Tuğçe Kazaz referandum kararını açıkladı, twitter yıkıldı: Bu tek adam iktidarıdır...
Perşembe günü referandum kararını açıklayacağını söyleyen eski manken Tuğçe Kazaz Twitter'dan uzun bir siyasi yazı paylaştı.
16 Nisan referandum oylaması arefesinde eski manken Tuğçe Kazaz
evet mi hayır mı diyeceğini açıkladı. Bunu hayli uzun bir yoldan
yapan Tuğçe Kazaz, önce şikayetlerini dile getirdi. Ardından
oylanacak anayasa değişikliğini beğenmediğinden dem vuran Tuğçe
Kazaz en nihayetinde 'Evet' diyeceğini ilan etti. Ancak öncesinde
öyle şeyler yazdı ki 'herkes bu nasıl evet' demek durumunda
kaldı.
Anayasa paketi konusinda kafası hayli karışmış olan Tuğçe Kazaz,
'HAYIR' oyu verenlerin tüm söylemlerini içselleştirmiş. Twitter
alemini yıkan da bu satırlar oldu.
Kararını söylemeden önce nedenlerini açıklayan Tuğçe Kazaz,
"Çoğunuzun aklındaki korkuyu biliyorum. Erdoğan veya onun yerine
gelecek Cumhurbaşkanının, Cumhuriyeti mi kuruluyor. Yani tek adam
hakimiyeti. Açıkçası ben de aynı fikirdeyim. Her ne kadar yasalarla
kamufle edilmiş olsa da bana göre de bu tek adam iktidarıdır."
ifadelerini kullandı.
Paylaşımlarının sonunda kararını açıklayan Kazaz, "Batının
kontrolünde terör örgütlerinin yuvalandığı bir Türkiye yerine,
terörün ve batının yuvalanmadığı bir Türkiye için Evet diyeceğim."
paylaşımını yaptı.
İşte Tuğçe Kazaz'ın paylaşımları:
Bu güne kadar bu konuda fikirlerimi açıklamadım çünkü kararsızdım.
Lütfen, açıklamalarımı çarpıtmadan sonuna kadar bekleyin. Deli gibi
fikirlerimi merak edip kendince alay edenleri, izninizle
engelleyeyim. Çünkü fikri olmadan zikri olanlar dökülmeye başladı
bile. Şimdiye kadar neden kararsız kaldığıma gelince; Çünkü
beklediğim ve savunduğum başkanlık sistemiyle, önümüze gelen bu
sistem çok farklıydı. Bundan dolayı sessizce süreci ve olanları
izledim.
"ACI GERÇEKLE YÜZLEŞMEK ZORUNDA KALDIM"
Ayrıca Dünya'daki yönetim modellerini uzunca bir süre inceledim.
Tabi, tüm bu izlenimlerim sonucunda canım ülkemin insanıyla yani
bizlerle ilgili çok acı bir gerçekle yüzleşmek zorunda kaldım.
Bizler fikirlerimizi çatıştırmayı bırakmış, fikirlerin esaretinde
ne yazıkki kendimiz çatışıyor olmuşuz. Farkında mısınız? İnadına
yaşıyor, inadına kutuplaşıyor ve en acısı Pazar günü ülkemizin
geleceğine yine inadına karar vermeye çalışıyoruz.
"CUMHURBAŞKANIMIZDAN RİCALARIM OLACAK"
Fikirlerimizi ortaya koymaktan korkmayalım ve en önemlisi, lütfen
bu milletin geleceğine inatlaşarak ve kutuplaşarak karar
vermeyelim. Fikrimi açıklamadan önce bir kaç önemli konuya da
değinmek istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızdan ve devletimizden bir
vatandaş olarak ricalarım olacak. Lütfen, yargının bağımsızlığı
zarar görmesin. Lütfen, yargının bağımsızlığını güçlendirin.
Lütfen, etrafınızı saran ve sadece sizden güç alanlara geçit
vermeyin. Lütfen, FETÖ vb. Örgütlerden kaynaklı mağduriyeti olan
vatandaşların mağduriyetini giderin. Lütfen, insanımızı
yargılayarak ötekileştiren ve derin kutuplaştırmalara yol açan,
menfaatçi kişilere pirim vermeyin. Lütfen, vatana ihanet suçu
işleyenler hariç, fikirlerini kuralları ihlal ederek ifade eden
gazetecilere, tekrar ifade özgürlüğü verin. Lütfen, samimi olan
cemaatler hariç, din adı altında kurulmuş bu ezoterik örgütlerin,
inançlarımızı daha fazla kemirmesine fırsat vermeyin. Lütfen, bize
geçmişine değil, geleceğine umutla bakan bir Türkiye hayali
vaadedin.
"CUMHURBAŞKANIM LÜTFEN BİR DAHA KİMSEYE
KANMAYIN"
En önemlisi ise Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bir daha kimseye
kanmayın. Çünkü siz kandınız mı bütün ülke kanmış oluyoruz. Bir de
keşkelerim var tabi. Keşke bizi bu kadar korkutan, bir başkanlık
sistemini önümüze getirmeseydiniz. Keşke, bu kadar kutuplaşarak
değil de aynı ülkenin evlatları olarak, bu seçime bir bayram
havasında girebilseydik. Keşke, bu kadar mühim bir seçimi milletin
sinir uçlarına dokunan, sinir kişilikler anlatmasaydı. Buna ben de
dahilim. Keşke, OHAL sürecinde bu tercihi yapmak zorunda
kalmasaydık.
"BANA GÖRE DE BU TEK ADAM İKTİDARIDIR"
Şimdi gelelim kararıma ve sebeplerine. Lütfen sabırlı olun. Çünkü
ben bu güne kadar doğru bildiğimi söyledim ve söylemeye de devam
edeceğim. Arkadaşlar, bu seçim benim anladığım kadarıyla iki ucu
keskin bıçak. Neresinden tutsak elimizi kesecek ve canımızı
yakacak. Çoğunuzun aklındaki korkuyu biliyorum. Erdoğan veya onun
yerine gelecek Cumhurbaşkanının, Cumhuriyeti mi kuruluyor? Yani tek
adam hakimiyeti. Açıkçası ben de aynı fikirdeyim. Her ne kadar
yasalarla kamufle edilmiş olsa da bana göre de bu tek adam
iktidarıdır.
"İKİ UCU KESKİN BIÇAK"
Fakat Sizlere soruyorum. Tek yönlü bakmayalım. Türkiye Cumhuriyeti
kurulduğundan beri, bu ülkenin iktidarları, kimin veya kimlerin
elindeydi? O halde mevcut sistemin de hatalarını görmemiz gerekiyor
ki ona göre kararımızı verelim. Değil mi? Kısa maddeler ile
sıralayalım. 1-) Mevcut sistem terör örgütlerinin yapılanması için
müsait. 2-) Mevcut sistemde Sayın Cumhurbaşkanı zaten bir başkanın
yetkilerini filli olarak kullanmıyor mu? Demek ki mevcut sistem
buna müsait. Kısacası mevcut sistem batının güdümünde, yeni sistem
ise Cumhurbaşkanının emrinde olacak. Bundan dolayı iki ucu keskin
bıçak.
"FIRILDAK GAZETECİLER VAR"
Batının Türkiyesi mi yoksa tek adam iktidarı olan, Erdoğan'ın
Türkiyesi mi? işte biz buna karar veriyoruz. Bana göre olay bundan
ibaret. Söylemezsem patlarım. Sözde AK Parti tarafında durup, bu
milletin evlatlarına korku enjekte eden fırıldak gazeteciler var.
Siz kimsiniz?
"BU ÜLKE KİMSENİN TAPU MALI DEĞİL"
Biz konumuza dönelim. İşte tüm bu korku ve endişeleri ben de içimde
taşıyorum. Onun için kendi geleceğime inadına karar vermiyeceğim.
Arkadaşlar kararınızı söylemekten korkularınızı dile getirmekten ve
fikirlerinizi haykırmaktan asla vazgeçmeyin. Bu ülke kimsenin
tapulu malı değil. Herkes eşit şartlarda yaşama hakkına sahiptir en
azından bu insani bir zorunluluktur. Fakat lütfen, bu fikirleri
kirletmeden, ötekileştirmeden, gönül kırmadan ve kabalaşmadan
yapın.
"BEN ESKİDEN CUMHURBAŞKANIMIZI BİR BABA GİBİ
SEVERDİM"
Hepimizin bu ülkede yaşamak ve birbirimizi yaşatmak zorundayız.
Çünkü bizim bizden başka kimsemiz yok. Sabırsızlığınızı görüyorum
çünkü çoğunuz bişeyi anlamak için beklemiyorsunuz. İşinize gelirse
övecek gelmezse saldıracaksınız. İşte biz böyle davrandıkça, hangi
kararı verirsek verelim, zaten insanlık adına kaybetmişiz demektir.
Bunu söylemek gerçekten çok zormuş. Sayın Cumhurbaşkanım ne yazık
ki biz çok zor bir kararla baş başa bırakmışsın. Ben eskiden
Cumhurbaşkanımızı bir baba gibi severdim. Bu ülkenin tüm
insanlarına, evlatlarına gösterdiği şefkati, göstereceğine inandım.
Hala da inanmak istiyorum. Ama malesef arada yaramazlık yapanlar
ağır cezalandırılıyor. En acısı ise insanımızın çoğu ya ben de
FETÖ'cü isem korkusu yaşıyor. Özellikle memur kesimi.
"TÜRKİYE İÇİN EVET DİYECEĞİM"
İnşallah bunlar ivedilikle son bulur. İşte malesef tüm bu korku ve
endişeler bizde canlılığını koruyor ama ben kararımı verdim.
Batının kontrolünde terör örgütlerinin yuvalandığı bir Türkiye
yerine, terörün ve batının yuvalanmadığı bir Türkiye için Evet
diyeceğim.