Üst düzey isimden Cem Küçük'e NTV raporu! Konu, "Karaalioğlu ve 7'li çetesi"
Star yazarı Cem Küçük, Ferit Şahenk'e yakınlığı ile bilinen Doğuş Holding'in önemli bir isminden aldığı bilgileri köşesine taşıdı.
Star gazetesi yazarı Cem Küçük, "Medyadaki gelişmeler ve
istismarlar" başlıklı yazısında "Son dönemde Türk medyasında
yaşanan birçok gelişme var. Elbette Yeni bir Türkiye inşa edilirken
toplumun tüm katmanlarını temsil eden muktediriyle muhalifiyle yeni
bir medyanın inşa edilmesi kaçınılmazdır." diyerek başladı yazısına
ve NTV'deki gelişmeleri şöyle anlattı:
"Eski dönemin bittiğini ben 3 yıldır yazıyorum ve yazdıklarım da
teker teker hayata geçti ve geçiyor. Demokratik bir ülkede
toplumsal temsil oranlarına göre anaakım ve marjinal medyaların
olması doğaldır. Anaakım olma iddiasındaki medyada marjinal yayın
politikaları ve marjinal tipler olamaz. Öyleleri varsa da
temizlenmek zorundadır. Marjinal medyada ise en uç ve aşırı, hatta
manyakça tipler dahi temsil edilebilir. Öte yandan bu yeniden
yapılanma sürecinde benim de sözlerim üzerinden bazı yanlış
anlaşılmaların ve bazı bitik loser hiziplerin kendi güçlerini
arttırmak için yaptığı istismar operasyonlarının olduğunu görüyor
ve öğreniyorum. Örneğin dün Ferit Şahenk'e yakınlığı ile bilinen
Doğuş Holding'in önemli bir ismi ile karşılaştım ve sohbet ettik.
Bazı duyduklarıma hayretler içinde kaldım ve malum 7'li çetenin
nasıl istismarcı bir güruh olduğunu bir kez daha anladım...
Biliyorsunuz ben takdir ettiğimiz bir işadamı olan Ferit Şahenk'in
medyasının buradan ayrılan bir grup tarafından istismar edildiğini
yazmış ve kanıtlarıyla ortaya koymuştum. Bunun üzerine NTV bu
ekibin yoğun istismarına bir set çekmişti. Buradan başarısızlıkla
ayrılmalarının ardından bu ekip adeta bir 7'li çeteye dönüşmüş ve
Cumhurbaşkanımız Erdoğan ve ailesine adeta düşman olmuştu. Oysa
yeni girdikleri medyalara girişleri de o küfrettikleri Erdoğan
sayesindeydi. Fakat bunlar nerdeyse tüm NTV yayınlarını bloke
ettiler ve NTV'yi AK Parti içindeki bir hizbin kanalına döndürmeye
çalıştılar. Ne kadar Erdoğansız AK Parti formülü olabilirse de
NTV'den bunun propagandasını sürekli yaptılar. Bu rezaletlere Ferit
Şahenk'in dur demesi elbette gerekliydi, fakat kendini uyanık sanan
bu ekibin kendiyle beraber alakasız insanları da kendi
bataklıklarına sürüklemeye çalıştığını yeni öğrendim. Dün
konuştuğum önemli şahıs Ali Bayramoğlu'nun da bu ekipten olduğu
için daha önce çıktığı canlı yayınlarını ve telefon bağlantılarını
kestiklerini ve sadece haftada bir programa geldiğini söyleyince
şaşırdım. Aynı şekilde sık sık NTV'de konuk ettikleri Etyen
Mahçupyan'ın yayınlarını ise tamamen kestiklerini söyledi.
Bayramoğlu ve Mahçupyan'ın bu 7'li çete ile alakasının olmadığını
bunların bağımsız aydınlar olduğunu söyledim. O ise öyle bir şey
söyledi ki dondum kaldım. Malum çeteden bazı tipler Doğuş Medya
çevrelerinde -Serhat ve Berat Albayrak, Bayramoğlu ve Mahçupyan'dan
nefret ediyor. Bu ikisini medyadan tasfiye etmek istiyor- lafları
yaymışlar ve bu yolla da NTV yöneticilerini etkilemişler. Son
dönemde yalanın bu kadar kuyruklusunu duymamıştım. Biraz zeka
sahibi herkes biliyor ki Mahçupyan aynı zamanda Daily Sabah yazarı
ve Bayramoğlu da Aktüel dergisi yazarı. Her iki yayın organı da
Serhat Albayrak'ın yönetimindeki medya grubuna ait. Bu iki isme de
bizzat grubunda yazdıran Serhat Albayrak. Ayrıca bundan daha 5 gün
önce Serhat Albayrak ile Bayramoğlu ve Mahçupyan bir araya geldiler
ve sohbet ettiler. İlişkileri gayet iyi. Kendileri bataklığa
saplanan ve nefretlerini dizginleyemeyen 7'li çete görülüyor ki
yalanlarla bu iki aydını da yanlarında götürmeye çalışıyorlar ve
NTV de bu yalan propagandadan etkileniyor.
Benim yazdığım yazılardan hareketle böyle bir tamamen yalan ortamın
oluşturulması beni çok öfkelendirdi. Ben geçen hafta bugünkü
yazımda da ifade ettiğim gibi milliyetçilik, muhafazakarlık ve daha
ziyade de İslamcılık akımından etkilenmiş ve siyasal düşüncesi o
şekilde şekillenmiş bir yazarım dolayısıyla Bayramoğlu ve
Mahçupyan'ın fikirlerinin çoğuna katılmam ama bu isimlere saygı
duyarım. Çünkü bu isimler malum 7'li çete gibi 7 Haziran'a kadar
Erdoğan'a yalakalık yapıp 7 Haziran'dan sonra ayağı tökezleyip
düşünce Erdoğan'a vuran tavır almadılar. Siyasal olarak farklı
yerlerde duruyoruz ama her zaman entelektüel duruşları belli ve
tutarlı, omurgalı adamlar bunlar. Ayrıca sadece Erdoğan'ı değil
yeri geldiği zaman hem Davutoğlu'nu hem de Davutoğlu etrafında
oluşan tehlikeli cemaatleşmeyi çok ağır eleştiren isimler bunlar.
Yani 7'li çetenin göstermek istediğinden farklı olarak bunlar
bağımsız adamlar. Bu hizip operasyonlarını yapan sahte İslamcılar
ise tamamen kendi grupsal çıkarları ve imtiyazları doğrultusunda
hareket eden bir güruhtur. Şu an bu ekip sığınacakları son liman
olduğundan Davutoğlu'na yanaşmıştır ve en büyük zararı da
Başbakanımız Davutoğlu'na vermektedir...