TÜRKİYE'DE GAZETECİLİK NEREYE GİDİYOR? GAZETECİ NEREDE DURMALI?
TGC seminerinde spor, internet, magazin haberciliği ve foto muhabirliği alanındaki sorunlar tartışıldı..
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ( TGC ) ile Konrad Adenauer Stiftung’un (KAS) birlikte düzenlediği 64. Yerel Gazetecilik ve Meslek İçi Eğitim Semineri’nin 2’nci gününde Spor Haberciliği, İnternet Haberciliğinin Dünü ve Geleceği, Türkçe ve Dil Hataları, Magazin Haberciliği, Türkiye’de Basın Fotoğrafı konuları ele alındı.
Seminer ikinci günü Çukurova İnternet Gazetecileri Derneği Başkanı Azmi Ertan’ın yönettiği ilk oturumla devam etti. Bu bölümde Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Arif Kızılyalın, “Spor Haberciliği”, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Recep Yaşar, “İnternet Haberciliğinin Bugünü ve Geleceği” ve Bizim Gazete Yazarı Kerim Evren “Türkçe ve Dil Hataları” konuları hakkında katılımcılara bilgi vererek merak edilen soruları yanıtladı.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Arif Kızılyalın, “Spor Haberciliği” başlıklı konuşmasına spor gazeteciliğin dünü ve bugünü hakkında bilgi vererek başladı. Mesleğe başladığı dönemlerden örnek vererek konuşmasını sürdüren Kızılyalın, haberlerde en küçük ayrıntıya bile dikkat edilmesinin önemine değindi. Kızılyalın, öğrencilere şu tavsiyelerde bulundu:
“Haberinizde 5n1k kurallarından eksikleriniz olabilir. Bu durum
bir nebze mazur görülebilir ama haberde doğruluk çizgisinden asla
ayrılmamak gerekiyor. Haberi eksiksiz yazmaya özen gösterin.
Okuyan, izleyen, dinleyen kişi; örneğin Saraçoğlu Stadını
bilmeyebilir. ‘Herkes biliyor’ diyerek stadın yerini yazmazsanız
okuyucunuzu eksik bilgilendirmiş olursunuz.”
‘İLK’ VE ‘EN’ KULLANIMINA
DİKKAT
Habercilikte iki kelimeyi kullanırken daha dikkatli olunması
gerektiğinin altını çizen Kızılyalın, “Türkiye’de bu iki kavramı da
kullanıyorsanız büyük bir sorumluluğun altına girmiş olursunuz.
Benim gençlere tavsiyem verdiğiniz haberin ‘ilk’ veya ‘en’ olup
olmadığının iyi araştırılması gerekiyor ve araştırmadan ‘ilk’ ya da
‘en’ kelimelerini kullanılmaktan kaçınılmalıdır” dedi.
Spor haberlerinin halk tarafından yoğun ilgi gördüğünü aktaran
Kızılyalın, bu alanda ilerlemek isteyen kişilerin spor haberlerini
takip etmeleri ni ve bazı noktalara da dikkat etmelerini önerdi.
Kızılyalın, “Gazetelerde, televizyonlarda, dergilerde spor
haberleri nasıl veriliyor? Maç yorumcular bilgileri nasıl sunuyor?
Gazetecilikten gelme spor yorumcuları nasıl yorumlar yapıyor?
1960-1970’lerdeki gazetelere, spor haberlerine baktığınızda bugün
ile dün arasında nasıl farklıklar var? Buna lütfen bakın. Gazeteyi
elinize aldığınızda geleneğin sürüp sürmediğine bakın. Dünü ve
bugünü bilmek gazeteci açısından oldukça önemlidir” ifadesini
kullandı.
GAZETECİ NEREDE DURMALI?
Spor gazeteciliğinde sürekli hep aynı kulübün haberlerini takip
eden meslektaşların olduğunu dile getiren Kızılyalın, burada da
önemli bir detay hakkında genç adayları uyardı:
“O meslektaşlarımız, sürekli o branştan, o kulüpten haberleri röportajları getirir. 7- 24 saat, o kulübün haberini takip ederler. Bu noktada size tavsiyem kendinizi bir zamandan sonra kulübün bir parçası olarak görmeye başlamayın. Kulübün haklarını savunmak zorunda hissetmeyin. Aitlik hissine kapılmak son derece riskli. Bu konuda basın mensubu çok dikkatli olmalı.”
Kızılyalın, BBC’nin haberlerini yaparken habercilerin asla ‘biz’
demediğine dikkat çekerek, “Haberinizi ‘biz’ dışındaki insanlar da
izliyor olabilir" diye konuştu. Staj için İstanbul’a geldiklerinde
öğrencilere medya kuruluşlarına ziyaret etmelerini öneren
Kızılyalın, “Yapacağınız ziyaretlerdeki 5 dakikalık sohbetler bile
mesleki girişiminizde büyük rol oynayacaktır” dedi.
İNTERNET “HABERCİLİĞİ” DEĞİŞTİRDİ
“İnternet Haberciliğinin Bugünü ve Geleceği” başlıklı bir konuşma
yapan TGC Yönetim Kurulu Üyesi Recep Yaşar, teknolojinin
gelişmesiyle birlikte internet haberciliğinin de hızlı bir şekilde
geliştiğini anlattı. Basın açısından bakıldığında internet
haberciliğini 2 ana başlık altında toplanabileceğini dile getiren
Yaşar, “Birincisi sektör içindeki gelişmeleri takip ettiğimiz
siteler var. Diğeri ise haber sitelerdir” dedi.
Ülkemizde geçmiş dönemlerde yaşanan ekonomik krizlerden sonra pek çok gazetecinin işsiz kaldığını ve internete yöneldiklerine dikkat çeken Yaşar, bugün internet haberciliğinin başlı başına ele alınması gerektiğini belirtti.
Teknolojinin avantajları ve dezavantajları hakkında bilgi veren
Yaşar, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İnternet haberciliği, hem yazıya hem de görselliğe yer vermesinden
dolayı gazetenin ve televizyonun karışımı şeklinde bir yayın
sunuyor. Zaman ve mekân sınırlaması olmadığı için hemen kolaylıkla
ulaşılabiliyor. Sayfa sınırlaması olmadığı için daha çok habere yer
verilebiliyor. İçerik yönlendirmesi yapılabiliyor. Eskiden bir
habere ulaşabilmek için arşive bakmak ya da kütüphanelere gidip
aylarca araştırma yapmak zorundaydınız. İnternet haberciliği aynı
zamanda dağıtım kanallarına ulaşmayı da kolaylaştırdı. İnternet
haberciliği, hem zaman açısından hem de ekonomik açıdan büyük
kolaylık sağladı.”
BİLGİ KİRLİLİĞİ VAR
İnternetteki bilgi kirliliğine de dikkat çeken Yaşar, “Kes-yapıştır
şeklinde bir haber, pek çok sitede yer alabiliyor. Bu durum, eğer
haber doğru değilse pek çok insanın yanıltılmasına sebep olabilir.
Haberin doğru olup olmadığına dikkat etmek gerekiyor. Yaşanan
süreçlerden sonra klasik medya yeniden yapılanmaya başladı.
Televizyon kanallarında bazı birimler kapanıp yeni birimler açıldı.
Sosyal medyayı takip edecek kişiler alındı. İnternet medyasında
cezalar daha farklı ilerliyor. Siteler kapatılabiliyor” ifadesini
kullandı.
MAGAZİN HABERCİLİĞİ NEREYE
GİDİYOR?
Seminerin 4’üncü oturumu Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Mersin
Temsilcisi Selahaddin Akkuş gerçekleştirdi. Kocaeli Üniversitesi
Öğretim Üyesi Fehmi Ketenci, “Magazin Haberciliği” ve Milliyet
Gazetesi Foto Muhabiri Ercan Arslan “Türkiye’de Basın Fotoğrafı”
konulu sunum yaptı.
Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Fehmi Ketenci, “Magazin Haberciliği” hakkında bilgi verdi. Magazin gazeteciliğini isteyen adaylara tavsiyelerde bulunan Ketenci, sözlerini şöyle sürdürdü: “ Her şeyden önce kendi kimliğinizi ve ilkelerinizi koyarak yeni bir biçim oluşturarak kendi ilkelerinizi belirlemelisiniz. Mesleğinizi doğru öğrenin. Etik kurallarını bilin. Haberi ne için yaptığınızı bilin."
Ketenci, magazin haberciliğinin bugün geldiği noktanın ise üzücü olduğunu dile getirdi.Kentenci sözlerini şöyle bitirdi:
“Eskiden gazetecilik terbiyesi içinde mesleğin ilkelerine
uyularak haber yapılırdı. Fotoğrafının çekilmesini istemeyenin
fotoğrafını çekmezlerdi. Gittikleri mekanlarda gazetecilerin
yerleri vardı. Sokak aralarında haber kaynağı olarak gördüklerinin
peşinden koşmazlardı.”
FOTOĞRAFLARIN DİLİ
Milliyet Gazetesi Foto
Muhabiri Ercan Arslan “Türkiye’de Basın Fotoğrafı” konulu sunumunda
görselliğin önemine dikkat çekti. Fotoğrafı okumayı ve incelikleri
hakkında bilgi veren Arslan, fotoğrafının haberin bir parçası
olduğunu ve kullanılan fotoğrafların konuya uygun olup olmadığına
özen gösterilmesinin önemine değindi. Basından seçme sayfalar
gösteren Arslan, gençlerin sorularını yanıtlayarak sunumunu
bitirdi.