Türkiye yazarı ateş püskürdü: Tıraşı kes, cevap ver Aydın Doğan!
Türkiye gazetesi yazarı Yücel Koç, Ahmet Hakan'a Aydın Doğan'la ilgili İhlas Finans iddialarını sormaya devam ediyor.
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan'ın Mücahit Ören'i hedef alan yazılarının ardından Türkiye gazetesi yazarı Yücel Koç da Aydın Doğan'la ilgili iddiaları gündeme getirmiş ve sert bir dille Ahmet Hakan'ı eleştirmişti.
Ahmet Hakan'dan beklediği cevabı alamayan Yücel Koç, hem sorularını hem de iddialarını sürdürüyor.
İŞTE YÜCEL KOÇ'UN BUGÜNKÜ YAZISI
Tetikçisi Ahmet Hakan Coşkun üzerinden saldırdığı İhlas Finans gerçeklerini, FETÖ ile birlikte İFK’yı nasıl batırdıklarını yazdım ya…
Bekledim ki, Aydın Doğan da tetikçisine sağlam bir savunma yazdırsın.
Hatta Ahmet Hakan öyle cevaplar versin ki, yazdığıma yazacağıma pişman etsin…
Ne gezer…
***
28 Şubat sürecinde İhlas Finans’ı batırmak, sonrasında da yabancı İslami bankaların ortaklığını engellemek için FETÖ ile birlikte çevirmedikleri dümen kalmayan Aydın Doğan’ın tetikçisi, uzun uzun anlattığım kumpaslara cevap vermek yerine, yine kalemine çamur doldurmuş…
Alabildiğince ucuz, olabildiğince aşağı bir dille şirretliğe devam etmiş.
Her zamanki hâlleri…
Onların seviyesi, işte bu…
***
Bak Ahmet Hakan…
Kanal 7’den önce bir dönem TGRT’de çalıştın...
O yüzden bizim o kadar çukura inemeyeceğimizi iyi bilirsin…
Diyorum ki;
Sana, tetikçiliğini yaptığın Aydın Doğan’ın cukkası bol ihaleleri nasıl aldığını sormuyorum.
İlk dört yılı ödemesiz, sıfır faizli ballı devlet kredilerini yazmanı istemiyorum.
Hürriyet’in İzmir’deki arsasını 7.5 milyon dolara satıp, sonra KAP’a 5.5 milyon dolar bildirdiğini, böylece hissedarlara pay ödemesi gereken 2 milyon doları Samsonite bavulla nasıl kasasına indirdiğini irdelemiyorum.
Petrol Ofisi’ni (POAŞ) yok pahasına nasıl aldığına, sonra da ortağı bankayı diskalifiye ederken çevirdiği dümenlere girmiyorum.
POAŞ’ta yaptığı petrol kaçakçılığını ve bu sebeple 24.5 yıl hapisle yargılandığı davayı kurcalamıyorum.
TSK’nın, Türkmenlere yardım için ihaleye açtığı 450 bin ton petrolü, 50,25 dolar yerine 10 dolardan nasıl hortumladığını anlatmıyorum.
4.5 milyar dolarlık vergi borcunun önemli bir kısmının silinmesinde FETÖ ile nasıl iş tuttuğuna değinmiyorum.
Hortumladığı Dışbank’ı, son anda nasıl elden çıkarabildiğini sorgulamıyorum.
Hilton arazisine ucuza nasıl konduğundan bahsetmiyorum.
Ülkenin koskoca Başbakanına otel lobilerinde nasıl fırça attığını, hükûmeti kuracak Başbakan’ın, niye önce Aydın Doğan’ın evine gitme ihtiyacı duyduğunu yazmıyorum.
Medyada önüne engel olabilecek isimleri nasıl korkutup saf dışı ettiğini hatırlatmıyorum.
Kendi gücü uğruna, vatanı satmaktan çekinmediğini, Alman istihbaratına nasıl uşaklık ettiğini anlatmıyorum.
PKK’ya, DHKP-C’ye, FETÖ’ye yayınlarınızla verdiğiniz desteği gözünüze sokmuyorum.
Gezi’de, 17/25 Aralık’ta, Savcı Selim Kiraz’ın şehit edilmesinde, Türkiye’yi Suriye’de etkisizleştirecek tezgâhlarda üstlendiğiniz rolü gündeme getirmiyorum.
***
Hele hele seninle ilgili hiçbir şeyi sorguladığım yok...
Koskoca bir holdingin patronunun evini diline dolarken, “Aydın Doğan’ın maaşlı garsonusun. Milyonluk rezidansları neyle aldın?” diye sormuyorum bile…
Sadece, İhlas Finans’ı batırmak için patronunun neler yaptığını anlat diyorum.
FETÖ’den istediği görevler arasında İFK’nın batırılması var mıydı?
İFK’yı kasıtlı batıran 28 Şubat’ın sivil ayağında bir numara mıydı?
İFK’nın satışı her gündeme geldiğinde, Zaman’la birlikte Hürriyet’in saldırıya geçmesi tesadüf müydü?
Sakarya’da kuracağımız KİA fabrikasının, ÇED raporu bahanesiyle engellenmesinde Aydın Doğan’ın parmağı var mıydı?
“İhlas’ı batıracağım” diye açık açık gözdağı veren Mesut Yılmaz’a bu talimatı Aydın Doğan mı vermişti?
Ve en önemlisi…
28 Şubat davasının kadük kalmasını yine Aydın Doğan mı sağladı?
Bi cevap verin hele…
Yoksa uzayın da ense tıraşınızı görelim…