdısıyla uçuşa
geçmişti.
Deniz Bey, Altaylı'nın "Baykal'ın Deniz Açılımı" başlıklı
yazısındaki iddialara gönderdiği tekzip metninde "Bunlar düpedüz
yalan ve iftira" diyordu.
*
Fatih Altaylı'nın bir kalemde emekliye sevk ettiği Deniz Baykal
dört buçuk yıldır CHP'deki mücadelesine devam ediyor...
Buna mukabil, Fatih Altaylı kısa bir süre önce "uzun bir tatile"
çıktı! Köşesine "Uzunca bir süredir seyahate çıkmayı hesaplıyordum,
şimdi o uzun tatil zamanı geldi" notunu düştü...
Durun, hemen endişelenmeyin:
-Yat satın aldığı falan yok, sahil kasabasına falan yerleşmiyor,
gazeteciliği de bırakmıyor!
Ya? Sadece ortadan kayboldu: Sanki "Hükümetin baskısıyla izne
çıkmış gibi" bir algı oluşturmaya yönelik imalı laflarla
gitti...
-Altaylı slalomları pek sever, aktörlüğü kuvvetlidir!
Bunca yıldır onu Teke Tek'çi Leon diye tanımlamam boşuna
değil...
Leon filmiyle ünlenen Fransız aktör Jean Reno'ya olan fiziki
benzerliğinden söz ediyorum...
Peki, sadece fiziki benzerlik mi? Değil, üstüne şu "Leon"
karakterinin Altaylı'nın meslek hayatında hangi unsurlara tekabül
ettiğini de eklemelisiniz!
*
Yirmi dört yıl önce, Güneş'in Ankara Bürosu'ndaki greve patronun
temsilcisi olarak gelip "belindeki silahı göstererek" müdahale eden
"Oturun oturduğunuz yerde" konuşmaları yapan kimdi, sahi?
Hadiseye şahit olanlar Jean Reno'yu (J. R.) işaret ediyorlar: Demek
ki, Leon'luğu benim onu bu isimle tarif etmemden çok daha önce
başlamış!