Yeni Şafak yazarı: Akademisyenlere yönelik cadı avı demokrasiye zarar veriyor
Yeni Şafak gazetesi yazarı Ali Bayramoğlu, Güneydoğudaki operasyonların son bulmasını talep eden akademisyenlere yönelik cadı avının demokrasiye zarar verdiğini söyledi.
Ali Bayramoğlu, bugünkü ‘İfade özgürlüğü‘ köşe yazısında “Bu suça
ortak olmayacağız” başlıklı bildiriye imza atan akademisyenlerin
topa tutulmasını eleştirdi.
‘Sindirilmesi zor bir resim’
Akdemisyenler bildirisine yönelik tepkilerin bildiriye ilişkin
içerik tartışmasını geride, eleştirisini ise gölgede bıraktığını
belirten Bayramoğlu, “Siyasi iradenin verdiği sert tepki, YÖK’e
yönelik “gereğini yapın” talimatı, yargının harekete geçmesi,
açılan soruşturmalar, kimi imzacıların evlerinin aranması,
kimisinin göz altına alınması, bazılarının tutuklanma talebiyle
mahkemeye sevkedilmesi ortaya kendi başına sorunlu ve demokrasi
açısından sindirilmesi zor bir resim çıkarmış durumda” ifadelerini
kullandı.,
Demokrasiye inanılmaz ölçüde zarar veriyor
Bir süre önce HDP eş başkanları ve milletvekillerinin
dokunulmazlığının kaldırılmasının, devletin en üst düzeyinde dile
getirildiğini hatırlaytan Yeni Şafak yazarı şöyle devam etti: Bugün
ise, akademisyenlere yönelik cadı avı, yasak fikir ve düşünceler
ilanı, doğru vatandaş, doğru fikir tanımları, eleştirel ve muhalif
duruşu siyaset dışı ilan etme, ihanet kelimesiyle tanımlama hızla
alan kazanıyor. Bu durum demokrasiye inanılmaz ölçüde zarar
verirken, Kandil’e ve sahte iddialarına ülke içinde ve dışında
avantaj sağlıyor.”
Tepki siyasi sınırları aşmamalıdır
Tüm bunların akademisyen bildirisinin Güneydoğu’da yaşananları
‘devletin bilinçli, önceden planlanmış, sivil halkı hedefleyen bir
katliam politikası’ olarak tanımlamasının ‘yarattığı sıkıntıyı‘
ortadan kaldırmadığını söylese de “Ancak, tekrar edelim, demokratik
bir ülkede bunlara verilen tepki siyasi sınırları aşmamalıdır. Bu
tepki, susturma ve cezalandırmaya dönüşünce ortaya çıkan tablo
tümüyle değişir ve korkutucu olur” yorumunu yaptı.
Yeni bildiriye katılmamak mümkün mü?
Bayramoğlu, yazısının son bölümünde ise 1128 akademisyene yönelik
‘cadı avı‘na tepki gösteren 610 akademisyenin yeni imza
bildirisinden şu bölümü yayınladı: “İfade özgürlüğü olmadan
demokrasi olmaz. Üniversite ve akademisyenin görevi akıl yürütme ve
vicdan muhakemesi sonunda vardığı fikirleri toplumuyla
paylaşmaktır. Fikrin eleştirilmesi demokrasinin, fikri ifade edenin
cezalandırılması ise otoriterliğin niteliğidir. Akademisyenlerin
ülke sorunlarıyla ilgili dile getirdikleri görüşlerinin siyasi
irade tarafından cezalandırılmaya çalışılması, akademik
özgürlüklere darbedir. Böyle darbeler her şeyden önce toplumsal
gelişmeyi durdurur. Ülke demokrasisine verilecek en büyük zarar,
fikri söylemek değil, fikri ifade ettirmemektir.”
Bayramoğlu, bu bildiri hakkında “Katılmamak mümkün mü?” diye
sorarak, yazısını “Esas olan bir düşüncenin yanlışlığı ve niyeti
değil, önce ifade edilebilmesidir” ifadeleriyle sonlandırdı.