30 Mar 2022 10:59 Son Güncelleme: 30 Mar 2022 11:02

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Enes Kara dosyasını kapattı

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Elazığ’da Nur cemaati yurdunda yaşamına son veren Enes Kara olayının araştırılmasına ilişkin yapılan suç duyurusunda, suç duyurusunun işleme konulmamasına karar verdi.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Kaldığı cemaat yurdunda maruz kaldığı baskıları bir video ile anlatan ve psikolojik olarak yıprandığını söyleyerek yaşamına son veren Elazığ Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Enes Kara'nın dosyasını kapattı.

Cumhuriyet'te yer alan habere göre, Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), Nur cemaati yurdu sorumlularının yanı sıra İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Elazığ Valisi Dr. Ömer Toraman, Yurtlardan sorumlu Vali Yardımcısı hakkında, “Görevi Kötüye Kullanma”, “İntihara Yönlendirme” ve “Anayasa’nın 2. ve 24. Maddesine aykırılık” gerekçesiyle 13 Ocak 2022’de Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.

Suç duyurusunu işleme alan Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığı, Elazığ Valisi Toraman ile Yurtlardan sorumlu Vali Yardımcısı hakkındaki dosyayı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdi.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin yaptığı inceleme ve değerlendirme sonucunda üst düzey memur oldukları gerekçesiyle Vali Toraman ile Yurtlardan sorumlu Vali Yardımcısı hakkındaki iddiaların soyut ve genel nitelikte bulunduğu, somut bilgi ve belgeye dayanmadığını iddia ederek “İşleme konulmamasına” karar verdi.

Eski Yargıçlar ve Savcılar Birliği Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu kararı yorumladı.

Eminağaoğlu, “Eldeki kanıtların ön inceleme yapılmasını gerektirecek nitelikte somut olduğu gözetilerek, idareden ön inceleme yaptırılması istenilmesi gerekirdi. Bunun sonucuna göre de idare, soruşturma açılmasına veya açılmamasına karar vermek yetkisine sahip. Soruşturma açılması kararı verilirse Savcılık soruşturmayı yürütür, soruşturma açılmasına yer olmadığı kararı verilirse o karar kesin olmayıp, idari yargı denetimine tabi idi.” dedi.

Eminağaoğlu şu ifadeleri kullandı:

“Etkili soruşturma koşullarını ortadan kaldıran bir karardır. Yargı kurumları, soruşturma açılmasını gerektirir kanıtların olduğu yerde, kişinin konum ve sıfatına değil, hukukun gereğine göre hareket etmek zorundadır"