14 Mayıs 2011 14:22 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:21

''YALAN YAZMA NAZLI ILICAK'' AYDINLIK ILICAK'A SERT ÇIKTI!

Aydınlık gazetesi manşetten verdiği haber-yorumda Nazlı Ilıcak'a çaktı!

Dünkü yazısında Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım’ın ’tasarlayarak adam öldürdüğünü’ yazan Nazlı Ilıcak’a Aydınlık gazetesi manşetten yanıt verdi.

Sabah yazarı Nazlı Ilıcak, basın özgürlüğü tartışmalarıyla gündeme gelen hapisteki gazetecilerin bir bölümünün bu tartışmanın dışında tutulması gerektiğini yazmıştı. Örnek olarak verdiği isimler arasında Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım da vardı:

"Hapisteki 56 gazetecinin içinde bulunan, meselâ Deniz Yıldırım (Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni), tasarlayarak adam öldürmekten dolayı mahkûm olmuş. Onu da, hapisteki gazeteciler paketine koyup, özgürlük talep ediyoruz."

Aydınlık cephesincen Ilıcak’a hayli sert bir cevap geldi.

İşte o haber ve Aydınlık Dergisi Sorumlu Yazıişleri Müdürü Mehmet Bozkurt’un Sabah’ın yayın yönetmeni Erdal Şafak’a yazdığı mektup...
Nazlı Ilıcak dünkü yazısında Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım’ın ’tasarlayarak adam öldürdüğünü’ yazdı. Aydınlık gazetesi İstihbarat Şefi Mehmet Bozkurt, bu iddiasını sormak için saatlerce Nazlı Ilıcak’a telefonla ulaşmaya çalıştı. Ilıcak gazeteden ve cep telefonundan cevap vermeyince, Bozkurt, Ilıcak’a sosyal paylaşım sitesi Twitter yoluyla mesaj gönderdi. Ancak Ilıcak Twitter’da da sessiz kaldı. Aydınlık gazetesi Ilıcak’tan cevap alamayınca Sabah gazetesi yazarı Nazlı Ilıcak’a bugün manşetten yanıt verdi: "YALAN YAZMA NAZLI ILICAK" dedi.

İşte Aydınlık gazetesinden Mehmet Bozkurt’un haberi:

"Yıldırım’ın Başbakan’ın telefon görüşmesini haber yapma hakkı yok ama Ilıcak’ın, Deniz Yıldırım ’adam öldürmüş’ yalanını söyleme özgürlüğü var!"

Nazlı Ilıcak’ın yalanına bak!

Sabah gazetesi yazarı Nazlı Ilıcak, Ergenekon savcılarının yapmadığını yaptı, Aydınlık dergisi Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım’ı "tasarlayarak adam öldürmek" suçundan "mahkum" etti!

Nazlı Ilıcak’ın Sabah gazetesinde dün yayımlanan ’Hapisteki gazeteciler’ başlıklı köşe yazısında Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım hakkında “...tasarlayarak adam öldürmekten dolayı muhkum olmuş.” dedi.

Yıldırım, kamuoyunda "Islak İmza" diye bilenen davada 18 aydır tutuklu. İddianamenin 4 ve 5. sayfalarına baktığımız zaman savcıların Yıldırım hakkında şu iddialara yer verdiğini görüyoruz: “Kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları kayıt etmek, özel hayata ilişkin görüntü ve sesleri ifşa etmek, devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri temin etme, kişisel verileri, hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak, silahlı terör örgütüne üye olma, devletin güvenliğine ilişkin belgeleri amacı dışında kullanma, hile ile alma çalma”

Ilıcak, "Islak imza" iddianamesini hiç okudu mu?

Nazlı Ilıcak eğer Yıldırım’ın yargılandığı "Islak imza" davasını kastederek yazısını yazdıysa iddianameyi okumamış demektir.

Yıldırım ile birlikte 7 kişinin yargılandığı davanın iddianamesi 184 sayfadan oluşuyor. İddianamenin 184 sayfasının bir tek satırında, suçların yazıldığı bölümler dahil "tasarlayarak adam öldürmek" fiiline yer verilmiyor. O halde Ilıcak bu iddianameden bahsetmiyor mu?

Yıldırım, Ilıcak’ın yazdığının aksine hayatının hiçbir döneminde “tasarlayarak adam öldürme” suçundan bırakın mahkum olmayı, böyle bir iddia ile karşılaşmamıştır bile! Kamuoyunun ve Deniz Yıldırım’ın bilmediği ancak Ilıcak’ın bildiği bir yargılama varsa bu Ilıcak tarafından açıklanmalıdır.

Ilıcak günaşırı televizyonlarda ve köşe yazılarında basın özgürlüğünden, belgelerle konuşmaktan, objektif olmaktan bahsediyor. Peki, Ilıcak bir gazeteciye yakışanı yaparak köşesinde Deniz Yıldırım’dan ve okuyucularından özür dileyecek mi?

Yıldırım’ın avukatı Şahin: Ilıcak’a dava açacağız

Deniz Yıldırım’ın avukatı Osman Aydın Şahin, Ilıcak’ın yazısıyla ilgili: "Ilıcak, Yıldırım’ı tahliye etmeyin diyor. Ergenekon hukuku budur. Yargılamadan mahkum eder. Deniz Yıldırım’ın Tayyip Erdğan’la, Mehmet Ali Talat arasındaki karanlık telefon görüşmesini yayımlama hakkı yok ama Ilıcak’ın yalan yazma özgürlüğü var. İşte Ilıcak gibilerin gazeteciliği bu! Gazetecinin hakikate bağlı olması gerekir. Ilıcak’a tazminat davası açacağız" dedi.

Aydınlık Dergisi Sorumlu Yazıişleri Müdürü Mehmet Bozkurt’un Erdal Şafak’a yazdığı mektup

Sayın Erdal Şafak,

Sabah Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni,

Sabah gazetesinin 13 Mayıs 2011 (bugünkü) tarihli sayısının 29. sayfasında Nazlı Ilıcak’ın ’Hapisteki gazeteciler’ başlıklı köşe yazısında Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım hakkında “...tasarlayarak adam öldürmekten dolayı mahkum olmuş.” denilmektedir.

Sayın Ilıcak’ın yazısında yer verdiği bu bilgiler gerçeği yansıtmamaktadır.

Yıldırım, Aydınlık dergisinin 18 Ekim 2009 günlü sayısında, “KKTC devletini bitirme planı yaptılar, Erdoğan ve Talat’ın karanlık görüşmesi” başlıklı haberin yayımlandığı gün evi aranmış ve 9 Kasım 2011 tarihinde tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne gönderilmiştir.

Yıldırım, kamuoyunda ’Islak imza’ olarak bilinen davada, “Kişiler Arasındaki Aleni Olmayan Konuşmaları Kayıt Etmek, Özel Hayata ilişkin Görüntü ve Sesleri ifşa Etmek, Devletin Güvenliğine İlişkin Gizli Belgeleri Temin Etme, Kişisel Verileri, Hukuka Aykırı Olarak Ele Geçirmek veya Yaymak, Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma, Devletin Güven Belgeleri Tahrip Etme Amacı Dışında Kullanma Hile ile Alma Çalma” iddiası ile şüpheli sanık olarak yargılanmaktadır ve 18 aydır Silivri Cezaevi’ndedir.

Yıldırım’ın, yargılandığı davada herhangi bir mahkumiyeti bulunmamaktadır. Bırakın mahkumiyeti, eğer Ilıcak, Yıldırım’ın yargılandığı “Islak imza” diye bilinen davanın iddianamesini okusaydı, savcıların 184 sayfalık iddianamede “adam öldürmek” fiilini bir kez dahi yazmadıklarını görecektir.

Yıldırım, Ilıcak’ın yazdığının aksine hayatının hiçbir döneminde “tasarlayarak adam öldürme” suçundan bırakın mahkum olmayı, böyle bir iddia ile karşılaşmamıştır bile!

Kamuoyunun ve Deniz Yıldırım’ın bilmediği ancak Sayın Ilıcak’ın bildiği bir yargılama varsa bunun Sayın Ilıcak tarafından açıklanmasını istiyoruz.

Ilıcak’ın Yıldırım hakkında yalan yazma özgürlüğü var ama Yıldırım’ın Başbakan Erdoğan ile Mehmet Ali Talat arasındaki karanlık görüşmeyi haber yapma hakkı yok Öyle mi?

Sayın Ilıcak her gazeteci gibi gerçeğe bağlılıkla hareket etmeli, yalanlara özgürlüğün sınırsız olduğu bu ortamda gerçekleri yazarak Deniz Yıldırım’dan ve okuyucularından özür dilemelidir.

Saygılarımla.