YAPMA BE, GİTME BE DAYI!
Medyaradar sinema-tv yazarı Murat Tolga Şen, 77 yaşında hayata gözlerini yuman usta oyuncu Tuncel Kurtiz için yazdı...
Ölüm Allah'ın emri, hepimiz yolcuyuz... Sadri (Alışık) Baba'nın
repliğinde olduğu gibi; hoşbeşler, muhabbetler, falanlar,
filanlarla geçecek bir ömür ve zamanı geldiğinde "gidiyorum,
elveda" şarkısını söyleyerek çekip gideceğiz. O zaman bu matem
niye?
Ama işte... Bazı adamlara/kadınlara ölmek yakışmıyor. Onlar öyle
dimdik yaşıyorlar ve gözlerindeki ışıkla öyle bir fenerlik yapıyor
ki bizim gibilere, öldüklerinde bir yetimlik, öksüzlük, yalnız
kalmışlık...
Bodrum'da tekne turundayım, hayatımın en keyifli günlerinden
biri... Ama bu memleket adamın keyfini bozmadan duramaz ya bugün de
Tuncel Kurtiz'in ölümüyle bulutlandı her yer.
Onu "Ramiz dayı" olarak tanıdınız ama aslında çok daha
fazlası...
Tuncel Kurtiz, Şubat 1936, İzmit doğumlu, hemşehri olmaktan gurur
duyduğum biri...
Üniversitede kısa bir süre hukuk fakültesinde, daha sonra ise
filoloji, felsefe, psikoloji ve sanat tarihi bölümlerinde okudu;
ancak aklı bambaşka yerlerde bir öğrenci olarak nam saldığından
hiçbirinden mezun olamadı. 1959 yılında Dormen Tiyatrosu'nda
oyunculuğa başlayan sanatçı, sinema filmlerinde rol aldı. Sürü
filmiyle zirveye çıktı ve bu yüzden de uzun süre yasaklı biri
olarak yaşamak zorunda kaldı. 1981 Antalya Altın Portakal Film
Festivalinde en iyi senaryo ödülünü Nurettin Sezer ile birlikte
kaleme aldığı Gül Hasan filminin senaryosuyla kazandı.
Edremit'in Çamlıbel kasabasında eşi ve kayın biraderi ile birlikte
işletmekte olduğu Zeytinbağı adlı butik otelde dostlarını
ağırlayarak Tuncel Kurtiz ve Dostları adlı bir program
da yaptı. Aynı yıl BBC'nin Hayat (Life) belgeselini
seslendirdi. Birçok ulusal ve uluslararası ödülünün yanı sıra, Ekim
2011'de 48. Altın Portakal Film Festivali'nde Yaşam Boyu Onur Ödülü
aldı.
Ben Sürü'nün Hamo'su, siz Ezel'in Ramiz Karaeski'si olarak bilin
ama şunu bilin ki bugün bizim
sinemamızın/tiyatromuzun/televizyonumuzun en has insanlarından
birini kaybettik.
Dursa daha çok şey yapardı ama hepimiz için çok şey yaptıktan
sonra gitti. Kendini ölümsüz yapacak her şeyi bize bırakarak. Güle
güle Hamo, güle güle Ramiz Dayı... Nurlar/ ışıklar içinde uyu.
MURAT TOLGA ŞEN
/[email protected]