25 Kas 2023 20:53 Son Güncelleme: 25 Kas 2023 21:17

Tutar yüzde 40 olunca düşüş başladı! Uzmanlardan uyarı: Ocak ayına dikkat

Hayat pahalılığının ardından kredi kartı kullanımında artış yaşandı. Ödemelerde zorlanan vatandaşlar, ekstresinde asgari ödeme tutarının yüzde 40’a geldiğini görünce zorlanıyor. Limit düşüşüne gidenlerin sayısı da artmaya başladı. Uzmanlar ise özellikle ocak ayına dikkat çekiyor…

Merkez Bankası son PPK toplantısında faizi 500 baz puan artırmasının ardından yayınladığı duyurular ile bu artışın belirli kesimlere yansımasını önlemek için tedbirler almak istedi. Bunlardan bir tanesi de kredi kartı oldu ve kredi kartı azami faiz oranları ile üye işyeri komisyon oranlarında yıl sonuna kadar değişim gerçekleşmeyeceği belirtildi. BKM verilerine göre şu anda 2023 yılının 9 aylık döneminde gerçekleşen kredi kartı işlem adedi, 6.2 milyar ile 2022 yılının tamamına yakın. Yine BKM verilerine göre şu anda 2023 yılının 9 aylık döneminde gerçekleşen kredi kartı işlem tutarı 4.8 trilyon TL ile 2022 yılının tamamını geçti bile.

ASGARİ ÖDEME TUTARI BİLE VATANDAŞI ZORLUYOR

BDDK'nin limiti 25 bin TL'nin altında olan kredi kartları için asgari ödeme tutarının dönem borcunun yüzde 20'si, 25 bin TL'nin üstünde olan kredi kartları için asgari ödeme tutarının dönem borcunun yüzde 40'ının ödenmesi kararının ise hala yansımaları sürüyor. Vatandaş birer birer limit düşüyor. Ortalama 115 bin kredi kartı harcaması bulunan vatandaşın asgari ödeme tutarı yaklaşık 47 bini buluyor. Uzmanlar Ocak ayına daha düşük kredi kartı borç bakiyesiyle girmelerini tavsiye ederken hukukçular oluşabilecek mağduriyetler için uyarılarda bulunuyor.

Ekonomist-Finans Uzmanı Murat Özsoy ve Avukat Remzi Ümit Atay konuya ilişkin detayları haberglobal.com.tr'den Şifa Kaymak'a değerlendirdi.

KREDİ KARTI KULLANANLAR OCAK AYINA DİKKAT!

Ekonomist-Finans Uzmanı Murat Özsoy kredi kartı kullanımıyla ilgili önemli açıklamaları şöyle:

"TCMB’nin bu duyurusu sonrasında kredi kartı kullanım alışkanlıklarında yılsonuna kadar olan dönemde azalma yönünde bir değişiklik ya da genel çerçevede kullanım alışkanlıklarında bir değişim beklemiyorum. Yine benzer bir son çeyrek artışı görürüz. Düşük gelir grubundaki insanlar kredi kartı bakiyesinin tamamını kapatamaz iken sürekli gecikme faizi ödemek zorunda kalıyorlar. Hatta orta gelir grubundaki özellikle beyaz yaka çalışanların çoğu da kredi kartı borcunun asgari ödemesinden daha fazlasını yapmakta zorlanıyor.

Bu düzenleme Aralık ayından sonra ne olur bilmiyoruz. Belki de bu değişiklik yapılmayan süreçteki birikim Ocak ayında ilave bir yük olarak kredi kartı kullanıcısı üzerine binebilir. Dolayısıyla Ocak ayındaki döneme daha az kredi kartı borç bakiyesi ile girilmesini öneririm.

Bankalar belki de Aralık ayında bu kesimdeki vatandaşlara daha uygun şartlarda ihtiyaç kredileri sunarak kredi kartı bakiyelerini kapatma konusunda imkan sağlayacak ürünler sunabilir. Kredi kartı müşterilerinin bu tip fırsatları değerlendirerek ve bütçelerini planlayarak Ocak ayına daha düşük kredi kartı borç bakiyesi ile girmeleri iyi olacaktır. Çünkü Aralık ayında yapılacak muhtemel bir 250 baz puan artış sonrasında Ocak ayında kredi kartı azami faiz oranlarındaki artışın birikimli etkilerini görebiliriz."

HACİZ DURUMLARI ARTABİLİR

Kredi kartı kullanımının hukuki boyutunu değerlendiren Avukat Remzi Ümit Atay şunları söyledi;

Faiz oranlarındaki artış, düşük gelir grubundaki insanların kredi kartı borçlarını kapatmakta zorlanmalarına ve sürekli gecikme faizleriyle karşılaşmalarına neden olabilir. Bu durum, özellikle kredi kartı borçlarını tamamen kapatamayan bireylerin ödeme dengesinin bozulmasına yol açabilir. Düşük gelirli insanların kredi kartı borçlarını ödemekte yaşadıkları zorluklar, özellikle haciz gelme olasılığını artırabilir. Faiz oranlarındaki artış ve ödeme güçlükleri, bu kesimdeki bireylerin mali durumunu daha da zorlaştırabilir. Kredi kartı borçlarından dolayı haciz durumuyla karşılaşma olasılığı, özellikle düşük gelir grubundaki insanların finansal güvenliklerini tehdit edebilir.

Bu düzenlemelerin etkilerinin Ocak ayında daha belirgin hale gelmesi, özellikle düşük gelir grubundaki bireylerin kredi kartı kullanım alışkanlıklarını ve ödeme durumlarını dikkatlice izlemeyi gerektirmektedir. Hukuki açıdan, bu durumun tüketici hakları ve adil finansal uygulamalar açısından değerlendirilmesi önem arz etmektedir. Bu değerlendirme, düzenlemelerin düşük gelirli bireyler üzerindeki potansiyel olumsuz etkilerini azaltma amacı güdebilir ve daha adil bir finansal sistem oluşturmak için gerektiğinde revize edilmesini sağlayabilir.

VATANDAŞLAR KREDİ KARTI LİMİTİNİ DÜŞÜRÜYOR

Ürünlere gelen peş peşe zamların ardından kredi kartına yönelen vatandaşlar asgari ödeme tutarının artışından dert yanıyor.

Yaklaşık 130 bin kredi kartı limiti olan Ufuk Elevli "Ekonomik şartlar göze alındığında kredi kartı kullanmadan geçinmek mümkün değil. 3 tane okula giden çocuğum var harcamalarımın çoğunluğu kredi kartıyla. Haliyle kart ekstresi dolu geliyor. Dönem borcunun yüzde 40'ının ödenmesi kararı oldukça zora sokuyor. Sadece tek kart da kullanmadığımızdan yola çıkacak olursak özellikle çocuklu ailelerin yükü daha da ağırlaşıyor. Birden fazla kartım olduğu için hepsinin limitini düşürmeye karar verdim " dedi.

Evlenme aşamasında olan ve harcamalarını kredi kartıyla yapan Serpil Öztürk ve nişanlısı ise "Tüm eksiklerimizi kredi kartıyla yapıyoruz. Nişanlım ve benim kartlarımız dolu durumda. Ancak kart harcamasının asgari tutarını gördüğümde sanki borcun tamamını ödüyor gibiyiz. Zorlanıyoruz. Bu yüzden limitimi düşürme kararı aldım" ifadesini kullandı.