21 Eyl 2021 14:02 Son Güncelleme: 21 Eyl 2021 14:29

Vatandaşın yılda 30 bin ton baklavasını kimler çalıyor? ‘Meslektaşlarım beni taşa tutar...’

Gazeteci Sadi Özdemir, Türkiye’de satılan her baklavanın ortalama yüzde 10’unun vatandaşın cebinden nasıl çalındığını bugünkü köşe yazısında okuyucularına aktardı.

Geçtiğimiz haftalarda 4 yıl boyunca ekonomi müdürü olarak çalıştığı 24 TV’ye veda eden usta gazeteci Sadi Özdemir, transfer olduğu Dünya Gazetesi'ndeki ilk köşe yazısında dikkat çeken bir konuyu gündeme getirdi.

Türkiye’nin en ünlü baklavacılarından birinin isminin açıklamamasını isteyerek kendisiyle paylaştığı bilgiyi aktaran Özdemir yazısında, şunları yazdı: “Adımı vererek yazarsan bazı meslektaşlarım beni taşa tutar” diyen ünlü baklavacı dikkat çeken şu ifadelerine yer verdi: Türkiye genelinde kutuya koyup sattığımız her baklavanın ortalama yüzde 10’u vatandaştan çalınıyor. Vatandaş geliyor ve bizden 500 gram ya da 1 kilo (1000 gram) baklava alacak. Baklavayı neye koyuyoruz? Kutuya. O kutu var ya, ağırlığı 80- 120 gram arası. Ortalama 100 gram. Tezgâhtar kutuyu alıyor, baklava dolduruyor ve tartıya koyuyor. Sonra istenen miktarın azı çoğu denkleştiriliyor. Vatandaşın almak istediği baklava kaç gramsa ortalama yüzde 10’u kutu ağırlığı. Bu yüzden 1 kilo alıyorsa 900 gram almış oluyor. 100 gramı tezgâhta kalıyor.”

Sadi Özdemir’in “Vatandaşın yılda 30 bin ton baklavasını kimler çalıyor?” yazısının ilgili bölümünün tamamı:

Türkiye’nin en ünlü baklavacılarından biriyle sohbet ediyoruz, ‘Sadi Hocam, sana bir konu anlatacağım ama benden duymadın. Çünkü bunu adımı vererek yazarsan bazı meslektaşlarım beni taşa tutar’ diyor. Merakla, ‘Hayır olsun inşallah, anlat bizden laf çıkmaz’ diyorum.

Devam ediyor: “Türkiye genelinde kutuya koyup sattığımız her baklavanın ortalama yüzde 10’u vatandaştan çalınıyor. Vatandaş geliyor ve bizden 500 gram ya da 1 kilo (1000 gram) baklava alacak. Baklavayı neye koyuyoruz? Kutuya. O kutu var ya, ağırlığı 80- 120 gram arası. Ortalama 100 gram. Tezgâhtar kutuyu alıyor, baklava dolduruyor ve tartıya koyuyor. Sonra istenen miktarın azı çoğu denkleştiriliyor. Vatandaşın almak istediği baklava kaç gramsa ortalama yüzde 10’u kutu ağırlığı. Bu yüzden 1 kilo alıyorsa 900 gram almış oluyor. 100 gramı tezgâhta kalıyor.”

Soruyorum; bu, bilinen ‘net brüt hilesi’ mi? Kanun ne diyor bu konuda? “Evet, bu bir hile ve yıllardır böyle devam ediyor. Kanun, vatandaşın tarafında. Esnaf, kutu ağırlığını düşüp baklavayı öyle hesaplamalı ve net vermeli ama ‘ambalaj maliyeti vs.' diye yanaşmıyorlar. İstanbul’daki birkaç büyük baklavacı gönüllü olduk. Biz, önce kutuyu tartıyoruz sonra vatandaşın istediği miktar baklavayı net veriyoruz ama bu iş ‘gönüllü’ olmakla çözülmüyor. Vatandaşa tavsiyem, baklava alırken bu duruma itiraz etsinler.”

HESAP ORTADA HIRSIZLIK BÜYÜK

Baklava ve tatlı duayenlerine göre Türkiye’de günde ortalama 1200 ton civarında baklava tüketiliyor. Bu, yılda yaklaşık 438 bin ton tüketim demek. Bu kadar baklavanın yüzde 25 kadarı, yemek şirketleri, toptan alımlar vs. nedenlerle kutuya girmeden satılıyor. Biz biraz daha rakamı düşürsek de vatandaşın kutuya koydurup satın aldığı baklava yıllık ortalama 300 bin tonu buluyor. Bu miktarın yüzde 10’u yani 30 bin tonu kutu yerine tezgâhta kalıyor. 1 kilo baklavanın ortalama fiyatını 80 TL, her yıl vatandaşın satın almak için parasını ödediği yaklaşık 30 milyon kilo ya da 2,4 milyar liralık baklavası ‘el çabukluğuyla’ çalınıyor. Aklıma, Gaziantep’te 10 Ağustos 1997’de ünlü bir baklavacının kapısını kırarak içeri giren, baklava ve antepfıstığı çalan 4 çocuk geliyor. O çocuklara 9 yıl hapis cezası verilmişti.

Baklavacı, davasında ısrar etmiş ve Yargıtay o hapis cezalarını onamıştı. 1990’lardaki ‘yolsuzluklar ortamında’ baklava çalan çocukların ‘büyük bir operasyonla’ yakalanıp mahkûm edilmesi toplumumuzda travmaya sebep olmuştu. O yüzden ‘Bu defa baklavayı çalan çocuk değil’ demeye hakkımız var.

Çoğu esnaf olan baklavacılarımıza, 2021’in, doğumunun 850’inci yılı münasebetiyle UNESCO tarafından Ahi Evran Yılı ilan edilmiş olduğunu ve esnaf ile zanaatkârın piri, bu güzel insanın ‘haram’ ile ilgili düsturunu hatırlatmakta ayrıca fayda var. Yıllar süren bu hırsızlıkla ilgili velinimetle helalleşmek mümkün görünmese de en azından haram yemeye bir son vermek şart.

GAZİANTEP BU İŞİ ÇÖZMÜŞ

Pek, baklavası tescilli ve dünyaca meşhur Gaziantep’te durum nedir? Yaklaşık 1,5 yıl önce Gaziantep Valisi Davut Gül’ün, bu konuya çok sert girdiğini ve tüm baklava esnafının ‘net’ satışa geçmesini istediğini, ardından da taviz vermeden baklava hırsızlığına baklavanın başkentinde son verdiğini öğreniyorum. Gaziantep’teki bir meşhur baklavacıyı arayıp bunun nasıl olduğunu sordum. Gaziantepli baklavacının cevabı, “Vali bey bu konuda kuralı koyunca toplanıp gittik. Maliyeti böyle yapıyoruz vs. diyerek dil dökenlerimiz oldu ama kendisi taviz vermedi ve ‘arkadaşlar çalmış oluyorsunuz bu haramdır’ dedi. Hepimiz hak verdik ve kabul ettik” şeklinde oldu. Başta İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa gibi büyük illerimizde olmak üzere Türkiye genelinde ise ‘büyük baklava hırsızlığı’ yıllardır devam ediyor.”

Yazının tamamı için tıklayın!