Fahrettin Demir, dövmenin sanat olabilme yetisini resmen kazandığını düşünüyor. Yurt dışında farklı ülkelerde dövme müzelerinin açıldığını ve dövmeli insanların derilerinin burada sanat eseri gibi sergilendiğini belirtiyor.
Dövmenin bir sanat haline geldiği tezini doğrular nitelikte dünyanın pek çok kentinde dövme müzesi açıldı, bunlardan en kapsamlısı 2011 yılında Amsterdam’da faaliyete geçti. Bu gibi müzelerde taşıyıcısı öldükten sonra operasyonla alınıp korunan dövmeler de sergileniyor.
Hatta 2008 yılında İsviçreli Tim Steiner, sırtındaki dövmeyi bir Alman koleksiyoncuya 150 bin euro karşılığında satarak bu alanda bir ilki gerçekleştirdi. Gelirin dövmeyi yapan Belçikalı sanatçıyla da paylaşılacağı anlaşmaya göre Steiner ölünce dövme saklanarak Alman koleksiyoncuya verilecek.
Bir kere o eşiği geçip dövme yaptırdıktan sonra, tek dövmeyle yetinenlerin oranı Türkiye’de de dünyada da yüzde 10 civarında.