Vatikan'ın Kadın Danışma Kurulu'nda bir Türk gazeteci!
Dünyanın en "eril" devleti Vatikan'a "kadın bakış açısı" getirmek amacıyla bir Kadın Danışma Kurulu kuruldu.
Dünyanın en "eril" devleti Vatikan'a "kadın bakış açısı" getirmek
amacıyla bir Kadın Danışma Kurulu kuruldu. Katolik Kilisesi'nin
merkezi olan Vatikan'da kültür bakanlığı seviyesindeki Papalık
Kültür Konseyi'ne bağlı olarak görev yapacak kurulda Türkiye'den
gazeteci Yasemin Taşkın da bulunuyor.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde Vatikan'da bugün düzenlenen
basın toplantısıyla tanıtılan Kadın Danışma Kurulu, İtalya, Şili,
İrlanda, ABD, İran ve Türkiye'den 37 kadından oluşuyor.
Kurulda, Google'da yönetici pozisyonundaki Giorgia Abeltino,
İtalyan devlet kanalı RAI'nin Başkanı Monica Maggioni, İrlanda'nın
Vatikan Büyükelçisi Emma Madigan'ın da aralarında yer aldığı
gazeteci, oyuncu, akademisyen, sanat uzmanı, siyasetçi, sporcu,
diplomat, rahibe, pedagog, yazar kadınlar görev yapıyor.
Danışma Kurulu'nda, nüfusunun çoğunluğu Hıristiyan olmayan
ülkelerden ise yalnızca Türkiye ve İran'dan birer isim yer
alıyor.
Kurul üyelerinin tanıtımında, Türkiye'den Yasemin Taşkın'ın
gazetecilik faaliyetlerinin yanı sıra, "Papa'yı Öldürün, Jean Paul
II'ye Düzenlenen Saldırının Ardındaki Gerçek" adlı kitabın yazarı
olduğu da vurgulanıyor.
İran'dan ise, Vatikan'a bağlı Gregoriana Üniversitesi'nde görev
yapan İslam Çalışmaları ve Fars Edebiyatı doçenti Shahrazad
Houshmand kurulda görev yapıyor.
Kurulda İtalya'daki Yahudi cemaatinden kadın temsilciler ve
herhangi bir dine mensup olmayan kadınlar da yer alıyor.
Kurulun yılda 3 kez toplanarak bakanlığa tavsiyelerde bulunması
planlanıyor.
"Kadın olmak zor bir iş"
Vatikan'da bugün düzenlenen tanıtım toplantısında konuşan Papalık
Kültür Konseyi Başkanı Kardinal Gianfranco Ravasi, kadınlardan
oluşan danışma kurulunun "yeni bir bakış ve yorum getireceğini"
ayrıca somut önerilerde bulunacağını söyledi.
Kardinal Ravasi, Polonyalı yazar Joseph Conrad'ın "Kadın olmak
müthiş zor bir iştir, çünkü erkeklerle başa çıkmayı gerektirir"
dediğini hatırlatarak, "Ben de diyorum ki bu kadınların işi daha
zor çünkü pederlerle baş etmek zorundalar" diye konuştu.
'Vatikan'ın bağrında bir ilk'
Yasemin Taşkın da, BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamada Kadın Danışma
Kurulu'nu şöyle değerlendirdi:
"Bu, Vatikan'ın bağrında bir ilk. Öncelikle Vatikan devletinde bir
Kadın Danışma Kurulu kurulması girişimi çok ilginç geldi bana.
Dünyanın farklı bölgelerinden, farklı mesleklerden 37 kadınız.
Farklı duyarlılıkları olan kadınlar, inananlar, inanmayanlar,
rahibeler var aramızda. Kardinal Ravasi'nin kültür faaliyetlerinde
bize akıl sorması, danışması son derece ilginç bir durum. Her
konuda farklı fikirler ortaya çıkabiliyor ve bir şekilde bunun
sentezi alınıyor."
Taşkın, Kardinal Ravasi'yi yaklaşık 1.5 yıl önce yazar Orhan
Pamuk'un da aralarında bulunduğu bir grupla ziyaret ettiklerini ve
Ravasi'nin bu görüşmede kendisini Kadın Danışma Kurulu'na davet
ettiğini aktardı.
Türkiye'nin de katılabileceği faaliyetler
Ne gibi çalışmalar yapmak istediğini sorduğumuz Taşkın,
Türkiye'deki kurumlarla ortak projeler yapılabileceğini belirtti ve
şöyle devam etti:
"Bütün dünya toplumları için son derece stresli, istikrarsız bu
tarihi dönemde farklı dünyaları birbirine yaklaştırmak babında
köprü olabilirsek çok sevinirim. Bu ortak platformda Türkiye'nin de
katılabileceği faaliyetlerde bulunabilmeyi umuyorum. Bu faaliyetler
kadın konusunda, çocuk, spor, gençler konusunda olabilir, din
çerçevesinde olabilir. Bu konularda Türkiye'deki akademik
çevrelerle, sivil toplum kuruluşlarıyla, ortak çalışmalar
yapılabilir."
"Devrimsel bir adım"
İranlı teolog Shahrazad Houshmand da toplantıda yaptığı konuşmada,
Dünya Kadınlar Günü'nün arifesinde böyle bir kurulun resmi olarak
göreve başlamasını "devrimsel bir adım" olarak tanımladı.
Houshmand, "Kültür, gerçekten insani olan toplumların can damarıdır
ve bu kültür üretiminin içinde kadının da yer alması doğal ve
biyolojik bir gerekliliktir" dedi.
Meryem Ana'nın Hıristiyanlık kadar İslam'da da önemli bir figür
olduğunu vurgulayan Houshmand, bu kadın figürün bir "birlikte
yaşama sembolü" olabileceğini aktardı.
"Papa'nın Müslüman kızı gibiyim"
Houshmand, "Kurulda somut olarak neler yapmak istiyorsunuz? Bir
değişim yaratabileceğinize inanıyor musunuz?" şeklindeki sorumuza
yanıt verirken de şunları söyledi:
"Kardinal Ravasi Kültür Bakanlığı'nın hem planlama hem de uygulama
aşamasında bizim gerçekten devreye girmemizi istiyor. Bunun sadece
güzel bir sunum olarak kalmayacağından eminim."
Houshmand, İranlı şair Firdevsi'nin sözünü hatırlatarak, "Dünyanın
yönetimi kadınlara verilseydi, tüm bu savaşlar önlenebilirdi. Papa
Francesco da barışın, her geçen gün küresel bir toplumu savunan bir
kültür inşa etmekten geçtiğini söylüyor. Biz de bu, birlikte yaşam,
bağışlama, sabır ve bilgelik içeren istikrarlı bir barış mesajı
vermek istiyoruz" diye konuştu.
Papa Francesco'nun, "her kim olursa olsun herkesin acılarına
duyarlı olma" mesajıyla Müslümanlar ve kadınlar tarafından da çok
sevildiğini ve takdir edildiğini söyleyen Houshmand "Ben kendimi
Papa'nın Müslüman kızı gibi hissediyorum" dedi.