09 Mar 2011 09:48 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:06

TÜRK İNSANI NASIL TELEVİZYON İZLİYOR, EKRANDA NELERİ GÖRMEK İSTEMİYOR?

İşte televizyon izleme alışkanlıklarımızla ilgili en gerçekçi araştırmalardan birinin sonuçları :

Türk insanı böyle tv izliyor

Galatasaray Üniversitesi öğrencisi Elif Beşli muhteşem bir bitirme tezi hazırlamış. Farklı kesimlerden 10 ailenin evini ziyaret edip prime time'daki izleme alışkanlıklarını raporlaştırmış. Hocası Dr. Ali Arslan, "Üniversitenin tozlu raflarında kalmasına gönlüm razı olmadı" diyerek, raporu bana göndermiş. Hem sektörün ihtiyaç duyduğu çok önemli gözlem ve bilgileri içinde barındırıyor, hem de televizyon izleyicisi olarak kendimize ayna tutmamızı sağlıyor. İşte televizyon izleme alışkanlıklarımızla ilgili en gerçekçi araştırmalardan birinin sonuçları ve bu veriler rehber alınarak getirilen öneriler:

*Sosyal, mesleki ve ekonomik altyapının zayıf olduğu alt sosyo-ekonomik-kültürel gruba dahil aileler, televizyonu hayatlarının bir parçası olarak görürken, bunun tam tersi olan üst gruba dahil aileler televizyonu bir eğlence aracı olarak görüyorlar. Ancak bu, tüm grupların kendi değerlerine ve beklentilerine yanıt aradıkları gerçeğini değiştirmiyor.
* Hangi sosyo-ekonomik-kültürel grup izleyicisi olursa olsun programların başarılı olması için izleyicinin ekonomik, sosyal, psikolojik ve duygusal yapısının içine girmek gerekiyor.
* Üst grup, dizileri ve programları anlamada belirli bir vizyona sahip olmayı gerektiren durum komedisi ya da dramaları tercih ediyor. Tekrarı yapılmış programlardan uzak duruyor.
* Alt grup, dili ve konusu yalın dizi ve programları tercih ediyor.
* Aile bağlarının güçlendirilmesine işaret edecek tüm diziler, tüm gruplar tarafından kabul edilip kısa bir zamanda düzenli izlenir hale geliyor.
* Kadınların ve çocukların ayakta kalma mücadelesini anlatan diziler, kadın izleyiciler tarafından her zaman izlenmeye hazır görünüyor.
* Aşka, sevgiye dair umut veren diziler, izleyicilerin kendi umutsuzluklarını gölgelediğinden her zaman bağımlılık yaratabileceği sonucunu ortaya çıkarıyor. Hatta güçlü aşk temasıyla devam eden diziler en çok izlenen diziler oluyor.
* Aşk teması güçlüyken daha sonra bu temada zayıflama olduğu an, dizi, izleyicisini yitirmeye başlıyor. Aşk ve Ceza'da ve kısmen de Gönülçelen dizilerinde olduğu gibi.
* Birbirlerinin tekrarı mafya, aşiret, ağalık dizileri doygunluk oluşturmuş görünüyor. Ancak özellikle alt grupta vatanseverlik, kahramanlık ve aşk gibi güçlü temalarla bezenmiş bu tür dizilerin her zaman için izleyicisi olacağı gözleniyor.
* Feodal ve entrikalı ilişkiler içinde sözü edilen bu temalardan birinin güçlü bir şekilde öne çıkması gerekiyor.
* Diziler her ne kadar bazen oyuncularından dolayı izlense de asıl bağlayıcının, konu ve tema olduğu dikkat çekiyor.
* Konuları işlerken oyuncular kadar mekan ve kostümler de etkili.
* Tarihi dizileri bazen izleyici sırf mekan ve kostümlerinden dolayı izleyebiliyor.
* İzdivaçprogramları hakkında herkesin söyleyecek çok şeyi var. Bu da gösteriyor ki yoğun bir şekilde izleniyor. Evde zaman geçiren hanımların hatta beylerin baş tacı bu programlar.
* İzdivaç programlarının kandırmaca olduğu ve insan onurunu inciten bazı manevi değerleri sarstığı söylense de izleyici bulmakta hiç zorlanmıyor. Bu tür programlar gündüz kuşağı izleyicilerinin özellikle şefkat duygularını okşuyor.
* Bilgi ve yarışma programları tüm grupların izledikleri arasında. Bu programların izleyenlerin de bilgisini artıracak şekilde çoğaltılması isteniyor.
* Sabah kuşağında sağlık programlarının artırılması ve yanı sıra çocuk eğitimiyle ilgili programların yapılması beklentisi var.
* Grupların tümü cinsel ilişki unsurları taşıyan sahneleri olan dizileri çocuklarının izlemesini arzu etmiyor ve bu durum, diziyi reddetmeyle sonuçlanıyor.
* Çocuklarının eğitimi konusunda kendine güvenen üst grup, eğitimde televizyonun etkili olamayacağı görüşünde ancak yaşı küçük olan çocukların televizyon izleme davranışlarının kontrol edilmesi gerektiği fikrinde birleşiyor.
* Dizi tercihlerinde kişisel kararlardan daha çok aile bireylerinin birbirlerini etkilemeleri söz konusu. Bu yüzden cinsiyetin de dikkate alınarak yapılması gerekiyor dizilerin. Çocuklar Duymasın bu anlamda ayarı çok iyi tutturulmuş bir dizi.

Yüksel AYTUĞ / SABAH