YENİ ŞAFAK CUMHURBAŞKANI GÜL'Ü ÖVEYİM DERKEN ÇUVALLADI!

Yeni Şafak gazetesi günün en ilginç skandalına imza atarak alay konusu oldu. Gün boyu Ankara gazetecileri arasında geyiği yapılan konu ise gazetenin bugün yaptığı bir haber.

Yeni Şafak, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü övmek amacıyla yaptığı bir haberde kendisini alay konusu yapan bir hataya imza attı. Gül’ün el yazısının inanılmaz bir gelişme göstererek ’hattatları kıskandıracak’ kadar güzelleştiğini anlatan haberde kanıt olarak ise Anıtkabir Anı Defteri kayıtlarındaki yazı gösterildi. Ancak gazetenin kelimenin tam anlamıyla çuvalladığı nokta ise burası oldu. ’Hattat Gül’ başlığıyla duyurulan habere konu olan yazının sahibi Abdullah Gül değildi. Gül’ün Özel Kalem Müdürü olan Hüseyin Avni Karslıoğlu’nun kendi el yazısıyla kaleme aldığı yazının Cumhurbaşkanı tarafından yazıldığını sanan Yeni Şafak fena yanıldı.

Hüseyin Avni Karslıoğlu, dikkat çeken renkli kişiliğiyle daha önce Ertuğrul Özkök’ün de köşesinde gündeme gelmişti.

İşte Özkök’ün Hüseyin Avni Karslıoğlu’nu konu aldığı o yazısı:

Türkiye’nin Berlin’e tayin edilen yeni Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu ilginç bir kişilik
1956 doğumlu.

Önce Ankara Cumhuriyet Lisesi’nde okumuş. Sonra Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nü bitirmiş.

1982’de Dışişleri Bakanlığı’na atandıktan sonra parlak bir kariyeri var.

Orta Avrupa Dairesi Genel Müdür Yardımcılığı yapmış.

Abdullah Gül, 2003 yılında başbakan olduktan sonra onu özel kalem müdürlüğüne getirmiş.

2007-2008 döneminde Bakü Büyükelçiliği görevi yapmış.

Şimdi Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürlüğü görevini yürütüyor.

Kariyerinde başarılı olduğu kadar, karakteri de ilginç.

Hat ustası.

Cumhurbaşkanı’nın Anıtkabir ziyaretlerinde hatıra defterine yazıları o yazıyor. Bazen hat sanatının bütün inceliklerini ortaya koymak istediği için, yazdıklarının okunamadığı eleştirileri yapılıyor.

Dışişleri Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı, ‘geleneklerin’ özel zevklere hat çektiği kurumlardır.
Ama Cumhurbaşkanlığı Özel Kalemi’nde saçlarını uzatarak bir anlamda ilke imza attı.
Son kararı ise küpe takmak oldu.

Üstelik bunu sadece özel anlarında takmıyor, kamusal görev yaptığı anlarda da çıkarmıyor.

Çok hoşuma gitti ama şunu da itiraf edeyim:

Karslıoğlu’na ‘İfrit oldum.’

(Mizah yoksunu arkadaşlar, lütfen ‘İfrit olma’ fiilinin burada mizahi anlamda kullanıldığını biliniz. Gerçi bunları yazsam da faydası olmuyor. Mizahtan anlamayan, ne yazarsan yaz bildiğini okuyor.)

Beni bilenler ne demek istediğimi hemen anlayacak. Yıllardır kulağıma küpe takma sevdasıyla yanıp tutuşuyorum.

Ama Hürriyet’in genel yayın yönetmenliği yaptığım 20 yıl boyunca ‘mahalle baskısı’ndan takamadım.

Ya şimdi? Şimdi de sanki yaş nedeniyle kendi kendime baskı uyguluyorum. Galiba suçu başkalarına atıp, bahaneler uyduruyorum.

O nedenle yeni Berlin Büyükelçimizin kendine ait bir çizgiyi kamusal alanda da koruması çok hoşuma gitti.