19 Şub 2013 09:26 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:02

"YAKINDA KAMERAMANLAR İŞSİZ KALACAK NEDEN Mİ?"

Sabah yazarı Yüksel Aytuğ, kameramanların işlerini kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu iddia etti

Kameramanlar işsiz

Onlar için ne çok yazı yazdım.
Muhabirlik dönemlerimde can yoldaşlarımdı. Birlikte habere giderken akülerini, tripot denilen kamera ayaklarını az taşımadım.
Kolay mı en az 50 kilo teçhizatla, bir gün içinde beş-altı ayrı habere birden koşturmak?
Herkes aksi yöne doğru kaçarken, patlayan bombanın dumanına, atılan molotofun yangınına doğru koşmak...
Haber sektörünün 'ağır işçileri' için yazmaya devam edeceğim. Bugün olduğu gibi, yarın da...

SAĞ OLSUN MOBESE
Kameraman kardeşlerimin işleri giderek ağırlaşıyor. Çünkü sayıları azalıyor.
Neden mi? Onların haber merkezlerindeki görevini güvenlik kameraları alıyor da ondan... Bu akşam izlediğiniz haber bülteninde üşenmeyip sayın bakalım kaç görüntü; kavşaklardaki, dükkanlardaki güvenlik kameraları tarafından tespit edilmiş... Tıpkı otomotiv sektöründeki robotların, tecrübeli işçilerin yerini alıp onları işsizlik girdabına sürüklediği gibi, MOBESE kameraları da, kameraman kardeşlerimizin ekmeğini tehdit ediyor.
Eskiden bir haber merkezlerinde en az 8-10 kameraman görev yapardı.
Şimdi dört kameraman bile 'lüks' sayılıyor. Buna bir de yerli ve yabancı haber ajanslarından servis edilen hazır görüntülerin giderek artan çeşitliliğini ekleyin. Haber kameramanlığı korkarım ki; çok yakında tarih olmaya hazırlanan eski meslekler arasına katılacak.

YENİ MAZERET
Bu konudaki son gelişme ise geçen hafta yaşandı. Ulaştırma Bakanlığı, 4G iletişim teknolojisinin geliştirilmesine yönelik Ar-Ge çalışmaları için ASELSAN ile işbirliği yapmaya başladı. Peki bu ne demek?
Bundan sonra MOBESE kameraları tarafından en üstün çözünürlük ve iletim olanakları sağlanacak demek.
Yani? Haber bültenlerinin cankurtaranı olan güvenlik kameraları görüntüleri çok yakın bir gelecekte 'cam gibi' olacak. Özetle, kameraman kardeşlerimizin işten kovulmaları için yeni bir 'mazeret' icat edilecek...

Yüksel Aytuğ'un yazısının tamamı için tıklayın