Vuslat Doğan Sabancı: "Hürriyet'te bir günde 250 milyon davranışı ölçüyoruz"
Vodafone'nun ev sahipliğinde düzenlenen Dijital Dönüşüm Zirvesi'nde konuşan Hürriyet Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, "Hürriyet internet okuyucularını parmaklarla ölçüyoruz." diye konuştu.
Vodafone'un ev sahipliğinde düzenlenen 2. Dijital Dönüşüm
Zirvesi, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda başladı. Zirvenin
açılış törenine Vodafone Türkiye CEO’su Gökhan Öğüt, Vodafone İcra
Kurulu Üyesi, Afrika, Ortadoğu ve Asya Pasifik Bölge Başkanı Serpil
Timuray, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin
Aksoy, Hürriyet Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan
Sabancı, Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Akbank Genel
Müdürü Hakan Binbaşlıgil, GE Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve
Genel Müdürü Canan Özsoy, Bilgi Tekonolojileri Kurumu Ömer Fatih
Sayan katıldı.
“TÜRKİYE’NİN İLK İNTERAKTİF DİJİTAL SENFONİSİ”
Sunuculuğunu Şirin Payzın’ın yaptığı zirvenin açılışında modacı
Arzu Kaprol ve müzisyen Mercan Dede’nin hazırladığı, sanatçı Şebnem
Ferah’ın seslendirdiği “Türkiye’nin İlk İnteraktif Dijital
Senfonisi” isimli bir ışık ve ses gösterisi yapıldı.
Ardından zirvenin açılış konuşmasını yapan Vodafone Türkiye Ceo’su
Gökhan Öğüt şunları söyledi:
“2030 yılını hayal etmenizi istiyorum. Her bireyin, her kurumun bir
gigabit saniyeden daha hızlı internete bağlandığı bir dünyayı hayal
edin. Bazılarının gigabit toplumu dediği hayatta, her yerden
kesintisiz gerçek zamanlı çok yüksek hızlarda. Ve bu bağlantı
üzerine örneğin Türkiye’deki bir hekimin, Afrika’nın herhangi bir
hastanesinde gerçek zamanlı ameliyatını yaptığını düşünün. Aslında
hiç indirme olayına gerek kalmadan, belki de tabletlere bile gerek
kalmadan her yerde yüksek çözünürlüklü filmler izlediğimizi hayal
edin. Taşıtları düşünün, artık bireyler olarak sürücü değil, yolcu
olarak bindiğimiz, kendi kendi işleyen otomatik trafiği düşünün.
Belki seyahat etmeye gerek kalmadığı, 360 derece sanal gerçeklikle
gitmek istediğimiz yere gitmediğimiz bir geleceği düşünün. Enerji
tüketimimizin akıllı şebeke ve lojistik uygulamalarıyla yüzde
70’lere varan oranda düştüğünü düşünün.”
Bilgi Teknoloji Kurumu Başkanı Ömer Fatih Sayan da açılışta bir
konuşma yaptı. Sayan konuşmasının başında Ankara Kızılay’da yaşanan
terör saldırısını hatırlatarak, “Terörün her türlüsünü, hep
birlikte lanetlediğimiz, her zamankinden daha fazla birliğe,
beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz günler bu günler. Bugün esasında
'Hepimizi Ankara’yız, Hepimiz Kızılay’ız, 'biz biriz, beraberiz ve
hep birlikte Türkiye’yiz deme zamanı” dedi.
Sayan, daha sonra açılış konuşmasına geçerek, değişim ve dönüşümün
baş döndürücü bir hızla ilerlediğini belirtti. Sayan, "Her şey
hızla dijitalleşiyor. Adeta her geçen gün bir önceki dönemde, bir
önceki dönmede üretilen toplam data kadar data üretilen bir
zamandan geçiyoruz. Şu anda bulunduğumuz zaman esasında bizler bunu
tam olarak algılamasak da, adeta matbaanın icat edildiği zamanki
insanların yaşadığı zaman. Bu yüzden de endüstri 4.0 diye
adlandırılıyor. Bu yeni eko sistemde, değişim ve dönüşüm, gücünü
dijitalleşmeden alan iş modelleriyle mümkün olacak” dedi.
Açılış konuşmalarının ardından modaretörlüğünü Vodafone Türkiye
İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy'un yaptığı, Hürriyet
Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, Sütaş Yönetim
Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Akbank Genel Müdürü Hakan
Binbaşlıgil, GE Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü
Canan Özsoy panelist olduğu “Türk İş Dünyası” isimli bir panel
düzenlendi.
Panelde konuşan Hakan Binbaşlıgil, “Teknoloji çok önemli bir şey.
Ben başta olmak üzere bankada çok sahip çıkıyoruz. Ama işin insan
tarafı da çok önemli, bunu hiçbir zaman unutmamak lazım çünkü
müşterilerimiz insan, çalışanlarımız insan. İnsan ve teknolojiyi
birbiriyle çok iyi evlendiren kurumlar her halde çok öne
çıkacaktır. Çalışanlarımızda baktığımız zaman bunda 5-10 sene
önceki profilimizle şimdiki arasında çok büyük fark var. Yüzde 95
üniversite mezunu, yüzde 8’i yüksek lisanslı. Neden böyle bir şeye
ihtiyaç var. Çünkü daha analitik, daha yaratıcı sistemleri, data
bigdata, çok farklı bir yerlere gidiyoruz. Bunları yapabiliyor
olmanız için finansallarınızın da iyi olması lazım” şeklinde
konuştu.
Muharrem Yılmaz da süt üretim tesislerinde ineklerin tasma ve
kolyelerle takip edildiğini ifade ederek, “Sıraya girdiniz,
Amerika’ya giden dostlarınızdan istediniz, apple watchları
herkesten önce sahip olmak için getirtiniz ya… Ne yapıyor onlar?
Sizin adımlarınızı sayıyor, vücut ısısını ölçüyor. 10 senedir bizim
inekler böyle, gelinlik kız gibi, kolyeleriyle, tasmalarıyla,
halhallarıyla” dedi.
“TUTKUMUZ HABERDE İÇERİKTE”
Vuslat Doğan Sabancı da paneldeki konuşmasında şunları söyledi:
“Dijital yayıncılık giderken, ben bu yeni dönemi, bigdata dönemini,
bilgelik dönemi olarak adlandırıyorum. Çünkü artık biz bilgiyi
yorumlamaya başlayarak, yayıncılar olarak daha bilge hale gelmeye
başlamalıyız, eğer doğru kullanabilirsek bunu. 2012 yılında, bir
toplantıda, Hürriyet’te ne yapacağımızı bulmaya çalışıyoruz.
Hepimiz kendi bakış açımızla dünyada ne olduğunu çözmeye ve yarına
dair Hürriyet’te ne yapacağımızı bulmaya çalışıyoruz. Bol haber
konuştuk. Toplantıyı kapatırken, ‘Bir kere daha 68 yıl sonra yine
ispat ettik ki bizim tutkumuz burada’ dedim. Tutkumuz haberde
içerikte.
Tutkuyla yayıncılık yapıyoruz. Eskiden editörlerin çok önemli bir
saltanatı vardı, önsezi. Yani ne olacak, hangi haber nasıl
okunacak, nasıl gidecek, tansiyon tutma, nabız tutma. O halkın
nabzını tutma olayı çok önemli bir meziyetti. Gerçekten içinde
insanın, duygularının çok çok yoğun olduğu, sezilerin çok ön planda
olduğu bir sistem, bir yetenek. Buradan biz veri analistlerine
gitmeye başladık çünkü artık gerçekten yayıncılığımızı dijital, bu
bambaşka bir dünya. O gün toplantının kapanışını yaparken, hepimiz
bir taraftan müthiş büyük bir korku içindeydik, bir taraftan da çok
çok heyecanlıydık. Bulduğumuz sonuç, hem bizim aslında DNA’mız,
aslında mesleğimizin çok içinde olan bir şey, tansiyonu ölçme ve
ona göre yayıncılık yapma. Ama bir taraftan da bir teknoloji
dünyası ve bize çok uzak."
“HÜRRİYET İNTERNET OKUYUCULARINI PARMAKLARLA
ÖLÇÜYORUZ”
Vuslat Doğan Sabancı, “Biz bir teknoloji değil, medya şirketiyiz”
diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu dönüşümü nasıl hızla yapabiliriz ve buraya gidersek ne olur
bizim için? 3.5-4 yıl oldu, daha çok gidecek yolumuz var. Ama 2
aydır çalıştığımız çok somut veriler paylaşacağımız bir noktaya
geldik. O gün 55 arkadaşımızla o toplantıyı yapmışız, bugün o
arkadaşlardan 20’si ile beraberiz. Bunu bütün Hürriyet Dünyası’na
aynı oranda yansıtabilirim, neredeyse Hürriyetin yarısı ayrılmış,
yepyeni bir yarı gelmiş. Bambaşka görev tanımları, bambaşka
sorumluluklar, ilişkiler. Çok net olan silo yönetimimizden, müthiş
karışık olan matriks yönetime geçtik. 'Aslında ilişkiler çok
önemli' diyorduk ama şimdi çok boyutlu ilişkilere geçtik. Kültürün
de bunda çok çok önemli bir yeri var. Bigdata diyince bir büyüklük
konseptinden bahsediyoruz, bu göreceli. Yani sana göre büyük, bana
göre küçük olabilir. Hürriyet’in bigdatası nerede, gerçekten büyük
mü? Hürriyet internet okuyucularını parmaklarla ölçüyoruz. Bir
yerden öteki yere nasıl gittiğinizi, mouse hareketi, parmak. Bir
günde 250 milyon davranış ölçüyoruz. Bir haberi okurken nereye
kadar okudu, hangi noktasında haberden uzaklaştı, sonuna kadar mı
geldi, resmi görünce mi vazgeçti, videoyu mu beğenmedi? Oradan
nereye gitti ve ikisinin arasındaki bağlantılar. Bu bağlantıları
anlamaya ve bu bağlantıları anlamlandırmaya çalışıyoruz. Mesela,
bebek bekleyen bir kadın, ilk yapacağı şey nedir? Eğitim ve sosyo
ekonomisini de anladık. Bebek bakıcısı bakıyor. Bu çok tahmin
edebileceğimiz bir şey bence. İkinci yaptığı şey; satın alacağı,
kiralayacağı ev bakıyor. Bunu gördüğümüze gerçekten çok şaşırdık,
tabii aile büyüyor, değişim var. Evinin değiştirmek onun bir
sonraki durağını belirliyor. Bebek doğduğunda artık ev ilanlarına
gitmiyor, önce anne içgüdüsü, online bankaya gidiyor ve hesaplarını
kontrol ediyor. Orada kendini sağlama aldığında internetten bebek
bezi almaya gidiyor. Bu söylediklerimin hepsi çalıştığımız şeyler.
Hiç bilmediğimiz ilişkileri bize gösterdi.”
“HER GÜN YAPTIĞIMIZ BÜYÜK VERİNİN KULLANIMI”
Vuslat Doğan Sabancı, “Bugünün reklam dünyasında hepimiz
mesajımızı, ürünümüzü bir yere vermek istiyoruz. Bizim Hürriyet
Dünyası’ndaki amacımız bu hizmetlerde en verimli, en kolay şekilde
getirebilmek. Birkaç tane yani 30-40 arası segment çalıştık. Bu
davranışların hepsini hem demografik olarak, hem davranışsal olarak
ilgi alanı olarak hem de eğilimlerini de ölçerek segmentler
oluşturduk. Bizim elimizde, her gün yaptığımız büyük verinin
kullanımı. Bu segmentlerden kampanyalar yapmaya başladık” dedi.
Vuslat Doğan Sabancı, “Büyük veri hem pahalı, hem de zor bir proje.
Verileri topluyorsunuz, çok çok büyük verileriniz varsa, bunların
içinden nasıl çıkıp, somutlaştırıp, fayda sağlayabilirim? Önemli
bir
mesele” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kullanıcılarımız için yapıyoruz, bazılarını hissediyorsunuz,
bazılarını hissetmiyorsunuz. Bunların hepsi, dijitalin hayatımıza
getirdiği verimliliği artırmak, doğru hedeflemek, doğru odaklamak,
zaman kaybımızı azaltmak. Bazen reklamın hayatımıza girmesi bizi
rahatsız etmiyor. Çünkü o bize fayda sağlıyor. İçerik tüketirken
ise, doğru içeriği istediğim şekilde çok daha büyük zengin alana
girebiliyorum. İçerikle ilgili de çalışmalarımıza devam edeceğiz
ancak bunlar büyük bir sorumluluk getiriyor. Medya şirketlerine de,
veriyi toplayan her türlü şirkete de. Sorumluluk şu; hiç kimsenin
kim olduğuyla ilgilenmemeliyiz. Biz Hürriyet Dünyası olarak
ilgilenmiyoruz. Ne yaptıklarıyla ilgileniyoruz çünkü kimin verisi
olduğu tamamen kişinin özel hakkı. Burada kanunlar çok önemli,
bunların uygulanması çok önemli. Onun için siyasi otoritelere de
çok önemli bir sorumluluk düşüyor. Bence büyük veriyi tartışırken
en önemli bu. Hem sorumluluk olarak çünkü bazen kanunlar geriden
geliyor. Ama şirketler bu sorumluluğa sahip olmalılar. Herkesin,
kişisel hakkı kim olduğu oldukça gizli kalmalı. Ancak neler
istediğini, neler yapmak istediğini bilince de bambaşka bir
verimlilik kapısı açılıyor bize. Kesinlikle çok büyük fayda
sağlıyor.”
Panelin sonunda, modaretörün Vuslat Doğan Sabancı’ya günün
manşetini sorması üzerine, “Her şirket yakında bigdataya dalacak”
dedi.