Yılın son günlerinde yurtiçi yerleşiklerin dövize ilgisini durdurmak için hayata geçirilen kur korumalı mevduat ürünü tansiyonu bir miktar düşürmüşe benziyor. Ancak yeni ürünün başarıya ulaşıp ulaşmadığını söylemek için ilk 3 ay önemli. Çünkü hem DTH’dan hem de TL mevduattan bu ürüne ne kadarlık bir kayış olacağı, kurlarda istikrarın sağlanıp sağlanmayacağını da gösterecek.
ENFLASYONUN SEYRİ İZLENECEK
Yılın ilk aylarında yurtiçi piyasaların yönünde etkili olacak en önemli veri enflasyon. Kurlarda yukarı yönlü bir hareket olmaması ve raf fiyatlarında aşağı yönlü baskıya neden olabilecek vergi düzenlemeleri kısa vadede enflasyonist beklentileri kırabilir. Tersi durumda ise yani kurlarda yeniden yukarı yönlü bir hareketin yanında fiyatlar genel seviyesindeki katılığın devamı yeni önlemleri gündeme getirebilir. Kısaca Türkiye’de piyasalar yine hareketin bol olacağı yeni bir yıla giriyor.
DOLAR ALINIR MI?
20 Aralık’ta açıklanan kur korumalı mevduat, döviz yatırımıyla ilgili beklentileri başka bir boyuta taşıdı. Para ve sermaye piyasalarında yabancı payının düşmesi dövizde yerli yatırımcıyı ana aktör haline getirdi. Dolayısıyla yerli yatırımcının tavrı kurların yönünü belirliyor. Burada iki türlü yatırımcı profili var. Biri TL varlığının değerini döviz karşısında, diğeri ise enflasyona karşı korumak istiyor.
DÜŞÜŞ PEK KONUŞULMUYOR
Kur korumalı mevduat gibi bir ürün varken döviz almanın bir cazibesi kalmıyor. Çünkü hem faiz getiriniz garanti hem de kurlarda faizin üzerindeki olası bir artış devlet tarafından karşılanıyor. Ayrıca kurlarda yaşanabilecek olası düşüşler pek konu edilmiyor. Yani doğrudan döviz alan kurlar gerilediğinde anaparasında erime görecekken kur korumalı mevduat yapan faiz geliri elde etmeye devam edecek.