23 Oca 2011 15:05
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:59
TÜRKAN'IN REKLAMLARI GERÇEKTEN ENGELLENİYOR MU?
"Türkan dizisine şirketler AK Parti'den korktukları için reklam vermiyorlar" tezi ne kadar gerçekçi?
Türkan'ın reklamları engellenemez!
Dün Hürriyet'te sevgili ekonomi müdürüm Vahap Munyar'ın köşesinde AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli ile yapılan bir sohbetin ayrıntıları vardı.
Gedikli genel olarak AK Parti'ye yapılan haksız eleştirilerden söz ediyor. Örneğin Kanal D'de yayınlanan Türkan dizisine yeteri kadar reklam verilmemesini AK Parti'ye bağlayanları eleştiriyor.
Bazıları " (Türkan Saylan'ın hayatını anlatan) Türkan dizisine şirketler AK Parti'den korktukları için reklam vermiyorlar" diyorlarmış.
Gedikli "Ne alakası var, biz nasıl bir şirketin verdiği reklama karışırız" diyor ve isyan ediyor.
Munyar'da "reklam hükümet bağlantısı beni şaşırttı" diyor.
Buradan hem Gedikli'yi hem Vahap Munyar'ı hem de "Hükümet Türkan'a verilen reklamları engelliyor" diyenleri aydınlatayım.
Böyle bir şey Türkiye'deki TV medya planlaması ortamında mümkün değil. Türkan reklam alamıyorsa ratinglerinin kurbanı oluyordur.
Türkiye'de televizyon medya planlamasının %85'i 10 büyük medya planlama şirketi tarafından yapılır. Bu planlarda da "erişim ve frekans" hesaplarıyla plan optimizasyonu esastır.
Reklamveren çoğu zaman hedef GRP rakamları ve reklam girilecek TV kanalları ile ilgilenir, ayrıntılara girmez. Her şey insan elinin değmeyeceği şekilde planlanır. Neden?
Yanıt basit: Örneğimizde de görüldüğü üzere "sübjektif" kararlar medya planlarının etkinliğine zarar verir. Kurtlar Vadisi ile ilgili tartışmaların hızlı olduğu dönemde anımsarsanız reklamverenler toplanıp "şiddet içeren dizilere reklam vermeyeceğiz" demişlerdi. Anımsadınız mı? Başarılı oldular mı? Ekranlara bakın yanıtı göreceksiniz. Nokta.
Ali Atıf BİR / BUGÜN
Dün Hürriyet'te sevgili ekonomi müdürüm Vahap Munyar'ın köşesinde AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli ile yapılan bir sohbetin ayrıntıları vardı.
Gedikli genel olarak AK Parti'ye yapılan haksız eleştirilerden söz ediyor. Örneğin Kanal D'de yayınlanan Türkan dizisine yeteri kadar reklam verilmemesini AK Parti'ye bağlayanları eleştiriyor.
Bazıları " (Türkan Saylan'ın hayatını anlatan) Türkan dizisine şirketler AK Parti'den korktukları için reklam vermiyorlar" diyorlarmış.
Gedikli "Ne alakası var, biz nasıl bir şirketin verdiği reklama karışırız" diyor ve isyan ediyor.
Munyar'da "reklam hükümet bağlantısı beni şaşırttı" diyor.
Buradan hem Gedikli'yi hem Vahap Munyar'ı hem de "Hükümet Türkan'a verilen reklamları engelliyor" diyenleri aydınlatayım.
Böyle bir şey Türkiye'deki TV medya planlaması ortamında mümkün değil. Türkan reklam alamıyorsa ratinglerinin kurbanı oluyordur.
Türkiye'de televizyon medya planlamasının %85'i 10 büyük medya planlama şirketi tarafından yapılır. Bu planlarda da "erişim ve frekans" hesaplarıyla plan optimizasyonu esastır.
Reklamveren çoğu zaman hedef GRP rakamları ve reklam girilecek TV kanalları ile ilgilenir, ayrıntılara girmez. Her şey insan elinin değmeyeceği şekilde planlanır. Neden?
Yanıt basit: Örneğimizde de görüldüğü üzere "sübjektif" kararlar medya planlarının etkinliğine zarar verir. Kurtlar Vadisi ile ilgili tartışmaların hızlı olduğu dönemde anımsarsanız reklamverenler toplanıp "şiddet içeren dizilere reklam vermeyeceğiz" demişlerdi. Anımsadınız mı? Başarılı oldular mı? Ekranlara bakın yanıtı göreceksiniz. Nokta.
Ali Atıf BİR / BUGÜN