TÜRK DİZİLERİ 50 ÜLKEDE İZLENİYOR! EN PAHALI DİZİ HANGİSİ?
Muhteşem Yüzyıl'dan Aşk-ı Memnu'ya, Karadayı'dan Huzur Sokağı ve İntikam'a kadar onlarca Türk dizisi 50'den fazla ülkede izleniyor.
Türk dizi film sektöründeki ihracatın önemli bölümünü yapan Calinos
Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fırat Gülgen, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, halen 50’nin üzerinde ülkeye dizi film ihracatı
gerçekleştirdiklerini, geçen sene ilk kez Ukrayna, Pakistan, Rusya
ve Çin pazarına girildiğini, Latin Amerika ülkeleri ile format
görüşmelerinin devam ettiğini söyledi.
"Türk dizi ihracatının Arap baharından etkilendiğini
düşünmüyorum. Suriye ve Mısır’daki son siyasi olaylar
neticesinde bu ülkelerde ve Körfez ülkelerindeki bazı kanallarda
Türk dizilerinin yayınlarının durduruldu fakat bu seyirci kaybına
sebep olmadı" diyen Gülgen, şöyle devam etti:
"Diger Kuzey Afrika ülkelerinde yayınlar devam ediyor. Önümüzdeki
dönemde bu sorunların aşılacağını ümit ediyorum. Çünkü Türk
dizilerine bu bölgelerde büyük bir ilgi var ve her ne kadar
kanallarda yayınlar azalsa da internet üzerinden kaçak izlemeler
devam etmektedir. Bu nedenle seyircinin ilgisinde azalma olduğunu
düşünmüyoruz."
Halen 50’nin üzerinde ülke kanallarında onlarca Türk dizisinin
gösterildiğini kaydeden Gülgen, şu anda en çok tutan dizilerin ise
"Muhteşem Yüzyıl, Fatmagül’ün Suçu Ne, Adını Feriha Koydum ve Aşk-ı
Memnu" olduğunu bildirdi.
Bu sezon yeni başlayan yapımların henüz sunuma çıkmadığını ifade
eden Gülgen, geçen dönem başlayan Karadayı, Huzur Sokağı, Benim
İçin Üzülme, İntikam ve 20 Dakika dizilerinin pazarda yer
bulduğunu, bu sezon başlayanlardan yayından kalkmayıp devam
ederlerse ihracat pazarında şansı olan yapımların "Med Cezir,
Fatih, Çalıkuşu"nun olabileceğini anlattı.
Bölüm başı ücret 500 ile 200 bin dolar
arasında
Türk dizi film ihracatının satış serüveninin bölüm başına 30-50
dolarlar ile başladığına işaret eden Gülgen, şu anda rakamın bölüm
başı 500 ile 200 bin dolar arasında değiştiğini söyledi.
Gülgen, "En son ’İntikam’ dizisinin tüm alt dağıtım hakları ile 230
bin dolara kadar çıktığı yönünde duyumlar aldık ama yeni dönemde bu
rakamlar düşüşe geçecektir. 2013 yılı sonunda Türkiye’nin yıllık
dizi ihracatının 150 milyon doları aşacağını tahmin ediyorum"
dedi.
Drama, aşk ve aile dizileri pazarda yer
buluyor
Drama, aşk ve aile dizilerinin yurt dışı pazarlarında daha çok yer
bulduğunu, komedi ve aksiyon dizilerinin ise yurt dışı pazarına
uygun olmadığını dile getiren Gülgen, Muhteşem Yüzyıl dizisinin
sektöre çok yeni bir ruh getirdiğini, önemli bir dönemin, kadın
hikayesi üzerinden farklı bir kostüm, dekor ve çekim mantığı ile
seyirciye sunularak, daha önce yapılmış Tudors dizisi matematiği
içinde yazıldığını ve çok başarılı olduğunu kaydetti.
Fatih dizisi için şu anda bir şey söylemenin erken olacağını
belirten Gülgen, şöyle konuştu:
"Verilen emek, harcanan para gerçekten çok yüksek. Fatih Aksoy
kimsenin cesaret edemediği bir işe kalkıştı, inşallah toparlayarak
yükselir. Yükselirse Fatih yurt dışında mutlaka karşılığı olan bir
iş, nitekim filminin satışını birçok ülkeye yaptık. Bizim asıl
sorunumuz tarihi işlerde senaryolarımızda oluyor. Günümüz
dizilerinde esinlemelerle yabancı kaynaklardan çevirilerle bir
şekilde gerekli reytingi kurtarıyoruz ama tarihi konularda maalesef
yeteri kadar ön çalışma olmadığından ve kurgu doğru kurulmadığından
sorunlar yaşanabiliyor. Muhteşem Yüzyıl’da dikkat ederseniz tarihi
gerçeklikten epey uzak, kadınların iktidar kavgası üzerinden bir
harem hikayesi seyretmekteyiz ama her şeye rağmen çok başarılı
oldu. Eleştiriler, Kanuni Sultan Süleyman’ın seferleri yerine o
dönem harem hikayelerine odaklanmasından kaynaklandı. Kostümleri
çıkarın, dizi kahramanları Sultan Süleyman ve Hürrem Sultan
olmasın, yapılan işin günlük yapılan dizilerden içerik ve
konu itibarıyla farklı olmadığını görürsünüz."
Sektöre birlik çağrısı
Dizi ihracatı sektöründe şu anda yanlış bir gidişat oluşmaya
başladığını kaydeden Fırat Gülgen, "Maalesef biz her şeye rekabet
gözüyle bakıyoruz. Halbuki bugün büyük stüdyolara baktığımızda her
ne kadar rekabet ediyorlar gibi görünseler de bir ülkeye
girdiklerinde film fiyatını birlikte belirlerler. Örneğin Warner
Bros’un 100 milyon dolar box ofisi olan filme verdiği fiyatı
Disney, (ben aynı box ofisteki filmi Warner Bros’un verdiği fiyatın
yarısına satıyorum) demez" diye konuştu.
Pazara doğru ürünle paket mantığı ile girmenin çok önemli olduğuna
vurgu yapan Gülgen, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün hiçbir major stüdyo tek bir film satmaz. Almak istediğiniz
filmlerin yanında mutlaka başka dizi ve filmleri verir. Eğer siz
bunu yapmazsanız, yayınlarında başka ülke ürünleri yer bulmaya
devam eder. Maalesef son yıllarda bazı pazarlarda düşüş yaşanmaya
başlamasının bir sebebi de bu pazarlama stratejisinin
uygulanmayışıdır."
İhracat yapılan ülkeler
Türk dizilerinin halen gösterimde olduğu ülkeler şöyle:
"Afganistan, Almanya, Arnavutluk, Avusturya, Azerbaycan, Birleşik
Arap Emirlikleri, Bahreyn, Bosna Hersek, Brunei Sultanlığı,
Bulgaristan, Cezayir, Çek Cumhuriyeti, Çin, Endonezya, Estonya,
Fas, Gürcistan, Hırvatistan, Irak, İran, İsveç, İsviçre, Japonya,
Karadağ, Katar, Kazakistan, Güney Kore, Kosova, Kuveyt, Letonya,
Libya, Litvanya, Lübnan, Macaristan, Makedonya, Malezya, Mısır,
Özbekistan, Pakistan, Romanya, Rusya, Slovakya, Slovenya, Suriye,
Tayland, Tayland, Tayvan, Tunus, Ukrayna, Umman, Ürdün, Vietnam,
Yemen, Yunanistan."