"Türkiye'nin ahvalini sorarlarsa Tarık Toros imam oldu dersiniz"
Şu an İngiltere'de bulunan gazeteci, RS FM'de Yavuz Oğhan'ın hazırlayıp sunduğu 'Bidebunudinle' programında konuştu.
Koza İpek Grubu'na kayyum atanmasıyla Bugün TV Genel Yayın
Yönetmenliği'nden alınan Tarık Toros, TSK'nın Kara Harp Okulu imamı
olduğu iddialarına ve yurtdışına kaçmasıyla ilgili RS FM'den Yavuz
Oğhan’a konuştu. "Kaçmadım. Türkiye’deki yaşamımızı sonlandırma
kararı aldık" diyen Tarık Toros, ifade vermek için Türkiye’ye
gelmeyeceğini belirterek, “Yıllar geçecek, iddianame yazılacak,
duruşmalar olacak. Hayatımı böyle çürütemem. Ben Türkiye’deki
yaşamımı sonlandırdım.” dedi.
TSK içindeki Fetullahçı Terör Örgütü / Paralel Devlet Yapılanması
(FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında aralarında doktor, öğretmen,
öğretim üyesi, gazeteci ve kamu görevlilerinin bulunduğu 22 kişi
hakkında gözaltı kararı çıkarılmış, gözaltı kararı çıkartılanlardan
8 kişi yakalanırken, 14’ünün operasyonu önceden haber alarak
kaçtığı tespit edilmişti. Soruşturma dosyasına göre gazeteci Tarık
Toros da TSK imamlarından biri ve örgüt yöneticisi konumunda olduğu
öne sürülüyor. Soruşturma dosyasındaki iddialara göre, TSK içinde
FETÖ mensubu olmayan ve bu yapılanmayı eleştiren subaylar hakkında
asılsız çeşitli ihbar mektupları düzenleniyor, soruşturma
geçirmeleri sağlanıyor, sicilleri bozuluyordu. İstanbul, İzmir
Askeri Casusluk soruşturmalarında da aynı yöntem uygulanmıştı.
Şu an İngiltere'de bulunan gazeteci, RS FM'de Yavuz Oğhan'ın
hazırlayıp sunduğu 'Bidebunudinle' programında konuştu.
Avukatlarının dosyaya gizlilik gerekçesiyle ulaşamadığını,
suçlamaları da basından öğrendiğini söyleyen Toros, durumunu da bir
espriyle özetledi: "Türkiye'nin ahvalini sorarlarsa Tarık Toros
imam oldu dersiniz."
'TSK'DA TERFİLERİ BEN BELİRLİYORSAM TÜRKİYE
BİTMİŞ'
Toros, "21 senedir gazeteciyim. Başka bir iş bilmiyorum. İşkolik
bir adamım. Evden ofise, ofisten eve giderim. Ben gazetecilikte
askeri konuları hiç takip etmedim. 10 senedir kuvvet komutanlarını
bile bilmiyorum. Kara Harp Okulu’nun hiçbir komutanını bilmem. Bir
tek Talat Aydemir’i bilirim. Onu da herkes bilir. Eğer TSK’da
terfileri ben belirliyorsam Türkiye bitmiş. Kiminle nerede toplantı
yapmışım, neyi servis etmişim? Deli saçması bir şey. İnsaf. Bütün
telefon konuşmalarımız ellerinde. Peşimizde zaman zaman hafiyeler
vardı, arabalarımız takip edilirdi. Yıllardır didik didik
ettiler bir şey bulamadılar. Bunlar milleti korkutma amaçlı"
dedi.
'SADECE 150 BİN TL'LİK BİRİKMİŞİMİZ VAR'
İngiltere'ye kaçmasıyla ilgili Tarık Toros, "Kaçmadım. Türkiye’deki
yaşamımızı sonlandırma kararı aldık" dedi. Yurt dışına nasıl
çıktığını anlatan Toros, Akın İpek ile bağlantısının bulunmadığını
da belirterek şöyle devam etti:
"Yurt dışına dört ay önce 4 Mart 2016’da çıktım. Yurt dışını
gitmeyi kafasına koyan bir adam iki buçuk sene Türkiye’de
gazetecilik mücadelesi vermez. Ben buraya gelirken hakkımda ne bir
soruşturma ne bir inceleme vardı. İki buçuk yıl risk altında
çalışık. Eğer kaçmayı düşünsem 2014’te kaçardım. Eşimle birlikte
belki 100 gece polisler gelecek diye üzerimizdeki kıyafetlerle
salonda uyuyakalırdık. Pasaportlarımızı yeniledik, vizelerimizi
aldık, normal koşullarda gittik. Türkiye’de geçinemez, iş yapamaz
hale gelmiştim. Hesaplarımızı, telefonlarımızı kapattık. Emeklilik
hesaplarımızı bozdurduk. 150 bin TL paramız var. Burada bir sene
yaşamımıza ya yeter ya yetmez. Sonrası Allah Kerim."
'ZİNDAN KÖŞELERİNDE UNUTULMAYI DÜŞÜNMÜYORUM'
"Ben kendimi ne kaçak, ne sürgün, ne de hasretlik hissediyorum"
diyen Tarık Toros, bundan sonraki hayatını bu şekilde
kurguladığını, zamanla insanlar tarafından anlaşılacağını
söyledi.
İfade vermek için geri dönmeyeceğini de ifade eden Toros, "Bir
savcı çıkmış sen Kara Harp Okulu imamısın ifadeye gel dediğinde
dört ay sonra gidip bir zindanın köşesinde unutulmayı düşünmüyorum.
Yıllar geçecek, iddianame yazılacak, duruşmalar olacak. Hayatımı
böyle çürütemem. Ben Türkiye’deki yaşamımı sonlandırdım. Şimdi
burada evrensel dille gazetecilik yapmanın yollarını arayacağım"
diye konuştu.