TUNA KİREMİTÇİ KÖŞE YAZARLIĞINI DA BIRAKIYOR MU? BUNUN SERDAR TURGUT İLE İLGİSİ NE?
Bir süre önce roman yazarlığını bıraktığını ilan eden Tuna Kiremitçi bu kez de köşe yazarlığını mı bırakıyor?
Köşe yazarlığını bırakmalı galiba...
Serdar Turgut´un arkadaşımız Rojin hakkında yazdığı yazı üstüne ben de düşünmeye çalıştım...
İtiraf edeyim, o yazı beni çok ama çok korkuttu.
Köşe yazarlığı dediğimiz iş yıllarca yapıldığı takdirde Serdar Turgut gibi entelektüel kalibresi aşırı yüksek bir beyni bile bu hale getiriyorsa, benim gibi bir zavallıya neler yapmaz?
Kendime bu soruyu soruyor ve aklıma gelen yanıtlar karşısında samimi bir dehşet hissediyorum.
Yazılmış binlerce köşe yazısından sonra, zaten sınırlı beynimin iltihaplandığını hayal etmek cidden korku veriyor.
Üstelik Serdar Turgut kadar zeki olmadığım için, bunu lezzetli mizah yazılarına çevirebileceğimi de hiç sanmıyorum.
O yüzden, benim için köşe yazarlığını bırakmanın vakti gelmiştir diyorum.
Ayrıca, şaka bir yana, sadece kadın ve Kürt olduğu için bir sanatçı hakkında böyle şeylerin yazılabildiği bir medyada daha fazla yer almak da pek içimden gelmiyor.
Manzaraya bakılırsa, kendimizi kandırmanın âlemi yok. En akıllı ve yetenekli olanlarımız bile ne halde.
Böyle bir iklimde söylediğiniz sözün millet nezdinde herhangi bir anlam üretebileceğini de sanmıyorum.
Bu yüzden de kendi çapımda "haydi Abbas, vakit tamam" diyorum.
Hiçbir artniyet taşımadan yazdığıma emin olduğum bu yazıdan sonra, çok sevdiğim köşe yazarlığından kaçış planını orta vadede gerçekleştirmenin yollarını aramaya başlıyacağımı hissediyorum.
Ve gri hücrelerini seven bütün değerli köşe yazarlarına da, ilk fırsatta aynısını yapmalarını haddim olmayarak tavsiye ediyorum.
Tuna Kiremitçi/Vatan
