"YALAN SÖYLÜYORSUNUZ YALANNNNNNN!" GAZETE HABERTÜRK İSYAN ETTİ!..
Gazete Habertürk'ün isyanı sadece rakiplerine değil...Aynı zamanda reklamcılara, reklamveren derneklerine ve Basın İlan Kurumu'na. Sebebi mi?
İşte o mektup...
Cuma 313 bin adetlik net satış.
Cumartesi günü 305 bin adetlik net satış.
Dün, yani pazar günü kesin olmayan satış rakamı ise 330 bin.
Gazeteniz, satışlarını katlayarak artırıyor.
İşin komik tarafı, HABERTÜRK'ün satışları arttıkça diğer gazetelerin satışları da HABERTÜRK'e paralel olarak artıyor.
Niye mi?
Bilmiyoruz.
Aslına bakarsanız biliyoruz tabii.
Denetim falan olmadığı için "HABERTÜRK bizi geçti" ya da "HABERTÜRK arayı iyice açtı" dedirtmemek için ellerinde kalem, satışlarını artırıp duruyorlar.
Biz buradan "Yalan söylüyorsunuz" diyoruz. Kıllarını
kıpırdatmıyorlar.
Bir gazeteye en ağır hakaret değil midir "Yalan söylüyorsunuz" demek.
Bizce öyledir ama bunların kılı kıpırdamıyor.
Zannederiz sükûtları ikrardan geliyor.
Yani açıkladıkları satış rakamlarının yalan olduğunu biliyorlar ve susuyorlar.
Hadi onlar biliyor ve susuyor.
Ya reklamcılar ve reklamverenler dernekleri?..
Onlar niye suskun ve sessiz?
Niçin bütün gazetelerin HABERTÜRK gibi ABC standardında bağımsız
denetimden geçmesini talep etmiyorlar. Neden yalan satış rakamları üzerinden hesap yapılmasına seyirci kalıyorlar.
Ya Sanayi ve Ticaret Bakanlığı niye suskun?
Bazılarının piyasayı yanıltmasına, sektörün zarar görmesine neden olan böyle bir duruma niye seyirci kalıyor bakanlık?
Ya Basın İlan Kurumu'na ne demeli?
Konu onu da yakından ilgilendiriyor.
Çünkü kamunun parasıyla gazetelere ilan veriyorlar ve bedelini satış rakamlarına göre ödüyorlar.
Gazetelerin yalan yanlış satış rakamı açıklamaları onlara doğrudan zarar veriyor.
Onlar niye buna ses çıkarmıyorlar?
Buradan çağrı yapıyoruz.
Bazı gazeteler sahte satış rakamları açıklayarak kamuyu dolandırıyor. Yok mu bunu denetleyecek müfettişler? Bu hırsızlık değil mi, bu yolsuzluk değil mi?
Değerli okurlarımız, bu çağrıyı niye yapıyoruz biliyor musunuz?
Türkiye'de her şeyin şeffaf ve adil olabilmesi için şeffaflığın basından başlaması gerektiğine inanıyoruz da ondan.
Yoksa 1. yılında 300 binleri aşan satış rakamlarıyla gazeteniz HABERTÜRK'ün nereye doğru gittiğini, sizin gibi biz de görüyoruz.
HABERTÜRK'ü geçmeleri için kalemin de yetmeyeceğini onlar da biliyorlar. Biz de biliyoruz, siz de biliyorsunuz.
Ama yine de biz bir umutla bu sektörde herkesin bizim gibi şeffaf ve dürüst olmasını istiyoruz.
Diğer taraflarda asla bizim gibi olamayacaklar ama en azından bu kadarını istemeye hakkımız var.
Hepinize mutlu bir hafta dileğiyle...
Habertürk