Turabi yine dımdızlak ortada! - Sayfa 13

Kazanmanda Demet Akalın’ın büyük bir katkısı olduğunu düşünüyor musun? Demet abla benim eskiden beri çok sevdiğim ve en zevk alarak çalıştığım isimlerden biriydi. Şöhret olunca burnu havada olmaz ya bazı insanların, Demet abla da öyle bir insan. Ne zaman onun ekstra işine gidecek olsam ayrı bir özenirdim. O yüzden yapması gerekeni yaptı bence. Ben de bir şeyin olması için desteklemem gerekiyorsa, sokakta da yatmam gerekse onu yaparım. Zaten Demet ablam delikanlı bir kadındır. Üzerine düşeni, kendine yakışanı yapmış. Sağ olsun.

1320
Turabi yine dımdızlak ortada! - Sayfa 14

Döndüğünde adapte olamadığın hala Survivor’u yaşadığın anlar oldu mu? Hala alışmış değilim. Mesela arabaya biniyorum, camı açamıyorum. Emniyet kemerini takamıyorum. Telefonumu zar zor kullanıyorum. Hala uyuduğum zaman birinin beni uyandırıp oyuna götüreceğini düşünüyorum.

1420
Turabi yine dımdızlak ortada! - Sayfa 15

Adada pişmanlığın oldu mu? Ben baştan herkese gideri yaptım zaten. Ünlülere de gönüllülere de, ters düştüğüme de… Herkes bilmiyor muydu sonunda yüzleşme olacak? Ben herkesin bana yükleneceğini biliyordum. Bana final gecesi ‘Vicdanın rahat mı?’ diyorlar. Kardeşim ben onları yaptım ki halk beni sevdi. Ben niye pişman olayım? Ben onları size yaptım çünkü içimden geliyordu. Bir daha olsa yapar mıydım? Belki daha fazlasını yapardım. Halk da beni aldı birinciliğe koydu. Ben olayı şöyle anlatıyorum: İki takım da birer mahalle. Ben kendi mahallemden bir çocuğu sevmiyorum, her gün dövüyorum. Sonra diğer mahalleden o çocuğu dövmeye geliyorlar, ben o çocuğu sevmesem de kollarım. Ama ünlüler takımı beni dövmeye geldi, benim mahalle arkadaşlarım oturdukları damdan bir şeyler atmaya kalktılar. Ama benim arkamda başka mahallem varmış, beni şampiyon yaptılar.

1520
Turabi yine dımdızlak ortada! - Sayfa 16

İnsanların seni bu kadar sevdiğini tahmin ediyor muydun? Biraz tahmin ediyordum çünkü şampiyon olarak dönmüşsen mutlaka seviliyorsundur ama bu kadarını düşünmüyordum. İnsanlar bana tavla oynadıklarında bile benim sayemde dans ederek sevindiklerini söylüyorlar. Daha neler neler... Ama biz farkında değildik tabii. İnsanlar bize hep soruyor; ‘Gerçekten aç mıydınız? Tuvaletiniz güzel miydi?’ diye. Şöyle söyleyeyim; açlıktan ölüyorduk, tuvaletimizi de ormana yapıyorduk. Bunun üzerine de ‘el öpülecek insan’ denmesini beklemiyordum.

1620