Tutuklu gazeteci cezaevinde evlendi, damadın ayağına gardiyan bastı!
Gazeteci Tunca Öğreten, Silivri Cezaevi’nde kendi gibi gazeteci olan nişanlısı Minez Bayülgen ile evlendi.
Tunca Öğreten’in de aralarında bulunduğu 6 gazeteci 25 Aralık’ta
Sabah gazetesinin RedHack ile ilişkilendirdiği soruşturma
kapsamında 24 gün gözaltında tutulmuştu. Bu sürecin ardından
Öğreten, Mahir Kanaat ve Ömer Çelik, Redhack ile ilgili bir gerekçe
yerine DHKP-C, PKK/KCK ve FETÖ/PDY üyeliği iddialarıyla
tutuklanmıştı.
Tutuklanan gazeteciler gözaltı süresiyle birlikte 68 gündür
yakınlarından ayrı. Tunca Öğreten ile nişanlısı Minez Bayülgen
yalnızca ilk derece akrabaların görüşüne izin verildiği için
birbirlerini göremiyorlardı. Öğreten geçen günlerde yolladığı
mektupta “Esarette ve hürriyette, otokraside ve demokraside eşim
olmayı kabul eder misin? Benimle evlenir misin Minez Bayülgen?”
sözleriyle evlenme teklifinde bulunmuştu.
Damadın ayağına gardiyan bastı
Minez Bayülgen’in bu teklifi kabul etmesi üzerine harekete geçildi
ve sonunda önceki gün Silivri Cezaevi’nde alışık olmadık bir
törenle dünya evine girdiler. Nikâh töreni ile bağdaşmayan
gardiyan, avukat ve dikenli tellerin gölgesinde “Evet”ler kayda
geçti. Minez, alışılagelmişin aksine nikâhta Tunca’nın ayağına
basamadı. Çünkü 68 gündür onları ayıran Silivri’nin devasa
duvarlarının üstüne nikâh masasında aralarında bir masa daha
duruyordu. Tunca’nın ayağına Minez’i temsilen gardiyan bastı.
16 Nisan’a kadar tek ‘evet’
Bayülgen, bu garip nikâh töreninde gelinlik giyemediği için
sembolik olarak “beyaz kazak” giydi. OHAL şartlarında “örgüt
propagandası” olacağı gerekçesiyle cezaevlerinde fotoğraf çekmenin
bile yasaklanması nedeniyle o mutlu ana ilişkin ellerinde tek kare
fotoğrafları yok. Minez, nikâh törenlerine ilişkin hislerini şöyle
dile getirdi: “Tunca ‘terör örgütü üyesi’ olmasaydı bir kot, bir
tişörtle atacaktık imzaları. Tek istediğimiz akşamına etrafı
sevdiklerimizle donatılmış bir masada kadeh tokuşturmaktı. Bugün
OHAL, Silivri’de evlenmek için bize sekiz dakika verdi. Bir
yanımızda cezaevinde nikâh kıymaktan sıtkı sıyrıldığı için en kısa
cümlelerle nikâhı şipşak bir şekilde tamamlamaya çabalayan nikâh
memuru, diğer yanımızda şahit oldukları takdirde hanelerine bir
“terörist”in tanığı olmanın utancını taşımamak için direnen
gardiyanlarla sekiz dakikada muradımıza erdik. Memur sordu, ‘Evet’
dedim, Tunca ‘16 Nisan’a kadar tek ‘Evet’im budur’ dedi,
evlendik.”
Tek bir fotoğraf yok
44 gündür tutuklu bulunan gazeteci Tunca Öğreten’le Silivri
Cezaevi‘nde gardiyanların gölgesinde hayatını birleştiren gazeteci
Minez Bayülgen, çocuklarına ve hatta torunlarına anlatabileceği bu
hikâyeyi “8 dakikada muradımıza erdik” diye özetliyor. Adalet
Bakanı Bekir Bozdağ’ın yayımladığı genelgeyle cezaevlerinde
fotoğraf çektirmenin yasak olması nedeniyle, bu hikâyenin ne yazık
ki bir fotoğrafı yok.