TV'DE SANSÜR, SİNEMADA KÜFÜR!

Televizyonda son zamanlarda hiç “sinema filmi” izlediğiniz oldu mu? Devletimizin bizi ‘namussuz’ insanlar olmaktan korumak için aldığı muhteşem önlemlerin farkında mısınız?

Bir okurum sayesinde haber alıp sonradan izleyerek farkettiğim üzere, Pazartesi günü TV8 de gösterilen "Asiye Nasıl Kurtulur" filminde Müjde Ar’ın gayet olabilir göğüs dekoltesini mozaikledikleri gibi arkada duran ve farkedilmesi çok güç nü-kübist bir tabloyu bile flulaştırdılar. Koca bir yuh! çekmek istiyorum izninizle…

Özel TV’lerin yayına başladığı ilk yıllar meğer Pompei’nin son günlerini yaşıyormuşuz, hepimiz boynumuza kadar günaha batmışız da haberimiz yokmuş!

Yaşı yeten herkes Show TV’nin ünlü “kırmızı nokta” kuşağını bilir. Cumartesi geceyarısından sonra bu kuşakta gösterilen erotik filmler, Tutti Frutti gibi cinsellik dozu yüksek striptiz şovları bir dönem seyircisinin ilgisini çekmiş ancak otoriteyle baş edemeyen kanalın “temiz yayıncılık” ilkesiyle hareket edeceğini açıklamasıyla yayından kaldırılmıştı. Aradan geçen yıllarda nasıl arındıysak artık, o yayınları yapan Patagonya Devlet Televizyonuymuş gibi, 2-3 sezon önce Bihter’le Behlül öpüştü diye ortalık ayağa kalkmıştı.

Devlet kontrolündeki TRT yayınları bir yana, özel olduğunu iddia eden TV8 gibi kanalların bile otokontrol bahanesiyle iyice muhafazakarlaştığı şu günlerde bir sinema filmini sansürsüz izlemenin tek yolu; sinemaya gitmek… Orada da başka bir tuzak bizi bekliyor, ticari komediye artık arsızca yerleşmiş olan küfür!

Pazar günü İzmit sinemalarından birinde Moskova’nın Şifresi Temel filmine giren küçücük çocukları görünce üzüldüm ister, istemez. Aile içi eğitimde istediğiniz kadar iddialı olabilirsiniz. Çocuğunuzu sadece bu filme götürerek onun küfür dağarcığının zenginleşmesine korkunç bir katkınız olabilir. Sadece 7+ yaş sertifikası almış bu filme giren 8 yaşındaki bir çocuğun en kaba cinsel eylem küfürleriyle kendinden geçmesine, bunu normal sanmasına engel nedir? İnanın bana 70’lerin Aydemir Akbaş’lı seks komedilerinde bile şu an ticari komedilerde kullanılan küfürlü dil yoktu.

Gişe komedisi yapanların bu rahatlamış, umursamaz halinin daha sonra yeni bir sansür bahanesi olacağından korkarım. Geçen yıl İstanbul Film Festivali’nde yaşanan, bazı filmlerin yaş sınırlaması olmadan gösterilmesi gibi bazı talihsizliklerin Kültür Bakanlığına artık festivallerde gösterilecek her filmi görme, denetleme bahanesi vermesi örneğinde olduğu gibi...

Bir yanda tavuk poposu görse buzlatacak bir RTÜK korkusu, öbür yanda 7-8 yaşında çocukların izlediği, galiz küfürlerle dolu ucuz komediler! Geceyarısından sonra, sadece yetişkinlerin izlediği saatte yayınlanan ‘erotikler’ mi zararlıydı yoksa çoluk, çocuğun seyrettiği, cinsellik imalı küfürlerden medet uman ucuz komediler mi?

Teoride ve pratikte fena halde yanlış yapıyoruz ama kimin umurunda?

Twitter.com/murattolga