20 Tem 2015 11:45
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:44
Yeni Şafak yazarı Tuncay Özkan'a yüklendi! "Nereden nereye?"
Salih Tuna, yazısında Özkan'ın Kanal Türk'ün sahibi iken sergilediği Kürt siyaseti karşıtı tavır ile şimdi CHP-MHP-HDP koalisyonundan yana tavrını örnekler ile okurlarına aktardı.
Yeni Şafak yazarı Salih Tuna, köşesinde 7 Haziran seçimlerinde CHP İzmir Milletvekili seçilen eski gazeteci Tuncay Özkan'a çok sert yüklendi.
Tuna, yazısında Özkan'ın Ergenekon davası öncesinde, Kanal Türk'ün sahibi iken sergilediği Kürt siyaseti karşıtı tavır ile şimdi CHP-MHP-HDP koalisyonundan yana tavrını örnekler ile okurlarına aktarıp, "Ne diyelim, sağlık olsun." yorumunu yaptı.
İşte Salih Tuna'nın Tuncay Özkan için yazdıklarından dikkat çeken bir bölüm:
"... Bunları neden mi anlatıyorum?
CHP milletvekili Tuncay Özkan arkadaşımız umudunu yitirmesin diye.
Zaten az da olsa bir umudu var. “Son düzlükte aklıselimin galip geleceğini” sanıyormuş.
Aklıselim dediği de CHP- MHP- HDP koalisyonu.
Geçenlerde aynen şöyle dedi: “Biz seçim sonucunun CHP, MHP ve HDP ile birlikte güzel bir başlangıç olması için çok çaba gösterdik. Çok çalıştık ama. Bu çok mümkün gözükmüyor şu anda…”
Ama “son düzlük” var!
O düzlükte ne olur, kimsecikler kestiremez. Bakarsınız MHP Genel Başkanı Bahçeli, Tuncay Özkan'ı sevindirir.
Zaman ne çabuk akıp gidiyor!
Tuncay Özkan sahibi olduğu televizyon kanalını (Kanaltürk) “The Cemaat”e satmadan evvel, AK Parti'nin Güneydoğu Anadolu'da Ahmet Türk'ün Eşbaşkanı olduğu DTP'yle (HDP'nin önceki adı BDP, ondan önceki adı da DTP'ydi) başa baş oy almasına bir sevinç naraları atmadığı kalmıştı.
Yanlış anlaşılmasın, AK Parti'ye yine en sert muhalefet yapanlardandı ama o vakitler böyle bir “fark” gözetiyordu.
Ya şimdi?
AK Parti'ye karşı HDP'yle birlikte koalisyon kuramadıklarına hayıflanıyor!
Nerden nereye?
O günlerde meydan meydan dolaşıp, “Fethullah'ın dershanelerine çocuklarınızı vermeyin” veya “Cemaate çocuklarımızı çaldırmayacağız” yollu haykırıyordu, şimdi “dershaneler açılsın” diye Anayasa Mahkemesi'ne başvuran CHP'nin İzmir milletvekili.
Ne diyelim, sağlık olsun.
Tuna, yazısında Özkan'ın Ergenekon davası öncesinde, Kanal Türk'ün sahibi iken sergilediği Kürt siyaseti karşıtı tavır ile şimdi CHP-MHP-HDP koalisyonundan yana tavrını örnekler ile okurlarına aktarıp, "Ne diyelim, sağlık olsun." yorumunu yaptı.
İşte Salih Tuna'nın Tuncay Özkan için yazdıklarından dikkat çeken bir bölüm:
"... Bunları neden mi anlatıyorum?
CHP milletvekili Tuncay Özkan arkadaşımız umudunu yitirmesin diye.
Zaten az da olsa bir umudu var. “Son düzlükte aklıselimin galip geleceğini” sanıyormuş.
Aklıselim dediği de CHP- MHP- HDP koalisyonu.
Geçenlerde aynen şöyle dedi: “Biz seçim sonucunun CHP, MHP ve HDP ile birlikte güzel bir başlangıç olması için çok çaba gösterdik. Çok çalıştık ama. Bu çok mümkün gözükmüyor şu anda…”
Ama “son düzlük” var!
O düzlükte ne olur, kimsecikler kestiremez. Bakarsınız MHP Genel Başkanı Bahçeli, Tuncay Özkan'ı sevindirir.
Zaman ne çabuk akıp gidiyor!
Tuncay Özkan sahibi olduğu televizyon kanalını (Kanaltürk) “The Cemaat”e satmadan evvel, AK Parti'nin Güneydoğu Anadolu'da Ahmet Türk'ün Eşbaşkanı olduğu DTP'yle (HDP'nin önceki adı BDP, ondan önceki adı da DTP'ydi) başa baş oy almasına bir sevinç naraları atmadığı kalmıştı.
Yanlış anlaşılmasın, AK Parti'ye yine en sert muhalefet yapanlardandı ama o vakitler böyle bir “fark” gözetiyordu.
Ya şimdi?
AK Parti'ye karşı HDP'yle birlikte koalisyon kuramadıklarına hayıflanıyor!
Nerden nereye?
O günlerde meydan meydan dolaşıp, “Fethullah'ın dershanelerine çocuklarınızı vermeyin” veya “Cemaate çocuklarımızı çaldırmayacağız” yollu haykırıyordu, şimdi “dershaneler açılsın” diye Anayasa Mahkemesi'ne başvuran CHP'nin İzmir milletvekili.
Ne diyelim, sağlık olsun.