Yasaklı bilirkişi rüşvetten cezaevine girdi

50 milyon dolarlık kumpas ve dolandırıcılık iddiaları davalarında yeni bir gelişme yaşandığı ortaya çıktı.

Büyükçekmece Adliyesi’nde 2018 yılında başlayan ve Bakırköy Adliyesi’nde devam eden davalar zincirinde, 50 milyon dolarlık dolandırıcılık ile kumpas davalarında, yasaklı bilirkişilikten yargılanan Mehmet Doğan’ın tutuklandığı ortaya çıktı. Bakırköy 16.Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandığı öğrenilen Doğan’ın, rüşvet suçundan yargılandığı bir başka davadan cezaevine konulduğu ifade edildi. Yasaklı bilirkişi olduğu gerekçesi ile tutuklanan Doğan’ın, benzer suçtan yargılandığı Bakırköy 18.Ağır Ceza Mahkemesi’nde, 29 Nisan 2025 tarihinde yapılacak duruşmada hazır edilmesi için, tutuklu bulunduğu Marmara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ne müzekkere yazıldığı anlaşıldı. Doğan’ın bu mahkemede vereceği ifade ile kimlerle beraber hareket ettiğinin ortaya çıkacağı belirtiliyor.

DOLANDIRICILIK VE KUMPAS İDDİALARINDA BAŞ DÖNDÜREN OLAYLAR YAŞANIYOR

Türkiye’nin gündemine oturan 50 milyon dolarlık kumpas ve dolandırıcılık davalarının başlangıcı, Durak A.Ş.’nin ortağı Fırat Muşlu’nun 2018 yılında, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak,ortağı olan iş insanı Fehmi Öztürk ile ilgili olarak, "Dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanmak" iddiası ile 2018/50922 sayılı soruşturma dosyası ile suç duyurusunda bulunmasıyla başladı. Fırat Muşlu, “Dost Meclisi” adı altında kurulan sözde hakem heyetinin eski milletvekili Cuma İçten başkanlığında aldığı uydurma karar ve raporları da delil göstererek iş insanı Fehmi Öztürk’ün kendisini dolandırdığını belirtti.Muşlu,avukatı aracılığı ile başvuruda bulunduğu savcılığın soruşturma yaparak, kendisinin dolandırılma miktarının da tespit edilmesini istedi.Bu başvuru üzerine dosya savcısı Erkal Kocabıçak, dosyayı inceledi ve borç miktarının belirlenmesi için dosyaya bir bilirkişi atadı.Savcı Kocabıçak’ın atadığı bilirkişi Mehmet Doğan,Cuma İçten ve Fırat Muşlu’nun isteği ile sözde heyetin kararına dayandırdığı belgelerle,ortağı olan iş insanı Fehmi Öztürk aleyhine 67 milyon TL’lik borç çıkardı.

YASAKLI BİLİRKİŞİ DOĞAN İŞADAMI ÖZTÜRK’E GERÇEKLERİ ANLATTI

İddialara göre bu karar sonrası,işadamı bilirkişi olarak atanan Mehmet Doğan, işadamı Fehmi Öztürk’ü arayarak, vicdanen rahatsız olduğunu belirtti ve görüşmek istedi. Doğan işadamı Öztürk ile buluşmasında kendisinden istenilen bilirkişi raporunu, gerçeğe aykırı olarak hazırlayarak borçlandırdığını söyledi. Aynı görüşmede Mehmet Doğan, Cuma İçten ile Fırat Muşlu’’nun kendisine bu rapor karşılığı söz verilen 25 bin liranın, 20 bin lirasını alamadığını ve kandırıldığını da ileterek, bu durumu yine 25 bin lira karşılığı düzeltip, gerçek bir rapor yazabileceğini söyledi. Ancak işadamı Öztürk, Mehmet Doğan’ın bu isteğini kabul etmedi ve bu durumu bir dilekçe ile Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’na şikayet etti. Fehmi Öztürk’ün savcılığa verdiği dilekçesindeki iddialara göre, Cuma İçten, Fırat Muşlu ve Süleyman Özdemir bu bilirkişiyle buluşup, defalarca birlikte toplantılar yaptı. Aynı zamanda 25.000 TL rüşvet karşılığında, Fırat Muşlu ve dost meclisi adı altında bir araya gelen iş birlikçileri tarafından sağlanan sahte şirket kayıtlarına göre, istedikleri gibi rapor tanzim etmek üzere anlaştılar.Bu anlaşma gereği de, bilirkişiye 5.000 TL peşin ödeme yapılmış ve raporun düzenlenmesini temin edilmiş. Hazırlanan bu dosya da,Erkal Kocabıyık adlı savcıya sunulmuş.İddialar göre o tarihte Büyükçekmece Savcısı olan Erkal Kocabıyık,bilirkişinin hazırlayacağı bu rapor karşılığında,devletten alacağı bilirkişilik ücretini alabilmesi için onay vermiş.Bu sırada,iş adamı Fehmi Öztürk’ün Bakırköy Adliyesi’ne verdiği dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, 14. Hukuk Dairesi 2018/2 yasa dışı heyet kararını iptal edince, bu rapor işe yaramaz hale geldiğinden, bilirkişiyi atanmasını isteyen Fırat Muşlu ve Süleyman Özdemir, Mehmet Doğan’a anlaştıkları ücretin geri kalanı ödememişler.

FIRAT MUŞLU VE BİLİRKİŞİ DOĞAN TUTUKLANARAK CEZAEVİNE GİRDİ

İşadamı Öztürk’ün dilekçesi üzerine savcılık talimatıyla harekete geçen emniyet güçleri, teknik takip ve dinleme kararları ile tüm delilleri topladı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı polislerin yaptığı yakalama ile Fırat Muşlu, Süleyman Özdemir ve Mehmet Doğan adlı bilirkişi, çıkarıldıkları adliyede tutuklanarak cezaevine konuldu. Sanıkların tutuklanmasının ardından hazırlanan iddianame Bakırköy 18. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.Tutuklu sanıklar Muşlu, Özdemir ve Doğan üç ay sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldılar.

TUTUKSUZ SANIKLAR AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NDEN BERAAT ETTİ

Tutuksuz sanıkların yargılanmasına 9 Aralık 2019’da Bakırköy 18. Ağır Ceza Mahkemesinde, 2018/270 sayılı dosya numarası ile görülmeye başlandı. Can güvenliği olmadığı için şikayetçi işadamı Fehmi Öztürk’ün katılamadığı ilk duruşmada, bilirkişi Mehmet Doğan “rüşvet karşılığı gerçeğe aykırı rapor düzenlemek suçundan, dolandırıldığını iddia eden işadamı Fehmi Öztürk’ün eski ortağı Fırat Muşlu, ”Gerçeğe aykırı rapor düzenletmek ve rüşvet vermekten”, Süleyman Özdemir ise, ”rüşvete aracılık etmekten” yargılanırken beraat ettiler.

BERAAT KARARINA SAVCI İTİRAZ ETTİ! İSTİNAF MAHKEMESİ KARARI BOZDU

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Bakırköy 18.Ağır Ceza Mahkemesi’nin aldığı bu karara itiraz etti ve mahkeme kararını Bölge İstinaf Mahkemesi’ne dosyayı incelemesi için gönderdi. Bu başvuruyu, İstinaf Mahkemesi 13.Ceza Dairesi, sanıklar hakkındaki “ beraat” kararını, 2018/2 esas 2018/6 sayılı kararı ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin onayıyla, kesinleşmiş yüksek mahkeme kararı ile iptal edilerek hukuk dünyasından kaldırılan kararına dayandırarak bozdu. Bu önemli kararın ardından yeniden yargılanmaları için dosyayı,yine 18.Ağır Ceza Mahkemesi’ne yolladı.

50 MİLYON DOLARLIK DAVALAR TAM 7 YILDAN BERİ SÜRÜYOR

İşadamı Fehmi Öztürk’ün çeşitli adliyelere verdiği dilekçelerle başlayan davalar, halen çeşitli adliyelerde sürüyor. Bu davaların en önemlilerinden olan 2020 yılındaki bir dava Bakırköy Adliyesi’nde büyük deprem yarattı.Bakırköy Adliyesi 18.Ağır Ceza Mahkemesi Hakimi H.A. ile duruşma heyeti üyeleri A.G.,S.A.H.,ve S.Y. ile katip Z.A.’nın, “Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve kamu görevini usulsüz olarak üslenilmesi” suçlaması davasından çekildi. Bu çekilme şöyle gerçekleşti.

SANIK MEHMET DOĞAN HSK’YA VE MAHKEMEYE DİLEKÇE VERDİ

Bunun üzerine aynı mahkeme yeniden yargılama için, duruşmaya günü belirledi. Bu sırada sanıklardan Mehmet Doğan, HSK’ya ve mahkeme heyetine bir dilekçe yazdı. Doğan dilekçede, kendisine bilirkişi görevini yine savcının verdiğini ve kendisini görevini yaptığını belirterek, ”Sayın mahkememizde;yalvararak yukarıdaki 5 madde Anayasal İstinaf Mahkemesi bozma kararına uygun, haklı taleplerim hususunda, dosya üzerinden acilen karar verilmesini arz ve talep ediyorum.”dedi. Sanık Doğan dilekçenin devamında ise mahkeme heyetini adeta tehdit ederek,”Haklı taleplerimin reddi halinde, sayın mahkemeyi müfteri durumuna düşürmeye, sayın başsavcının dahi, hakkının olmadığı yüksek malumlarınızdan.Böyle alçak, hakir, zelil kılınmış olarak, kurbanlık koyun gibi hak ve hukuk dışı, tutuklanacağımı bile bile, duruşmaya katılmamın mümkün olamayacağı gayet tabiidir. Binaaleyh, duruşma öncesinde, hukuki zeminde geriye dönüşü olmayacak şekilde, her şey benim içinde mübah hale gelmiş olacaktır. Hukuken haklılığıma rağmen, yalvarmalarının unutulmaması arz olur.”yazdı. Doğan, bu dilekçesinden sonra, aynı mahkemeye bir dilekçe daha verdi.

FEHMİ ÖZTÜRK SANIKLARIN TUTUKLANMASINI İSTEDİ

Buarada, dolandırıldığını iddia eden işadamı Fehmi Öztürk, aynı mahkemeye bir dilekçe ile başvurarak sanık Mehmet Doğan ve Süleyman Özdemir’in verdikleri ifadelerden yine Cuma İçten’in bu pazarlıklar sırasında kendileri ile beraber olduğunu ve Fırat Muşlu ile birlikte hareket ettiğini belirterek, ayrıca can güvenliğinin de olmadığını bildirerek, sanıkların tutuklanmasını istedi.

BİLİRKİŞİ DOĞAN MAHKEMEYE İKİNCİ KEZ DİLEKÇE YAZDI

Baş döndüren bu gelişmelerin ardından, sanık Mehmet Doğan mahkeme heyetinin çekilmesinden sonra, aynı mahkemeye yeni bir dilekçe daha verdi. Doğan bu dilekçesinde ise,”Sayın mahkemeniz heyetinin hukuken geçerli,somut hiç bir delil olmadan, beni kamu görevini usulsüz olarak üstlendiğim! Resmi belgede sahtecilik yaptım! Kendimi kamu görevlisi tanıtmak sureti ile nitelikli dolandırıcılık suçu işlediğim” şekilde haksızca, itham, iftira ve hakaretlere, alçak ve şerefsiz olduğu, dava ve soruşturma dosyasında,verdiğim ifadelerde belgeleri ile ispat edilmiştir. Böyle şerefsizce mahkeme huzuruna çıkacağıma, ölüm benim için kurtuluş olacağından korkum yoktur.

Sayın heyetiniz,tespitlerinin haklılığı durumunda,ceza vermesi, (vermeyip görevinizi kötüye kullandığınızı!) kabul ettiniz. İyi niyetli olmanız halinde ise, bu olumsuzlukları düzeltmeniz gerekirken; davadan çekilmenizin nedeni, adil yargılamamı sağlamak değildir. (Adil olmadığınızı mı itiraf ediyorsunuz)? Hakkınızdaki rüşvet ve irtikap suçlarını iddialarını ispatladığımda:”şeklinde yazarak ilginç beyanlarında bulundu.

18.AĞIR CEZA MAHKEMESİ HEYETİ DAVADAN ÇEKİLDİ

Bu dilekçeler sonrası ise, Bakırköy Adliyesi 18.Ağır Ceza Mahkemesi hakimi ve duruşma heyeti 27 Nisan’da yapılacak olan duruşma öncesi çekilme talebini değerlendirilmesi için dosyayı, Bakırköy 19.Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdiler. Bakırköy 19. Ağır Ceza Mahkemesi de, dava dosyasına 20.Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti’nin bakmasına karar verdi.

MAHKEME HEYETİNİN ÇEKİLME GEREKÇESİ “ADİL YARGILAMA”

Bakırköy 18.Ağır Ceza Mahkemesi Hakim ile heyeti aldıkları karar ile davadan çekilmelerine gerekçe olarak,”daha önce rüşvet almaktan tutuklu olarak yargıladıkları, Mehmet Doğan,’ın yazdığı dilekçeleri gerekçe gösterdi. Bakırköy 18.Ağır Ceza Mahkemesi kararında,”sanık Mehmet Doğan'ın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ve Hakimler ve Savcılar Kuruluna hitaben yazdığı dilekçelerde mahkememiz heyetine karşı hakaret ve iftiralarda bulunduğu, bu nedenle sanık Mehmet Doğan hakkında kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret ve iftira suçlarından Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 2020/12969 sayılı dosyası tahtında soruşturma yürütüldüğü, tarafsız olmak kadar tarafsız görünmenin de elzem olduğu, sanıkların tarafsız ve bağımsız bir mahkemede yargılandıklarını hissetmesi gerektiği gibi adil yargılandıkları konusunda da tereddüte düşmemeleri gerektiği, bu haliyle her ne kadar mahkememiz heyeti nezdinde tarafsızlık noktasında şüphe bulunmasa da tarafsız görünme ilkesi gereğince mahkememiz heyetinin tarafsızlığına gölge düşürecek sebepler bulunduğu” şeklinde çekilme kararı vermesi dikkati çekti.

HSK’DAKİ YARGILAMADA SAVCI VE ESKİ VEKİL İÇTEN DE BULUNUYOR

SuperHaber’in elde ettiği son bilgilere göre, Fırat Muşlu, Süleyman Özdemir ve Mehmet Doğan’ın yargılanmaları,Bakırköy Adliyesi 18.Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediliyor.Adli çevrelerinde dikkatle tap ettiği vurgulan duruşmanın 29 Nisan 2025 tarihinde yapılacağı davada yeni bir gelişme daha olduğu ortaya çıktı.Soruşturmanın ilk zamanında Fırat Muşlu’nun şikayeti üzerine yasaklı bilirkişiyi atanması,yine tespit edilen usulsüzlükler nedeni ile dosya savcısı Erkal Kocabıçak’ın da yargılamanın,Hakim ve Savcılar Yüksel Kurulu’nda ( HSK) devam ettiği kaydedildi.Yeni elde edilen delillerle,eski milletvekili Cuma İçten’in de Fırat Muşlu,Süleyman Özdemir,yasaklı bilirkişi Mekmet Doğan ile beraber HSK’da yargılandığı bilgisi alındı.Yine elde edilen bilgilere göre,”yasaklı bilirkişi atama” soruşturma dosyasını,”yasaklı bilirkişiye rüşvet verme “ davasının görüldüğü Bakırköy 18.Ağır Ceza Mahkemesi’nin,HSK’daki görülen dosyanın akibetinin sorulmasına karar verildiği bildirildi.