19 Kas 2011 18:57 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:03

TÜRK İŞİ "TELMA LOUISE" GELİYOR! HANGİ KANALDA YAYINLANACAK?

1991 yapımı "Telma Louise"i hatırlatan dizide başrolleri Ahu Türkpençe, Başak Köklükaya paylaşıyor.

Tardu Flordun, Ragıp Savaş ve Erkan Bektaş’ın paylaştığı “Tek Başımıza”, yarın akşam Star TV’de başlıyor.
Konusu itibariyle 1991 yapımı “Telma Louise”i anımsatan dizi, aynı gün ikisi de ölümün eşiğine gelen, sonrasında tüm geçmişlerini arkalarında bırakarak kaçmak zorunda kalan Hande ve Zehra’nın heyecanlı hikayesini ekrana taşıyacak. İşte hikayenin kahramanları...

HANDE (Başak Köklükaya): Hayat bir günde değişirse
Hande zengin bir ailenin tek çocuğudur. Evin prensesi olarak büyürken küçük yaşta annesini kaybetmesiyle her şey bir anda değişmiş, babasının gözetiminde geçirdiği yıllar tam bir kabus olmuştur.

Fazla arkadaşı olmaması, en çok yalnızken mutlu olması, insanlara olan güvensizliğinden kaynaklanır. ıçindeki kırılgan kız çocuğunu korumak için etrafındakilere karşı kalın bir zırh kuşanmıştır. Hayatı, kocası Tuğrul’un ona sunduğu sevgi sayesinde biraz sakinleşmiş düzene girmiştir. Ta ki, en güvendiği insandan hiç beklemediği bir darbe yediği ve her şeyin darmadağın olduğu o güne dek...

ZEHRA (Ahu Türkpençe): Oğlu için direniyor
Zehra, zorluklar içinde büyümüş olmasına rağmen hayat dolu, canayakın, konuşkan bir kadındır. ınsanlara güvenmesi bazen başına iş açsa da bu huyundan hiç vazgeçmez. 10 yıl kadar önce Sivas’tan İstanbul’a göç eden ailesi, gençliğinin baharındaki Zehra’yı kendisinden yaşça büyük Samet’le evlendirmiştir.

Neredeyse her gün horlandığı, aşağılandığı bu eve ve kocaya dayanma nedeni, onun yaşama bağlılığı ve gelecekle ilgili umutları olmuştur. Daha da önemlisi, Mesut... Seçmediği bu hayatın sevdiği, bağrına bastığı tek tarafı, biricik oğludur.

TUĞRUL (Tardu Flordun): Sır dolu geçmiş
Yakışıklı, karizmatik, anlayışlı, becerikli ve nazik... Tüm kadınların bahsettiği ve aradığı o “mükemmel adam”ın tarifidir Tuğrul...

Hande’nin kalbini çalmış ve onun güvenini kazanmıştır. Ama bu sadece buzdağının görünen yüzüdür. Tuğrul’un karanlıkta kalan yanında sır dolu bir geçmiş de vardır. Çok derinlere gömülmüş, ölümlerle bezenmiş bir sırdır bu.

UFUK (Ragıp Savaş): Bursa’daki otel sahibi
Ufuk’un en önemli özelliği, dürüst ve güvenilir bir adam olmasıdır.

Özü sözü bir, içinden geçeni söyleyen, üstelik bazen karşısındakinin canını yakmak pahasına doğru bildiğinden vazgeçmeyen biridir. Bursa’da kendi halinde küçük bir otel işletirken yolunun Hande’yle kesişmesi, Ufuk’un hayatını bambaşka bir yöne sürükler.

EMRULLAH (Erkan Bektaş): Tutkulu ve inatçı bir adam
Tutku dolu, gözükara ve inatçı bir adamdır. ınandığı değerler ve sevdiği insanlar uğruna yapmayacağı şey yoktur.

Geçmişin sisleri arasından çıkıp gelmesi, hiç hesaplamadığı birtakım olayların yaşanmasına, birkaç kişinin birden hayatının değişmesine sebep olacaktır. Ama Emrullah’ın hiçbir şey umurunda değildir. Onun hayatı tek bir kişinin ve kelimenin etrafında döner: Zehra.