TÜRKİYE'DE NEDEN HERKES FESTİVAL YAPAMAZ? İŞTE CEVABI!
Yazarımız Murat Tolga Şen, 1. Ayvalık Film Festivaline şen gitti, yaslı döndü! İzlenimlerini Medyaradar okurlarıyla paylaştı.
Sinema yazarı/film eleştirmeni olmanın en ayrıcalıklı taraflarından
biri memleketin her köşesindeki film festivallerini gezmek,
izlenimleri okurla paylaşmaktır. Bir tür modern zaman seyyahlığıdır
bu… Kimi sadece belli bazı festivalleri önemseyip, onlara destek
verirken, kimi de özellikle bütçesiz, genç işi samimi
organizasyonların içinde yer almayı önemser ki sanırım ben ikinci
gruptayım.
Medyaradar sinema-Tv yazarı ve kurucusu olduğum, 2005’den bu yana
Türk sinema blogculuğunun en güçlü temsilcilerinden biri olan Öteki
Sinema üzerinden 1. Ayvalık Uluslararası Film Festivaline
medya sponsoru olarak destek verirken de bu duygular içindeydim
ancak gittiğime, gideceğime pişman olarak döndüm.
Festivallerde kapris yapan konukları bilirim
ancak konuğuna kapris yapan bir organizasyona ilk defa
şahit oluyorum!
Baştan itibaren bir tavır, bir empati yoksunluğu yaşattı festival
ekibi bizlere... Festivalin konuk ağırlama işleriyle ilgilenen
Selin adında genç bir hanım, sadece “neden tanımadığımız insanlarla
aynı odada kalmak zorundayız, keşke bunu daha önceden
söyleseydiniz” sözümü kendisine verilmiş bir ahlak dersi gibi
algıladığından festivale iki gün kala “Gelmezseniz gelmeyin” gibi
tavır yapıp, Öteki Sinema’nın sponsorluğunu da tek taraflı iptal
etmeye kalktı.
Bazı şeyleri sineye çektik ve araya giren dostlar
sayesinde yanlış anlaşılmaları giderdiğimizi sanarak bir
minibüsün içine doluşmuş olarak 10 saatlik bir yolculuktan sonra
Ayvalık’a vardık. Hatırlı konuklar, sponsor destekli otobüs ve
uçaklarla çoktan otellerine yerleşmişken…
O andan itibaren de tam bir muhatapsızlık ve tavırlı olma hali ile
karşılaştık. Açılışta ve kapanışta herkese teşekkür edilirken Öteki
Sinema ile birlikte, Popüler Sinema, Cinedergi ve Kültür
Mafyası’nın adı kasıtlı olarak anılmadı. Bunlar gerçekten üzücü
hadiseler… Devam etmesi umut edilen bir festival için hele!
Ayvalıklı sinema düşkünü gençler kendileri için bir Cinema Paradiso
ortamı yaratmışlar ancak biz ısrarla içine sokulmadık. Yaşlı mı
kaldık ne?
Bireysel şikayetleri geçelim, festivalin olma halini de tutarlı
bulduğumu söyleyemem. “Uluslararası Film Festivali” olma
iddiasındaki bir organizasyonun açılış filmi
olarak kritiğini Beyazperde.com’a 2010 Mart’ında yaptığım Kara
Köpekler Havlarken’in seçmesi ne fena! Evet, iyi film, iyi
yönetmenlik ancak sinema gösteriminden bu yana 2.5 sene geçmiş, iki
haftada bir TV’de karşımıza çıkan bir filmi “açılış filmi” yapmak
neden?
Uzun metraj bir iki film gösteren bu etkinlik aslında bir
“kısa film festivali” ama nedense başka bir gösterişin peşine
düşmüş gibi… İki sunuculu açılış ve üç sunuculu Altın Portakal
özentisi kapanış törenlerinde de bu iyice anlaşılıyor.
Kısa film seçkisi başarılı ancak yine eskimiş… İki yıldır hep aynı
filmleri görmekten inanın sıkıldım. Türk sineması, kısa filmciler
harıl harıl çalışırken bu kadar “izlenmiş” eserleri “kocaman bir
seçki yaptık” diye programa sokmak marifet değil.
Filmlerin gösterildiği ortam güzel restore edilmiş eski bir Rum
binası ancak asıl amaç tiyatro ve benzeri bir şeyler izletmek
olduğundan sinema gösterimine uygun değil. Perde çok yukarıda,
koltuklar aşağıda… Boyun tutulması kaçınılmaz son!
Haziran ayında Ayvalık’a insanları çağırıp sonra da onlara
“filmlere gelmediniz, denize gittiniz” gibisinden şikayetler
edilmiş. Bir festivalin öncelikle halletmesi gereken şey konaklama
ve gösterim mekanı arasındaki transfer meselesidir. Gündüz iki,
geceyarısı bir servis koyarak o işi hallolmuş sanmak büyük
hata…
Paranız mı yok? Olabilir, o zaman samimiyetiniz olsun yeter.
Barakada bile kalır gelenler ve şikayet etmez ama
biz onu bile bulamadık.
Son olarak; Bir festival nasıl intihar eder? Elbette basınla
arasına bir mesafe koyarak ve profesyonellikten uzak duygusal
gıcıklaşmalarla buna devam ederek…
Malatya İnönü Üniversitesindeki Teksin Begeç ve zıpkın gibi ekip
arkadaşları burada olsaydı, şahane bir festivale imza atılabilirdi.
Ayvalık Uluslararası Film Festivaline destek verdik ve ne
yapıyorlar diye izlemek için gittik. Gördüklerimizden memnun
olmadık. Festival, bu haliyle ölü doğmuş bir bebek...
Yine de ulaşım ve konaklama imkanları için Küçükköy belediye
başkanı Mesut Ergin ve cana yakın, sıcak Ayvalık esnafına teşekkür
ederim. Ayvalık, Sarımsaklı, Cunda güzel, film festivali
kötüydü.
Murat Tolga Şen