Yeni Şafak yazarı Abdüllatif Şener'i topa tuttu: "Ulan ezik! Yine mi Avrupa’ya rezil olduk?"
Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, bugünkü köşesinde Hollanda'da "hayır" kampanyası yürüten Abdüllatif Şener'e sert tepki gösterdi.
Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, 16 Nisan'da halk oylamasına
sunulacak anayasa değişikliği teklifine ilişkin "Hayır" kampanyası
yürüten, AKP'nin kurucu isimlerinden ve eski Başbakan Yardımcısı
Abdüllatif Şener'e 'tepki' gösterdi. "Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanımız Fatma Betül Sayan Kaya Hollanda'ya kanunsuz, hukuksuz,
mesnetsiz şekilde alınmayınca adına 'ezik' dediğimiz insan teki,
saklandığı inden başını uzatıp o meşhur, o meşum, o lanetli cümleyi
patlattı yine; 'Avrupa'ya rezil olduk'." diyen Kılıçarslan, "Onlar
da bilmektedir Bakanımızın Hollanda'ya alınmadığı gün adı
Abdüllatif Şener olan ultra eziğin Hollanda'da hayır kampanyası
yürüttüğünü" ifadesini kullandı.
İsmail Kılıçarslan'ın "Ulan ezik! Yine mi Avrupa’ya rezil olduk?"
başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:
Türkiye'de önce alt kültür eliyle sokağa yerleşen, ardından da
yerleşik olarak literatüre giren şahane bir kelime var: 'Ezik.'
Yani komplekslerle, yetersizlik duygusuyla, özgüven eksikliği ile
mukayyet, güçlüyü görünce korkan, dahası güçsüz olanda dahi bir güç
vehmeden insan teki.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Fatma Betül Sayan Kaya
Hollanda'ya kanunsuz, hukuksuz, mesnetsiz şekilde alınmayınca adına
'ezik' dediğimiz insan teki, saklandığı inden başını uzatıp o
meşhur, o meşum, o lanetli cümleyi patlattı yine: 'Avrupa'ya rezil
olduk.'
Bu eziğe göre kendi topraklarımız sayılan büyükelçiliğimize gitmek
isteyen bir bakanı, üstelik diplomatik pasaportu olmasına rağmen
ülkesine almayan Hollanda'da değildir kabahat. Bu eziğe göre bizim
ülkemizde 15 Temmuz darbe girişiminin ardından olağanüstü hal ilan
edilince 'ama insan hakları, ama çok kaygılıyız' diye bık bık
etmesini pek iyi bilen, ama bakanımız Hollanda'ya alınmıyor diye
protesto haklarını kullanmak için sokaklara dökülen gurbetçilerimiz
yüzünden o saat olağanüstü hal ilan eden Hollanda'da suç yoktur. Bu
eziğe göre, sokakta son derece demokratik olarak protesto eylemi
yapan gurbetçilerimize atlarla, köpeklerle saldıran, hukuksuz
olarak pek çok insanımızı gözaltına alan Hollanda polisi sütten
çıkmış ak kaşıktır. Zaten bu eziğe göre vaktiyle Srebrenica'da
sivillerin korunmasını temin edemediği için 20. Yüzyıl'ın gördüğü
en büyük soykırımlardan birine imza atılmasına alenen destek olan
Hollanda askerleri de 'aziz' sayılabilir. Ne de olsa sarı saçlı,
mavi gözlü, gürbüz, seküler, eğitimli insanlardır Hollandalılar.
Avrupalıdırlar işte canım. Her bir şeyleri bizden gelişmiş, her
yanları ayrı güzeldir. Onlar, haşa, hatadan münezzeh, gelişmiş Batı
standartlarıyla mücehhez insanlardır.
Bu eziğe göre Türkler, hele bu AKP'liler öyle midir? Bir kere
esmerdirler, ki affedilebilecek kusur değildir. Kaşları falan
bitişik olur böyle. Balık, et falan yemek yerine hep makarna, hamur
işi falan yedikleri için zihinsel gelişimlerini tamamlayamazlar.
Yahu Hollanda'ya girmek isteyen bakanın bile başı bağlı yani.
Adamlar son derece haklılar yani almamakta bu insanları
ülkelerine.
Bu eziğe göre dönüp dolaşıp geleceğimiz cümle hep aynıdır:
'Avrupa'ya rezil olduk.'
Bu eziğe 'ulan ezik! Avrupa dediğin yer, dünyada rezillik bitse onu
o saniye yeniden icat edebilecek bir kara parçasıdır. Senin bugün
'gelişmiş Avrupa değerleri' dediğin şeyin her yanı tel tel
dökülmektedir. Derin faşist kodlarını, daha da derin aşağılık
emperyalist kodlarını saklayamaz hale geldi Avrupa. Mültecilere
layık gördüğü muamele ortada. Her geçen yıl artan İslamofobik
saldırılar ortada. Hatta kendi kardeşleri saydıkları Yunanistan'a,
İspanya'ya yaptıkları muamele ortada. Ulan bir kez de ülkenin
yanında ol. Bir kez de milletinin safında yer al' diyemezsin. Seni
duymaz, işitmez. Esmer bulur seni. Bıyıklı bulur. Gelişmemiş
bulur.
'Hollanda nedir?' diye de soramazsın misal bu arkadaşlara. 'Büyük
ve kanlı bir emperyalist geçmişin ardından uyuşturucuyu kafelerde,
kadınları camekanlarda pazarlayan, insanlarının mutsuzluktan
geberdiği, her türlü ahlaksızlığın zirve yaptığı bir ülkedir altı
üstü' cevabını alamazsın. Niye alamazsın peki? Çok uzattın be
okuyucu. Dedik ya, adamlar sarışın ve gelişmiş. Sen esmer ve
gerisin.
Üzerinde yaşadığımız coğrafyanın 150 yıllık tarihi bir bakıma, her
türlü iktidar gücünü elinde bulunduran bu eziklerle garibanlığın
dibini bulmuş Türk milleti arasındaki mücadeleden ibarettir. Şimdi
o garibanlığın dibini bulmuş millet bir şekilde iktidardadır, bir
şekilde yavaş yavaş da olsa hayal kurmaya, kurabilmeye başlamıştır
ya. Bu eziklerin asıl derdi budur. Yoksa onlar da bilmektedir
Bakanımızın Hollanda'ya alınmadığı gün adı Abdüllatif Şener olan
ultra eziğin Hollanda'da hayır kampanyası yürüttüğünü. Yoksa onlar
da bilmektedir PKK, FETÖ ve bilumum vatan haini oluşumların
Hollanda dâhil tüm Avrupa'da istedikleri propagandayı istedikleri
şekilde yaptıklarını.
Kötü haberi veren taraf olmak istemem, ama yine de söylemesem
olmayacak: 'Avrupa'ya rezil olduk' korosuna dâhil olan tüm ezikler
bilmelidirler ki gözü olana gün ışımıştır. 150 yıllık parantezi
kapatma şansı milletin eline geçmiştir. Milet her zamanki gibi
gereğini yapacaktır.
Ne diyordu Murat Zelan: 'Hayırcı olabilirsin, ama mandacı bir
yavşak olmak zorunda değilsin!'