TÜRSAK'tan 'Arama Konferansı'
TÜRSAK Vakfı, Türkiye Sinemasının en geniş kapsamlı 'Arama Konferansı'nı düzenleyen ilk sinema vakfı oldu.
TÜRSAK Vakıf yeni başkanı Elif Dağdeviren liderliğinde, Bahçeşehir Üniversitesi'nin akademik katkısı ve ev sahipliğinde, Türkiye sinemasına dair bir vakıf tarafından düzenlenen en geniş kapsamlı arama konferansını düzenleyerek yeni çağa uygun bir vakıf anlayışına geçmek üzere ilk adımını attı.
TÜRSAK vakfı, yeni yönetimi ile beraber hızla değişmekte olan dünya dinamikleri doğrultusunda varlık nedenlerini ve hedeflerini gözden geçirip geliştirmek adına harekete geçti. Bu bağlamda benzer dinamiklere sahip Bahçeşehir Üniversitesi ile işbirliği yaparak Türkiye'de bugüne kadar bir vakıf ve üniversite tarafından düzenlenen en geniş kapsamlı arama konferansını gerçekleştirdi.
13 Mart Çarşamba günü Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü'nde düzenlenen ve Türkiye sinemasının var olan durumunu değerlendirerek ihtiyaçlarını tespit etmek üzere gerçekleştirilen konferansa sektörün farklı temsilcilerinden oluşan geniş çaplı bir katılım oldu.
Elif Dağdeviren
TÜRSAK Vakfı Başkanı ve yapımcı Elif Dağdeviren, TÜRSAK Vakfı Başkan Yardımcısı ve yapımcı Cemal Okan ile BAU Sinema ve Televizyon Bölüm Başkanı Doç. Dr. Nilay Ulusoy'un konuşmacı olarak katıldığı konferansta sinema sektörünün ve basın dünyasının önemli isimleri de yer aldı.
İki oturum halinde gerçekleşen konferansta ilk olarak sözü TÜRSAK Vakıfı Başkanı Elif Dağdeviren aldı. TÜRSAK'ın 27 yıllık bir vakıf olduğunun altını çizen Dağdeviren, vakıfların da gelişen çağın dinamikleri doğrultusunda kendilerini yenilemeleri gerektiğini belirterek, özellikle sinema sektörünün daha da güçlenip gelişebilmesi için tüm paydaşları arasında birlik oluşturmasının ve rakipler olarak değil tamamlayıcı unsurlar olarak yollarına devam etmeleri gerekliliğinin altını çizdi.
Doç. Dr. Nilay Ulusoy
Bu çağrının özellikle sektörün tüm çalışanlarına, bileşenlerine ve sektöre tüm katkıda bulunanlara yapıldığını dile getiren Dağdeviren sözlerine şöyle devam etti; "Türkiye sineması özellikle son 10-15 yıldır, gerek ulusal gerekse de uluslararası arenada önemli atılımlar yaptı. Ülkemizde seyirci sayısı artarken dünyada da saygı duyulan ve ödüllerle dönen filmlerimiz sayesinde adı geçen bir Türkiye sineması ortaya çıktı. Dünyadaki nadir ülkelerden birisi ki, kendi filmleri yabancı filmlerden daha çok seyrediliyor. Yerel sinemalarda çok rağbet görmeyen filmlerimiz bile dünyadan ödüllerle dönebiliyor. Alnının akıyla çıkardığı Nuri Bilge Ceylan gibi isimler sayesinde marka olmuş güzel filmlerin ev sahipliğini yapan bir ülkedeyiz."
Sözlerine TÜRSAK'ın 27 yıldır çeşitli şekillerde sinemaya katkıda bulunduğunu ve bu katkılarından çoğunun da sektöre yeni isimler kazandırmak olduğunu ancak artık sektörde eksik görülen konularda nasıl bir fayda sağlanabileceğine de odaklanmak gerektiğini dile getirerek devam eden Dağdeviren, "Böyle konferanslarla Türkiye Sineması'nın gelişimine katkıda bulunmanın ve uluslararası arenada daha büyük bir marka olmasına katkı sağlamanın yol haritasını çizebilmek istiyoruz" dedi.
Ezel Akay
BAU Sinema ve Televizyon Bölüm Başkanı Doç. Dr. Nilay Ulusoy açılış konuşmasına konferansa ev sahipliği yapmak duydukları mutluluğu dile getirerek başladı. Ulusoy konuşmasına şöyle devam etti; "Her zaman akademi ile reel sinema sektörünün sürekli iş birlikteliği yapmasını istiyoruz. Öğrencilerimizin sektörün ihtiyaçları doğrultusunda sektör içinde de var olabilecek şekilde iyi akademik ve pratik eğitim almış olarak hazırlamak önceliğimiz olmuştur. Öğrencilerimize sektöre daha iyi adapte etmek önceliğimiz olacaktır."
TÜRSAK Vakfı Başkan Yardımcısı, FONO Film sahibi ve Taff Pictures ortağı Cemal Okan da açılış konuşmasında vakıf olarak bugüne kadar çok mükemmel işler yapıldığının altını çizdi. "Sinemada yaptığımız işler daha bireysel işler, takım çalışmasıyla daha iyi işler yapabiliriz" diyen Okan, bu çalıştaydan beklentilerinin özellikle genç nüfusu daha çok sinemaya çekmek olduğunu dile getirdi.
Demir Karahan
İnteraktif olarak gerçekleştirilen konferansta Türkiye'nin sineması ile daha da güçlü ulusal ve uluslararası bir marka olması ve bunun için sinemanın çok daha güçlü ve etkin bir sektör olarak nasıl konumlanması gerektiği tartışıldı. Sektörün ihtiyaçlarının belirlenmesi ve nasıl bir yol haritası çizmesi gerektiğinin tartışıldığı konferansta çözümlere ve geleceğe yönelik bir de stratejik plan çıkarılması için çalışma başlatıldı.