Türk resim sanatının başyapıtları sergileniyor!
BALI ART GALLERY Çağdaş Türk resim tarihinin köklerini ve erken dönem gelişimini ele alan ve birçok üstadın eserlerini bugüne kadar ilk defa bu derece zengin bir koleksiyonda bir arada sergileyerek kültür hayatımızın önemli bir armağanı haline getiren bir sergi açıyor.
Cumhuriyet dönemine geçişin ve son dönem Osmanlı hayatının resim
sanatımızdaki yansımalarının genişçe yer aldığı sergide ayrıca
Osmanlı ferman (feraşet fermanları) ve hilyeleri ile bir önceki
dönem de anılıyor.
“Klasik Türk Resmi, Başyapıtlar Koleksiyonu” adlı sergide, resim
sanatımızın ilgi odakları arasında her zaman ön planda yer almış
olan ressamların eserlerine ağırlıklı bir yer ayrılmış.
Başta Halil Paşa (1857-1939) olmak üzere,
Hüseyin Zekai Paşa (1860-1919),
Hoca Ali Rıza (1858-1930),
Nazmi Ziya (1881-1937),
Feyhaman Duran (1886-1970),
Hikmet Onat (1882-1977)
gibi Cumhuriyet öncesi dönemle Cumhuriyet kuşakları arasında köprü
görevi üstlenmiş sanatçılar, geçiş döneminin üstat düzeyindeki
isimleri olarak sergide yerlerini alıyorlar ve sonraki
dönemlerin sanatçılarıyla üslup ve ifade bağlantılarına, bir
anlamda ışık tutmuş oluyorlar.”
Sergide onyıllardır özel bir koleksiyonun mahremiyetinde gözlerden
ırak kalmış olan ve birçok bakımdan şaşırtıcı ve etkileyici çok
sayıda eser sanatseverlere sunuluyor.
Prof Dr. Kaya Özsezgin: “Paris 'teki sanat eğitiminden 1888'de
İstanbul'a dönüşünden sonra, Çengelköy'deki yalısının bahçesine
yaptırdığı camlı köşkten izlediği Boğaz manzaralarının etkisiyle
şiirli bir doğa atmosferini resimlerine taşıdığı dönemin eseri
olduğu kanısını güçlendiren yumuşak etkili sonbahar peyzajı, belki
de serginin en dikkat çekici yapıtları arasındadır. Aynı doğa
tutkusuna, onu bir kuşak arayla izleyen Hikmet Onat'a ait iki ayrı
peyzajda da tanık olmaktayız” derken, serginin bu etkileyici
atmosferinden haberdar ediyor bizleri ve kendi geçmişimizden
yüzümüzü okşayan bir bahar meltemini hissettiriyor.
Sergide 1880’lerin, 1900’lerin İstanbulu canlanıyor; ve yapıları,
insanları, tabiat güzellikleri ile izleyenleri sımsıcak sarıp
sarmalıyor. Hüseyin Zekai Paşa’nın Salacak sırtlarından Boğaz’a ve
İstanbul’a bakan tablosunda ise, yalnızca Boğazdaki köhnemiş
konakların meyus ve hüzünlü kocamışlıklarını değil, aynı zamanda o
günün İstanbul’unun 10 milyon ton kapasiteli limanına yük boşaltmak
için sıra bekleyen buharlı gemileri de görüyoruz.
100 yıl öncesinin üstadları, bize sadece “empresyonizm” gibi Batı
Resim Akımlarının bize özgü örneklerini vermiyor, derin ve zengin
sesli, çok renkli ve muhteşem ninniler ve şarkılarla unutulmuş
geçmişimizi kollektif hafızamızda yeniden ve güçlü bir şekilde
canlandırıyorlar. Bütün bu eserlerin birarada olması da işte bu
nedenle gerçekten çok mühim bir kültürel ve sanatsal.
Bali Müzayede Salonundaki nadide eserlerle yüklü bu çok nadir
sergi, 09 Aralık - 26 Aralık tarihleri arasında gezilebilir.
Sergide yer alan eserler, www.balimüzayede.com adresinden de
izlenebilir.