27 Şub 2013 17:02
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:03
"VALLA MEHMET BARLAS BİLE O KONUYA GİRDİYSE BEN SESSİZ KALAMAM"
Sabah yazarı Hıncal Uluç, cinsiyet değiştirerek erkek olan Rüzgar Erkoçlar meselesine daldı..
Cevabı Elizabeth Taylor vermişti!..
Valla, Mehmet Barlas bile konuya girdiyse, benim sessiz kalmam olmaz.. Günlerdir herkes konuşup duruyor.. Dizilerde ve reklamlarda dikkati çeken Güzel ve dişi" bir genç kız, ameliyatla erkek olmuş..
Bu dünyanın her yerinde ilgi çeker, merak uyandırır. O zaman dünyanın her yerinde haberdir. Dünyanın her kafasında "Yorum" olur..
Bizde de oluyor tabii..
Peki ben mi ne diyorum?.
Cevap, başlıkta..
Yahu bugün hayatta bile olmayan Menekşe Gözler, 2013 Türkiyesindeki bir olayı nasıl yorumlar?.
Eski okurlarım bilirler. Zaman zaman tekrar etmekte yarar var.. Hele de ülkemizde..
Elizabeth Taylor, o zaman Michael Todd ile evliydi. Dolar milyarderi, Hollywood yapımcısı Todd'un o zaman hiç kimselerde olmayan bir özel jeti vardı.. Jet set/ Jet Sosyete lafı öyle başlamıştır. Dostlarını alır, iki günde New York'ta kahvaltı, Londra'da akşam, Paris'te öğle yemeği yerdi.. En yakın dostları da, o zamanın ünlüsü ve Amerika'nın Sevgilisi/ America's Sweetheart Debbie Reynolds ve şarkıcı/ oyuncu eşi Eddie Fisher'diler..
Liz, Eddie, Debbie ve Mike hemen her yere beraber giderlerdi.
Bir gün Mike, bir iş gezisindeyken uçağı düştü ve öldü. Liz, müthiş bir şok içindeydi. Debbie ve Eddie, en yakın dostlarını yalnız bırakmak istemediler. Liz'i evlerine aldılar..
Bir süre sonra, bomba haber gazetelere düştü. Liz ve Eddie sevgiliydiler.. Birlikte evden ayrıldılar. Debbie şaşkına döndü. Böylesi çifte ihaneti beklemiyordu. Ama yapacak şeyi yoktu. Eddie, Debbie'den boşandı. Liz'le evlendi. Eddie, Museviydi. Liz onunla evlenebilmek için dinini de değiştirdi.
Kıyametler kopuyordu tabii..
Gazeteciler Liz'in kapısını çaldılar..
"Sen ne yaptın" dediler.. "Debbie, senin iyi arkadaşındı. Felaket yaşadığında seni evine aldı, yalnız bırakmadı, teselli etti. Sen onun kocasını ayarttın.."
Ben o sıralar, Ankara'da Yeni Gün gazetesinde çalışıyor, bize gelen dergilerden dış haberler ve Hollywood magazinleri çıkarıyordum.. O röportajı da çevirdim. En büyük hayat derslerimden biridir, Liz'in yanıtı..
"Her insan kendi hayatını yaşar.. Ne siz başkasının hayatını yaşayabilirsiniz, ne başkası sizin!.. Ve de her insan bir defa yaşar!.."
Hıncal Uluç'un yazısının tamamı için tıklayın
Valla, Mehmet Barlas bile konuya girdiyse, benim sessiz kalmam olmaz.. Günlerdir herkes konuşup duruyor.. Dizilerde ve reklamlarda dikkati çeken Güzel ve dişi" bir genç kız, ameliyatla erkek olmuş..
Bu dünyanın her yerinde ilgi çeker, merak uyandırır. O zaman dünyanın her yerinde haberdir. Dünyanın her kafasında "Yorum" olur..
Bizde de oluyor tabii..
Peki ben mi ne diyorum?.
Cevap, başlıkta..
Yahu bugün hayatta bile olmayan Menekşe Gözler, 2013 Türkiyesindeki bir olayı nasıl yorumlar?.
Eski okurlarım bilirler. Zaman zaman tekrar etmekte yarar var.. Hele de ülkemizde..
Elizabeth Taylor, o zaman Michael Todd ile evliydi. Dolar milyarderi, Hollywood yapımcısı Todd'un o zaman hiç kimselerde olmayan bir özel jeti vardı.. Jet set/ Jet Sosyete lafı öyle başlamıştır. Dostlarını alır, iki günde New York'ta kahvaltı, Londra'da akşam, Paris'te öğle yemeği yerdi.. En yakın dostları da, o zamanın ünlüsü ve Amerika'nın Sevgilisi/ America's Sweetheart Debbie Reynolds ve şarkıcı/ oyuncu eşi Eddie Fisher'diler..
Liz, Eddie, Debbie ve Mike hemen her yere beraber giderlerdi.
Bir gün Mike, bir iş gezisindeyken uçağı düştü ve öldü. Liz, müthiş bir şok içindeydi. Debbie ve Eddie, en yakın dostlarını yalnız bırakmak istemediler. Liz'i evlerine aldılar..
Bir süre sonra, bomba haber gazetelere düştü. Liz ve Eddie sevgiliydiler.. Birlikte evden ayrıldılar. Debbie şaşkına döndü. Böylesi çifte ihaneti beklemiyordu. Ama yapacak şeyi yoktu. Eddie, Debbie'den boşandı. Liz'le evlendi. Eddie, Museviydi. Liz onunla evlenebilmek için dinini de değiştirdi.
Kıyametler kopuyordu tabii..
Gazeteciler Liz'in kapısını çaldılar..
"Sen ne yaptın" dediler.. "Debbie, senin iyi arkadaşındı. Felaket yaşadığında seni evine aldı, yalnız bırakmadı, teselli etti. Sen onun kocasını ayarttın.."
Ben o sıralar, Ankara'da Yeni Gün gazetesinde çalışıyor, bize gelen dergilerden dış haberler ve Hollywood magazinleri çıkarıyordum.. O röportajı da çevirdim. En büyük hayat derslerimden biridir, Liz'in yanıtı..
"Her insan kendi hayatını yaşar.. Ne siz başkasının hayatını yaşayabilirsiniz, ne başkası sizin!.. Ve de her insan bir defa yaşar!.."
Hıncal Uluç'un yazısının tamamı için tıklayın