Ümit Özat: Ahmet Hakan ben senin kadar dönek değilim!

İşte Star gazetesindeki o röportaj..

İnandığı konuda lafını hiç esirgemiyor! Ama sözlerini bazen frenlemesi gerektiğini bildiğinden, röportaj esnasında oto kontrol için eski futbolcu ve Özat’ın manevi ağabeyi olan Zafer Karagöz de bize eşlik ediyor. Anlaşılan gazetecilerden dili çok yanmış. Daha röportaja başlamadan ağzından çıkan ilk cümle; “Aman sakın haa söylediklerime yorum getirme, beni bu odun ve kaba halimle yaz” diye uyarılarda bulunuyor. Aklı Almanya’da kalsa da kalbi tümüyle Fenerbahçe’de! Hiç kimseden bir çıkarı ya da beklentisi yok, tek savunduğu şey kendi inandıkları… Ümit Özat’ın samimiyetine ben inandım, bakalım okuyunca siz de benim gibi düşünecek misiniz?

“3 BÜYÜKLERDE OYNAYAN FUTBOLCU ZATEN %50 ANTRENÖRDÜR”

Lisansı olmayan teknik hocalar hakkında ne düşünüyorsunuz? Siz de Yılmaz Vural gibi Sergen ve Roberto Carlos’u eleştiriyor musunuz bu konuda?

Gökçe hanım, “Beckenbauer” diplomasız dünya kupasını aldı mı? Aldı! Kabul edilmeli ki Türkiye’de en zor, en gelişmiş antrenörlük eğitimini biz gördük. Ama eğer bir oyuncu 3 büyüklerde oynamışsa yüzde elli antrenördür zaten! Lisanssız diye ismi geçen oyuncular terzi, kasap değil ki. Bir kişi kalkıp da Roberta Carlos’a ve Sergen’e futbolu bilmiyor diyebilir mi? Yılmaz Vural’ın diploması vardı da ne oldu? 16 takımı küme düşürdü! Sergen iyidir Yılmaz Vural kötüdür meselesi değil, sözlerim yanlış anlaşılmasın. Ama kriter diplomayla olsaydı hiç bir takımın küme düşmemesi ya da her takımın şampiyon olması gerekirdi. Bahsedilen isimlerden biri Türkiye’nin dört büyük takımında diğeri de dünyanın en büyük takımında oynamış oyuncular. Meslektaşına bu müsemmayı niye göstermiyorsun ki? Antrenörlük antrenman yaptırmak değildir, öyle olsaydı bunu 1 yıl spor okuluna giden herkes öğrenirdi. Antrenörlük okuyarak olmaz, yetenek işidir, Allah vergisi ses gibidir. Fatih Terim, Şenol Güneş, Mustafa Denizli bu eleştiriyi yapmıyor da niye Yılmaz Vural yapıyor? Yılmaz Vural aynı sene hem Konyasporu hem de Kasımpaşa’yı küme düşürdü, 3. takım şansı olsa onu da düşürecekti...

Ama Yılmaz hoca Elazığspor’u kümeden kurtarmadı mı? Şimdi oradaki başarısını görmezden gelmeyelim...

Geçen sene Fatih Terim’den sonraki en başarılı antrenör Yılmaz Vural’dır. Yiğidi öldür hakkını yeme! Ama sene içinde 2 takımı küme düşürdüğü de oldu. Ben antrenörlüğümün ilk yılında Ankaragücü’nü 26 puanla bıraktım. Yılmaz Vural Kasımpaşa’yı 12 puanla, Konyaspor’u da 13 puanla bıraktı. Belki benim yerimde olsa Carlos ve Sergen, benim onlar için söylediğimi benim için söylemezler ama ben inandığım şeyi söylerim, çünkü kendimi vicdanıma karşı sorumlu hissediyorum.

“BURSASPOR ANCAK 50 YIL SONRA YİNE ŞAMPİYON OLUR”

Türk takımlarının yabancı büyük takımlar karşısında şansı olmadığını savunmuştunuz bir programda. Ancak GS bunu başardı. Sadece şansla mı açıklanır bu başarı?

Gökçe hanım size bir soru soracağım ama bunu mutlaka yazmanızı istiyorum. Bursaspor bu ligde Trabzonspor’dan sonra şampiyon olan ilk Anadolu takımıdır. Sezon başında hangimiz Bursaspor’u şampiyon gösterebilirdi? 27 yıldır Trabzonspor şampiyon olamıyor bu ligde. Bursaspor ancak 50 yıl sonra yine şampiyon olur. Bursaspor’un şampiyon olduğu dönem Ertuğrul Sağlam, oyuncular ve yönetim Allah’ın lütfuyla çalıştılar başardılar, denk geldi oldu. Galatasaray’ın UEFA kupasını kazanma olasılığı ne kadarsa, Bursaspor’un da Türkiye’de şampiyon olma olasılığı o kadar. Tersini iddia edenler, dünyanın her yerinde bahisler var, sezon başı Bursaspor şampiyon oluru işaretlesinler, GS için de UEFA kupasını kazanırı işaretlesinler, yok ama yapmazlar paraları kıymetli. 32 maç bittikten sonra Bursaspor ilk ikide şampiyon olur demek kolay! Kardeşim bunu ilk günden söyleyin de göreyim! 3 devre basketbol maçı gibi futbol oynadılar. 35 dakika oynadılar 1 gün dinlendiler, 15 dakika oynadılar 15 dakika dinlendiler, sonra geldiler bir 45 dakika daha oynadılar. Bozuk saha şartları zayıf takımın lehinedir çünkü iyi takım top oynamak ister. 2 yıldır spor yorumculuğu yapıyorum birebir nokta atışı yaptığım yüz tane madde sayarım.

“BEYAZ ÇORAPLA GEZİYORDUN AHMET HAKAN, BEN SENİN GİBİ DÖNEK DEĞİLİM”

Mesela neler onlar?

Türkiye’de GS ve FB bu ligin Real Madrid ve Barcelona’sı. Bu ikisinin dışında başka bir takımın olması mümkün değil dedim, şimdi herkes aynısını konuşuyor. Schalke ezer geçer demiştim, futbol olarak ezdi zaten. GS Juventus’u yenemez demişim. Dünya’da aklı başında bir antrenör, gruplar başlamadan GS Real Madrid ve Juventus’un olduğu grupta ilk ikiye girer desin, “girebilir” değil, girer desin, etek giyer Kadıköy’e yürürüm dedim, bazı siyasetçi ve gazeteciler sözlerimi yanlış anladı. Bana eteği itibarsızlaştırma dediler! Yüz yıllık atasözü bu! Ben söyleyince mi zoruna gitti? Çok istiyorsan sen giy etek, zaten beyaz çorapla geziyordun Ahmet Hakan, ben senin gibi dönek değilim ne olduğumu biliyorum, sözümün arkasındayım. GS Juvenstus’a elenirse niye sevineyim üzülürüm. GS değil FB de olsa yine aynı şeyi söylerdim. Sözlerimi GS düşmanlığı gibi gösteriyorlar. Tek maçlık bir şeyden bahsetmiyorum genelleme yapıyorum. BJK Chelsea’yi de Barcelona’yı da yıllar önce bir kere yendi. Aynı BJK Liverpool’dan 8 gol de yedi. FB de Chelsea’yi yendi ama Lion geldi 4 attı FB’ye. Juventus ile GS 10 maç yapsın 8’ini Juventus alır. Bunları maçlar oynanmadan önce söyleyin yüreğiniz yiyorsa.

Kayserispor antrenörlüğü için teklif aldığınıza dair haberler basında sıkça yer aldı. Neden anlaşma sağlanamadı?

Yalan konuşmam diyemem ama az yalan konuşmaya çalışırım. Kim “asla yalan söylemem” diyorsa o en büyük yalancıdır! Bana Kayserispor’dan en ufak bir teklif gelmedi. Bu süreçte bir takım insanların gerçek yüzünü gördüm. Kendine paye çıkarmak isteyenler beni önermiş olabilir. Kulübünde sorun olup, hocamız olmasa aklımdaki ilk isim sensin diyen, sonra o hoca gidince benim adım önerildiğinde “saçmalama ne alakası var” diyenleri de biliyorum. Bu lafım Kayserispor için değil ama yanlış anlaşılmasın.

Başka kulüplerden teklif geldi mi?

Bank Asya’dan geldi. İki kulüpten daha geldi. Süper lig’den hiç gelmedi.

“BİLMEDİĞİM LİG’DE ÇALIŞARAK KARİYERİMİ, İTİBARIMI KAYBETMEK İSTEMEM”

Yorumculuk yaptığınız programdaki dobra dobra konuşmalarınız ve agresif tavırlarınız kulüp başkanlarının gözünü korkutuyor olabilir mi?

Yüzde yüz! Kulüp başkanları, aslan başkanım kaplan başkanım diyen adam istiyorlar. Ben bunu yapamam! Sezon başı Adana Demirspor seninle çalışmak istiyoruz dedi, “benimle çalışmayın Mustafa Uğur takımı dipten aldı playyoff’a kadar getirdi, siz bu adamı gönderip beni değil Mourinho’yu bile alsanız emin olun devre arası onu da gönderirsiniz ve Mustafa Uğur yeniden gelir” dedim. Devre arasını bulmadı gelen hocayı gönderdiler Mustafa Uğur geri geldi. Çünkü takımda devam etmek onun hakkıdır. Nasıl ki Yılmaz Vural’ın hakkının Elazığspor’da devam etmek olduğu gibi, hakkını yememek lazım. Bandırmaspor ve Malatyaspor’dan da aradılar beni, ikisini de kabul etmedim çünkü liglerini tanımıyorum, ne kadar para alacağımın hiç bir önemi yok, tanımadığım bir ligde çalışarak itibarımı kariyerimi kaybetmek istemem.

“HARAM LOKMA BENİM VE ÇOCUKLARIMIN BOĞAZIMDAN GEÇMEMİŞTİR”

Ünal Aysal futboldan anlamam ama anlayanı başa getiririm diyor, Aziz Yıldırım da futboldan çok iyi anladığını savunuyor ve futbolcularla içli dışlı bir başkanlık yürütüyor. Sizce hangi başkanın mantığı daha doğru?

Aslında Türkiye’de düzen ikisinin de istediği gibi değil. Türkiye’deki bu başıbozuklukta spordan anlayan başkan da anlamayan başkan da olsa, top üç direğin arasından geçiyorsa Mourinho’sun geçmiyorsa Charlie Chaplin’sin. Her şey skor! Açık söyleyeyim ben Aysal’ın da Yıldırım’ın da yerinde olsam bu işi yapmam, geçmişimde futbolcu olmasaydım yapmazdım bu işi net, paramla küfür mü yiyeyim Gökçe hanım? Türkiye’de başkanların yüzde 60’ı para yemeye geliyor o göreve, diğer yüzde 40’ı da hizmet vermek için oradalar. Almanya’da Werder Bremen’in kulüp başkanı alt yapı sorumlusu, Türkiye’de bir kulüp başkanına alt yapı sorumlusu ol diyebilir misin? Almanya’da bir siyasetçi her hangi bir spor kulübünü arayıp X kişiyi antrenör yapın diyebilir mi? “Sana ne” derler adama Almanya’da!

“AZİZ YILDIRIM MAĞDUR OLDUĞU İÇİN ONUN YANINDAYIM”

Almanya ile Türkiye arasında başka ne gibi farklar var futbol konusunda?

Almanya’da futbol spordur. Kazanmaktan sonra ki en güzel şey kaybetmektir. Almanya’da oynarken, maçı kaybettik, soyunma odasına gidiyoruz, takım kaptanı nereye gidiyorsun gel, bizi taraftar çağırıyor alkışlamamız lazım dedi. 3-0 yenildik ama dedim. Olsun 5-0 da olsa gideceğiz, onlar bilet alıp bizi izlemeye geldiler desteklediler teşekkür edeceğiz dedi. Dünyanın en iyi 3 antrenöründen biri olan Klopp, Mainz’i çalıştırıyordu, yenilmişlerdi bize, maç sonu tribüne taraftarların yanına gittiler, eyvah kaos çıkacak dedim, bağdaş kurdu oturdu Klopp, bütün taraftarlar alkışladılar ve oyuncularla birlikte ağladılar, 1 yıl emek verildi ama olmadı diye. Klopp o sezon Dortmund’a transfer oldu. Bank Asya’daki bir takımda başarısız olan bir direktörü GS’ye ya da FB’ye geldiğini düşünsenize. Bizim memleketimizde insanlarımızın çok iyi bildiği 2 şey var, biri siyaset biri futbol. İkisinde de yerlerdeyiz!

FB’den sıkıntılı bir şekilde ayrılmıştınız. Şimdi FB’den yapılan açıklamalarda görüyoruz ki, “büyük kaptan”, “evladımız” gibi sözlerle övgüler alıyorsunuz… Ne değişti o günden bugüne?

Gökçe hanım tuzak sorular soruyorsunuz, sevdim bunu… Bakın ben bir terzinin oğluyum, onun elindeki iğne deliği kadar haram lokma benim ve çocuklarımın boğazından geçmemiştir. Kimseye haksızlık yapmamaya çalıştım. Ama FB’den ayrılırken ki Ümit ne ise ben hala o’yum! İnsanlar değiştiyse bilemem. 6 yıldır herkes Aziz Yıldırım’a biat ederken ben karşısındaydım. Ben bugün 3 gün sonra hapis yatma ihtimali olan adamın yanındayım! Mağdur adamın yanındayım, güçlünün değil! Hapis yatmayı asla hak etmiyor Aziz Yıldırım!

“FB BAŞKANI AZİZ YILDIRIM LAZIM DEĞİL BANA, AĞABEYİM OLARAK KALSIN SADECE!”

Aziz Yıldırım’ın suçsuzluğuna inanıyor musunuz?

Adımın Ümit olduğu kadar inanıyorum suçsuzluğuna! Bu işin şike davası olmadığına inanıyorum! Bir tape var, ikinci ligde X bir kulübün başkanı “maç tamam, hallettik” diyor telefonda, kaç paraya hallettin diyorlar sonra konuşuruz diyor, mahkemede bu konuşma soruluyor, adam şaka yaptım diyor ve beraat ediyor. Onun beraat ettiği bir yerde sen diğerlerinde şike olsa da var diyemezsin ki! Adaletli bir yargılama olduğuna inanmıyorum. Bugün ülkenin en güçlü siyasetçisi kim? Başbakan Erdoğan! Başbakan’a ve ailesine kumpas kuruluyorsa (öyle diyorlar ya ) Aziz Yıldırım’a mı kurmayacaklar?

“BAŞBAKAN ERDOĞAN ELİMDEN TUTTU ÇEKTİ, NİYE BU KADAR KİLO ALDIN DEDİ”

Yani Aziz Yıldırım mağdur olmasaydı yanında olmayacak mıydınız?

Evet olmayacaktım! Asla! Mehmet Ali Aydınlar TFF başkanlığını bırakınca onu aradım. Başkanlığı bırakmasaydınız asla aramazdım sizi, çünkü sizden bir beklentim olduğunu düşünmenizi istemem dedim. Ona sizin yanınızda dostunuz yok dedim. Ben eğer yanınızda olsaydım, size asla o imzayı attırmazdım dedim. Şayet şike olsaydı bile, bir Fenerbahçeli olarak, kendi kulübüme böyle bir şey yapamam diyip istifa etmeninizi önerirdim, çünkü haklı olduğunuzu düşünseniz bile FB’ye karşı böyle bir şey yaptığınız için ihaleyi sizin üstünüze yıkarlar dedim. Ben Fenerbahçeli doğmadım ama Fenerbahçeli öleceğim. Amaçlanan FB’yi yönetmek değil Aziz Yıldırım’ı göndermek. İnanın bana Aziz Yıldırım giderse kulüp geçmişe döner. Mehmet Ali Aydınlar Alex’e iade-i itibar vereceğini söylüyor, adam zaten 10 yılda 30 milyon Euro kazandı, neyin iade-i itibarını vereceksin? Erol Tugay’a verdin mi? Adam açlıktan öldü! Sedat Balkanlar’ın ailesinin maddi desteğe ihtiyacı var mı diye düşündün mü? Selçuk Yula’nın ailesi ne durumda sordun mu? Bunlara iade-i itibar dersen anlarım, ama Aziz Yıldırım’la problemi olan adam üzerinden vuruyorsan, o zaman ben senin samimiyetine inanmam! Dava süreci bitince, başkan temizlensin (ben temizleneceğine inanıyorum) başkanı en başta eleştirecek kişi ben olacağım! Aziz Yıldırım döneminde ne FB’den ne Başkan’dan hiç bir görev beklentim yok! Başkanla kırgınlığımızın kim tarafından yaratıldığını çok iyi biliyorum. İsmi bende kalsın, ama başkan da onu “bildi”! Bana FB Başkanı Aziz Yıldırım lazım değil, ağabeyim olarak kalsın sadece! Eski kaptan yazan da büyük kaptan yazan da aynı insandır. Ben hep aynı Ümit’im! Aziz başkanın başına gelenler Ali Şen’in de Mehmet Ali Aydınlar’ın da başına gelseydi onların da yanında olacaktım. Ben ambulanstayken beni Başbakan R. Tayyip Erdoğan aradı. Başbakan’ın annesinin taziyesine gittiğimde Başbakan Erdoğan tuttu elimden çekti “niye bu kadar kilo aldın dedi?” Çıkar peşinde olsaydım Başbakan’la iletişimimi devam ettirirdim. Ama hiçbir zaman çıkar ve beklentiler içinde olan adam olmadım!

“DÜNYA FUTBOLUNDA KULÜBÜ TARAFINDAN RESMEN AÇIKLANAN İLK TÜRK KAPTANIM”

Aziz Yıldırım aklanınca sizi yine Aziz Başkan’ı eleştirirken mi göreceğiz?

Aziz Yıldırım bu işlerin içinden hayırlısıyla sıyrılsın yavaş yavaş kendimi çekeceğim onun yanından. Benim kültürüm belli, ben güçlünün yanında olmam mağdurun, zayıfın, haksızlığa uğrayanın yanında olurum. Koluma takım kaptanlığı bandını takan Aziz başkandır, o istemeseydi olamazdım! Aziz Yıldırım FB’nin 100. yıl şampiyonluğunu yaşamama vesile oldu, o benim başkanımdır! Dünya futbolunda bir kulüp tarafından resmen açıklanan ilk Türk kaptan benim! 1. kaptan sakatlandı, 2. kaptan da gelmedi diye 3. alternatif olarak kaptan seçilmedim. Bunu herkes bilecek!

“ŞİKE SUÇUNDAN HAPİS YATMAYI KÖKÜNE KADAR YANLIŞ BULUYORUM”

Şike sürecinde FB’yi tamamen temiz buluyor musunuz?

Aziz Yıldırım’ın güzel bir sözü var; “Biz herkes kadar temiziz” der. Bu cümle; herkes ne yaptıysa biz de onu yaptık demeye de girer, biz yapmadık demeye de girer. Ama cümlenin içeriğini Başkan’a soracaksınız. Gelinen süreçte artık kimse bunun şike davası olduğuna inanmıyor.

Sizce Fenerbahçe bu lekeden nasıl kurtulacak?

Güzel soru sordun bak şimdi! FB’nin bu lekeden kurtulmaya ihtiyacı yok ki! Zaten FB’liler bunu bir leke olarak görmüyorlar haklı olarak. FB’liler af da istemiyor, bizi kurtar da demiyor çünkü biz şike yapmadık diyorlar! Diyelim ki şike var, mahkemeye herkes çıkıyor da, teşvik alan oyuncu niye çıkmıyor? Şike tek başına yapılmaz ki! Teşvik alan oyuncunun futbol hayatını bitireceksin. Niye kimse şike yapan oyuncular nerede demiyor? Hangi oyuncuysa bilinsin ki başka bir takıma gitmesin. Sportif bir şeyden hapis yatılır mı? Şike suçundan hapis yatmayı köküne kadar yanlış buluyorum.

“FB’DE 3 YIL DAHA KAL DESELERDİ, REAL MADRİD BİLE GEL DESE GİTMEZDİM”

Almanya’dan döndüğünüze pişman mısınız? Özlüyor musunuz o günleri?

Çok özlüyorum, pişmanım döndüğüme ama yaşayıp göreceklerimiz varmış be… Almanya’ya gitmeden önce bana 3 yıl daha FB’de kalacaksın ve futbolu burada bırakacaksın deselerdi, Real Madrid bile gel dese gitmezdim! Ben böyle bir “Fenerbahçeli’yim” işte!

Sizin döneminiz de size göre en iyi teknik hoca kimdi?

Artık kimseye paye vermek istemiyorum Gökçe Hanım. Çünkü hak etmiyorlar. Hep ben övdüm hocaları, köpek gibi de çalıştım üstelik. Milli takım hocaları da, kulüp hocaları da beni 1 dakika fazladan çalıştırmamıştır.

Futbolculuk döneminizde sizi polemiklerle hatırlamıyoruz. Takım içinde kavga ettiğiniz oyuncular oldu mu hiç?

Çok oldu… İsim vermeyeyim rencide olmasınlar ama tokatladığım oyuncu bile olmuştur. Ama sahaya yansıtmamaya çalıştık belli etmedik.

“FENERBAHÇELİ DOĞMADIM AMA FENERBAHÇELİ ÖLECEĞİM”

Küçük yaşta bir oyuncuyu keşfedip onun dünyaca ünlü bir oyuncu olması mı sizi mutlu eder, yoksa çalıştırdığınız takımın şampiyon olması mı?

Çalıştırdığım takımın şampiyon olmasını isterim. Oyuncu yetiştirmek ise onu da yaptım. Karabük’te İsa’yı 1750 Euro, Rize’deki Kaan’ı da 2500 Euro maaşa ben getirdim, bugün ikisini GS istiyor.

En beğendiğiniz futbolcular kim?

Olcan, Selçuk, Burak, Gökhan Gönül ve Caner… Bu beş futbolcuyu beğeniyorum…

“ANTRENÖRLÜK YAPAMADI BIRAKTI DEDİRTMEK İSTEMİYORUM”

Kulüp başkanlığı düşünüyor musunuz, hedeflerinizin arasında var mı?

Sezon başı 1-2 kulüple bu doğrultuda görüşmem oldu ama benim arzum ilk öncelikle antrenörlük. Yapamadı bıraktı dedirtmek istemiyorum.

Bildiğiniz gibi Cüneyt Çakır dünya kupasında maç yönetecek? Önemli bir görev sonuçta. Ne düşünüyorsunuz bu konuda?

Geç bile kaldı… Cüneyt’in sonuna kadar hakkı olduğunu düşünüyorum. Cüneyt Çakır dünyanın en iyi 3 hakeminden biri bana göre.

Star / Gökçe Bayraktar Yıldırım